Abdullah Çevik Şiirleri - Şair Abdullah ...

azarlansak yine iyi tahkir için hazır tetik
sinirleri korkunç gergin susalım ey sevgili
Türkçeyi tez geçtiler dersleri matematik
rakamlar ve denklemler düğümlüyor dili
aşk şuurun ifrazatı ölü yüzlerde kalan tik
masumane yaşanamaz diyorlar ey sevgili

ufuklar açılır
alev perdeleri aralanınca

yangına bakarak anla
anla ki insana kendini hatırlatan Allah
ruhuna iltifat bir kıvılcım sıçratmıştır

çığlığım tuvale sığmaz
taşıyamaz rengimi palet
sessiz harflerle konuşur hakkımda esatir
taşın yontulan yüküyüm sabret
yaşamakta ısrar etmeyen şair
sana fazladan bir dünya bırakacak

yılları arşınladık bu çocukça bir şeydi
böyleydi güç yetiremediğimiz denge
küçücük omuzlarımıza yorgunluk bindi
ve boyandı her şey çürük bir renge

büyüdük yetişecek ne kaldıysa dünyada

- Tamer Çakı'ya -


tan yerine ağ düşüren sözün krallığında
ihtilalle aşılanmış hükümlü şarkıları
ve en serkeş şairlerden kahreden mısraları

haramiler piyasada müşteridir etiket yağmanın meşruiyet kaydı
keşke muhtaçlık üretimin altında güç satın almaktan ayrı olaydı

takılaydık bilginin ve hikmetin ağına çekileydik eşyanın sığ sularından
Horasan’ın köpekleri kadar olaydık açlığı doyurmak çok da kolaydı

gelmese de heyecanını diri tuttuğumuz o yarın
kimse yolunu bulamayacak takvimlerden çıkarmanın

eğer ki gelebilseydi
geride kalan kalmışken geride
kefareti ödenmişken

adını unuttuk eşyanın
ve yaşadıklarımızı
yoksa toprak buğdaydan
su kuyudan utanır mıydı
sarkar mıydı boykotu müşriklerin
bu vakte kadar yedinci yıldan

hep haklı çıkma zannıyla yabancılaşan kendini
en çok bir başkasına yaklaşarak tanırsın
keyfini kuşların yağmaladığı bir çatı gibi
kurulmazsan diğer evler üstüne
ruhunu burkulmaktan kurtaramazsın

İdlib ve sarin gazı
bahar yaslı çocuklar
dolar yeşili insan hakları
hiçbir şey vaktinden önce değildir
ölümle çocukların randevuları kadar
Birleşmiş Milletler