kimsenin kendi günahına ağladığı yok
yazık ki yüzümüz dökülür aynamızdan
her gün doğumu kalbimize saplanan ok
yaşamak bela gibi geçiyor başımızdan
kederimiz anlık sevincimiz yanılsama
hep haklı çıkma zannıyla yabancılaşan kendini
en çok bir başkasına yaklaşarak tanırsın
keyfini kuşların yağmaladığı bir çatı gibi
kurulmazsan diğer evler üstüne
ruhunu burkulmaktan kurtaramazsın
durulan heyecan kuşları tüneyecek yer arar
moğol dokunuşlu anlam yığınlarında
bir nazarla taşları yarıp fışkıran
suların çekildiği anılarında
hayıflanarak yaşıyor yüzünü terk edişine
gel bizi yıkasın eski yağmurlar
umut çiçekleri ezilmeden gel
affını bekliyor mahcup kusurlar
kalbim ıssızlığa yenilmeden gel
ayrılık sevdanın en keskin yanı
-Zehra’ya-
nem gizli gözlerinle büyüyeceksin
kaskatı bir yumruk büyüyecek ellerinle
çünkü nefretini hak etmiş bir çağ bekliyor
çarpışmak için güzelliğinle
bütün çiçekleri solmuş
ilkbahar küskünü ömrümüz
yarından can suyu umarken
kuraklığın kuşattığı kalbimizde
birlikte ararken korulukları
kuru dallar üzerimize eğilirken
ben öldüğümde dostlarım
nefreti sevgisine galebe çalan insanlar
kalın gövdeli ağaçlara yaslanacaklar
çünkü onlar için yorgunluktur yaşamım
yine de sükûnet bulmayacak kalpleri
peygamberi bir histir o taşınca çeperinden ruha itaat sunar
gözbağı kutsar körlüğü emre uyar İbrahim bıçağın cana dayar
varoluş beyanında en gerçek övgüsünü bulur korku ve titreme
ne bilsin Kierkegaard nedir havf ile reca ama akleder iman sayar
- Selçuk Küpçük’e -
ölüme kadar uzanan kir
nihayet anlama gömüldüyse şiirde
henüz ulaşamadığı masum ve bakir
vahalar serap değil demektir içimizde
Sustu saz soldu ümit
Ömür bitti kederden
Yüz yüze bir hasretlik
İnan beter ölümden
Haydi uzaklara git
Sana ulaşmaya çalışıyorum ama neden bu kadar zor?
şiiri ve şairi tanımak için gereğince emek harcamak gerektiğini öğretiyor insana. yorgunluğumuz yol yorgunluğu kavuşunca hafifleyen ama bitmeyen. şiir okumak için abdullah çevik okumak gerekiyor çoğu kez.
Sevgili Şar sizi burada görmek ne güzel, sayfan yoruma kapalı, mesaja kapalısın ve ben kalemini de şahsını da çok özlemiştim, burada görmek güzel, yedi yıl buraya uğramadım ama tilki misali dönüp dolaşıp yine geldik buralara, sizin gibi dostları görmek kadar güzel ne olabiliir ki, iyi ki şiir var