Yağmur iner gece yarısı,
ama hiçbir damla silemez içimdeki pası.
Karanlık kaldı göğsümde,
ışığa alışamadı gözlerim.
Bir vakitler yüreğim vardı,
merhameti taşırdı ellerimden.
Ne ara kayboldu bilmem,
belki de insan denilen kalabalıkta
kaybettim en değerli yanımı.
Gözyaşı dudaktan öteye gitmez artık,
çünkü ruh konuşmayı unuttu.
Sessizlik büyüdü içimde,
her söz eksildi biraz daha.
Hayvanların bakışında buldum şefkati,
insan gözlerinde ararken.
Kitaplar dolusu kelime öğrendim
ama bir tek "insanlık" yazmadı satırlarda.
Harfler çoktu, anlamlar kaybolmuştu.
Yıllar geçti; on dokuz kere döndü dünya etrafımda.
Her gün bir başka yüz tanıdım,
her sözde başka bir yalan.
Öğrendim ki diller konuşur,
ama kalpler susar çoğu zaman.
Ve ben en çok bu sessizlikte büyüdüm,
çünkü orada gördüm gerçeği:
İnsan kendini saklayan bir gölgeydi.
Aynada bir yüz,
arkasında bin maskeydi.
O yüzden,
kimse gururlanmasın “insanım” diye.
Çünkü yürek taşımayan,
kendisini hangi isimle çağırırsa çağırsın,
aslında kaybolmuş bir suretten ibarettir.
Kayıt Tarihi : 23.10.2025 00:58:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
İnsanları anlamaya çalışan bir genç.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!