Demir atlarıyla geldiler, sabahı bağlayıp kurşuna dizmişlerdi geceden.
Ütülü, kolalı elbiseleri kan revan içindeydi, her ipine sinmiş acılar taşıyordu.
Bildiğim ne kadar güzel şey varsa, gelmeden el koymuşlardı aslında.
Sevda türkülerimiz vardı dilimizde vatan üstüne, aşklarımız vardı on yedi yaş.
Kirli elleriyle tuttular hoyratça ekmeklerimizi kirlettiler sevdalarımızı, türkülerimizi.
Sonra sümkürdüler sofralarımızın ortalıklarına zehir ettiler aşı ekmeği.
Ayakları kokuyordu!
Tüyden hafif olurum böyle sabahlar
Karşı damda bir güneş parçası,
İçimde kuş cıvıltıları, şarkılar;
Bağıra çağıra düşerim yollara;
Döner döner durur başım havalarda.
Devamını Oku
Karşı damda bir güneş parçası,
İçimde kuş cıvıltıları, şarkılar;
Bağıra çağıra düşerim yollara;
Döner döner durur başım havalarda.