(Ortada masa. Masada dolunay. Kadehte dalga sesleri. Fanusta iki kırmızı kalp, yanmaya hazır. Masanın üstünde iki yüzlü, ortası sırlı bir ayna. Aynanın karşısında, bir kadınla bir adam. Yüzleri birbirine dönük bakışları aynada.)
Açıldı perde
‘Kaç yıl oldu çiy kokusu duymayalı
Kaç yıl oldu çınar yaprağı görmeyeli
Kuruduk ağaçlardan sonra biz’
Dedi adam
‘Martıların gözyaşıdır yağan ilkbaharda
Nasıl doğar güneş unuttum
Batışını bilirim kadehlerde’
Dedi kadın
‘Neredeydin’
‘Neredeydin’
Bulutlara çıktı kadınla adam aynada
Yağmur olup indiler sonra
Yakamozlardı- yıldız tozları yani-
Vücutlarından dökülen ter yerine.
‘İçinde boşluk olan bir kadın
ya da bir adam
Kandırmıyorsa ötekini
kandırır kendini’
Buydu sırrı aynanın
Dökülmeye başladı.
‘Küçük bir çocuktum.
Elinden düşürüp kalbimi
kırdı babam’
Dedi kadın
‘Ellerimde papatya petalleri
Benziyor benzemiyor fallarında
Başka eksik çiçeklerdi annemin elleri
Ya dikenler yaktı canımı
Ya yaseminler ağladı’
Dedi adam
‘O değil’
‘O değil’
Bir kadınla bir adam
Ellerinde kalpleri
Terk ettiler sahneyi.
Kayıt Tarihi : 5.5.2007 21:29:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

nerdesin,neden yazmaz oldun::(
okunası dizelerinle gizlendiğin yerden çık..
ne çook -sun,ve..ne az kaldı senden...
nerm-in-ce
TÜM YORUMLAR (1)