Kah esirim kah özgür, kah bir altın kafeste
Kah taş gibi yedi kat Sema’dan düşüyorum
Gaf dağı, denizleri geçerim bir nefeste
Hayalde hudut olmaz dağları aşıyorum
Sürekli takipteyim elimden kalem düşmez
Yazıp rahatlıyorum yazarken kafam şişmez
Bu yağmur... bu yağmur... bu kıldan ince
Nefesten yumuşak yağan bu yağmur...
Bu yağmur... bu yağmur... bir gün dinince.
Aynalar yüzümü tanımaz olur.
Bu yağmur kanımı boğan bir iplik
Devamını Oku
Nefesten yumuşak yağan bu yağmur...
Bu yağmur... bu yağmur... bir gün dinince.
Aynalar yüzümü tanımaz olur.
Bu yağmur kanımı boğan bir iplik



