Hadi diyorum
İyi kötü götür deyince götürene
Far- sinyal külüstür de olsa ihtiyatsız
Kendi kendine boyveren yalnızlıkları
Bakımsızlıktan çöken insan içine çekip çıkaran
Can çekişmeli dinamoyu
Çıkalım gidelim deyince diyarı aşka
..
Ağustos sıcağıydın kasım yeline döndün
Yaz soluğu nefesin duygularımda kaldı
Bir umut olup çıktın her yanıma büründün
Umudun en güzeli duygularımda kaldı
***
Büyüyen özlemindi bir çığ gibi içimde
Saplanan bir bıçaktı umudun yüreğimde
..
Yağmurlu caddelerde ışıklara yıkanan
Dingillerin altında ezilmiş zamanakışı
Uzaklara göçen ne varsa kent sokaklarına
Harkesin gizlisini açığa vuran yüzüyle
Nemli
Soğık
Gittiği geldiği yerleri beller gibi böyle
..
Fotoğrafta
Gül derler makina başındakiler
Gülüşürler bütün dikkatleri muntazam bir duruşa verenler
Makinanın mim kesilip dikizlediği
Ciddi ciddi
Ve aşırı meziyette tüm vucut aksamlarını zorlayarak
Yedisiyle yetmişi
..
Her bulduğu sıvışık cıvışıklıktan
Buldum diye çıkışı daldıysa körükörünek
Küt yani
Küt..kütürdek
Kesik yol kütük
Kapalı trafik takozuna kütük
Garibimaldıların dert içinde dertaçan
..
Gidişi yitiklere belli
Kalışı hüzün
Peşin ödetili pozitif
Aranan bulguların keşfedilmiş mechulüyle
Baktın olmuyor
Yapamıyor bir türlü insan kendi kendisiyle
biranda yilkinen ateşe
..
Hadi diyorum
İyi kötü götür deyince götürene
Far- sinyal külüstür de olsa ihtiyatsız
Kendi kendine boyveren yalnızlıkları
Bakımsızlıktan çöken insan içine çekip çıkaran
Can çekişmeli dinamoyu
Çıkalım gidelim deyince diyarı aşka
..
Önde giden
Daha önde giden
Önde gidenin önünde gidenin ondan önünde gidenin
Mavi düş, turkuzaz sahil
Kanaryacık kafesli kimsesiz ada
Çekerim şöyle kimsede olmayan arabasını
Kapıya forsuna
..
Bazı fotoğraflar var ki
Yakalanır bile bile hayat
İşler iyce değişince bağında
Hayatı tatlandıran sonsuz bir tat demince
Sunulmuş üzüm salkımı şarabı gibi aşkın
Gezersin
Gezersin de heryerde arayıp belki bulamadığın
..
Sağlıklıca gelişimini temin edemediğindendir
Hep kundaklandığı sancı birikimlerine düğümlü kalarak
Nesiller boyu birbirini devralıp
Devreden körü körüne bağlılığın
Üzülmüş usanmış ipinde boncuk boncuk gözsaçımı
Bütün sermayesi
Azgını kabarmış öfke tufanı
..
Olmuşla ölmüşe
Ne bileyim ben o işin muhtarı değilim
İster tahtalattırmış olsun köyünü
İster laminat mobiliyat
İster mermer nakilli altıncı gümüşcü
Bakmıyorum ben o işe
Ben bir geldiğini
..
Yazının turası
Hep tura hep tura
Yazılmaz şeylerin içesinesizi
Kimsesizliğin şeridinden uzaklaşmaları ilerleyerek
Her yolculuğu daima feci bir son
Yazı-tura yazgısı yazının
Turanın eşi derler
..
Şüphesiz..
Her gün kendi yatağında uyanırken
Bu saatten sonra bu çağlarda ve ben deli
Dünyanın daha kimbilir kaç bir güneşi var iken
O bilinmedik dağların ardında ömrüm
Ve ben böyle bin katrede kaç bir umman
Kaç bir liman bilmeden...
..
Öyle alışmış ki
Luzumsuzların kaydını silmeye hafıza
Biri böyle hani birden bire
Zebbellan zibidik
Hiçlik bendinden...pat...
Damdan depeden daldan düşer gibi
Patııır kütür gürültülerse kendini
..
Rüzgar mıdır...?
Benden soracaksın adını yurdunu
Nasıl ki ikindi tepelerinde gün
Akşamın sofrasına yorgun düşerken
Rüzgar deli
Ben deli,
Koynum uçtu uçtu güvercin
..
Hangi kapısından dalarsa dalsın
Kapısında karanlık gardiyanı gecelerin uykusuna insan
Yikindiğinde yerinden kalkmayan külçelikler gibi
Hurda hış...
Kendine bir daha rastlamıyorsa paslı zincirlere vurulu
Sabahta....
Ne yıktıysa yıktı kafaya, detayda ne bulaşıklı renkleri varsa
..
Ne olacaksa olsun artık tahammülünün
Bekle bekle sonucu sağlama çarkıt sürükleyen süreçten
Can havliyle cılkı çıkık tükenmişliğini
Çıkmaz sokakların kütüklüğüne kötekleniveren
Sağı,solu, önü, arkası paramparça kopukluklarla
Ayrı gayrı sobeli
Vaay vay....
..
Son güz rüzgarları estiğinde dallarında firari gönlümün
Çimen çiçek aynı telden
Aynı dillere
Çözülüp savrulan delisiyle dolu yankıların
Vapur kenarı denizlerinde
Kuzey hoyratları gurbetlenen fırtına kuşları gibi
Uçkun umman
..
Doğduysam
Kesin sonuçtur beni kimse merak etmesin
Olduysam hani en kolayı şu bildiğiniz ay gibi
Nasıl aklınız yatmışsa geceye
Güneş gibi gönlünüz güneşle uyanmış bir sabah
En kolayı hiç beklenmedik yerde yağan yağmurlara
Susuz kalınca damarınızdaki toprak ve hayalinizdeki deniz
..
Kırılmaz bir paslı zincirin halkası değil
Geldiysen gönül kapısıdır
Eşiğine gölge düşürdüğün
Gölgen geldiyse
Sen de yakınlarda bir yerde olmalısın
Sadece bir lokma cesaret,
Sadecece bir adım yol,
..