Konuya nasıl başlamalıyım, nereden başlamalıyım kararsızım. Çalıştığım dönemlerde gerek milli bayramlar, gerek dini bayramlar yalnız bizim için varmış ve yalnız biz kutlarmışız gibi büyük bir heyecan ve zevkle işimizi yapardık. Şimdi ise bazılarına katılıyorum bazılarını ise seyrediyorum.
10 Kasım 2008 günü ise büyük ve eşsiz önder Atatürk’ümüzün ölümünün yetmişinci yıl dönümü. Ağlamak için değil özür dilemek için törenlere katıldım. Önce askerlerin, öğrencilerin, daire müdürlerinin, sivil toplum örgütlerinin vilayet binasında yapılan törenindeydim. Büyük bir coşku vardı. Siren sesleri ortalığı inletti. Görevimizi yapmanın huzuru ile yeni Cuma camisinin önündeki parka oturduk. Saat onbirde İzmit Atatürkçü Düşünce Derneğinde yapılacak olan basın açıklaması için saatın geçmesini bekledik.Zamanı gelince oraya gittik.İzmit Atatürkçü Düşünce Derneği Başkanı Sayın Ahmet beyin morali bozuktu.Basın açıklaması sırasında, yaptıkları törende kimsenin olmadığını, ne seçilmişlerin nede atanmışların törene katılmadığını ve siren sesi duymadıkları gibi hiçbir arabanında korna bile çalmadığını söyleyerek protesto etti. Basın açıklamasını tamamladı. Orada bulunan bir avuç insana bazı yaşananlar anlatıldı, sohbet edildi ve saat onaltıda KYÖD de yapılacak törende buluşmak üzere dağıldık.
Son zamanlarda yaşamadan önce ölmeyi düşünen ve ölünce de Cennet hayal eden benim güzel halkım camileri çok doldurmakta. Yeni Cuma camisi, Fevziye camisi vakit namazlarında bile doluyor yer kalmıyor çok şükür. Anlamadığı bir dille anlamadığı bir dini yaşayan vatandaşım yaşamayana da yan gözle bakıyor ve kendinden saymıyor. Ben anlayarak yaşamaya çalışıyorum. Burada kendimi övdüm gibi geldi. İkindi namazına gittim. Namazımızı kıldık. İmam efendi namaz sonunda Kuran’ı Kerimin tamamını okuyarak bitiren yani hatim eden birinin duasını yaparak amin dedirtiyor. İslam dinini kurucusu Hazreti Muhammed’den başladı sayıyor. Camiden gelip geçenler, hocalar, hacılar ruhlarına…..ben heyecanla bekliyorum “ ha şimdi diyecek bu gün on kasın Atatürk’ün ölümünün yıl dönümü ona da fatiha okuyalım” uzattıkça uzatıyor, ama benim beklediğimi bir türlü söylemiyor ve söylemeden de duasını bitiriyor. Hayal kırıklığına uğramış bir vaziyette camiden çıkarken üzülüyorum. Hoş Atatürk’ün onun diyeceği fatihaya ihtiyacı yok ama, her şeyi dinle ölçen halkımın var. Orada bulunan ve Atatürk’ü anlamayan onlarca insanın kafası karışır hiç değilse. Bu ülkede sen rahatça dinini yaşayabiliyorsan Atatürk ve arkadaşlarına borçlusun. İstila altında olsan yaşayabilir misin acaba? Neyin beklentisi içerisindesiniz kardeşim, bu nasıl bir inat.. Atatürk’ün kurduğu bir ülkede yaşayacaksın ve Atatürk’ü tartışacaksın … ilginç doğrusu.
Telefonum kapalıydı, açtım, arkadaşım Süleyman aramış, geriye aradım:
- Beni aramışsın,
- Namazdayken telefonun kapalı, çıkınca aç bari..
- Ben sadece namazda kapatmıyorum, törenlerde de kapatıyorum,
Bütün sabahları üşüdüğüm
Bütün gördüğüm senli günlerim, onlar da gitsin
İçimde bir şarkı
Gözümde bir ışık kalmıştı herşeye inat
Kapat gözlerimi, sevdiğim anlar da gitsin
İslam dinini kurucusu Hazreti Muhammed’den başladı sayıyor.
yukarıdaki cümleyi hayli önemsedim Recep Bey. selam ve saygılar
Atatürk'te bir insan O'nun da seveni,sevmeyeni var.Bence tabu olmaktan çıkarılmalı,doğru ve yanlışlarıyla topluma iyi anlatılmalı .Size hak veriyor,bana dra hak vermenizi rica ediyorum Recep Hoca'm.Şükrü Topallar
Atatürkü anma törenlerini fazla sevmem.
Çünkü ne onun devrimci ve öncü kişiliğiyle ilgili
ne de Atatürkün 'aklın siyaset kılavuzu' olduğunu
bu topluma kimse anlatamamıştır.
Kupkuru törenlerle sadece resmi bir görev yerine getiriliyor. Ayrıca,atatürkün üzerinde büyük bir sansür olduğunu her şeyin çekmecelere kilitlendiği
bir dönemi yaşadık bu güne dek.
Bence Mustafa Kemale de Muhammet mustafaya da bir insan gözüyle bakmalıyız. Sadece onların tarihsel vizyon ve misyonunu da iyi anlamalyız.
Ne yazık ki bizler hala masal,mitoloji ve mistizm mantığıyla hayata bakıyoruz. Eleştirel akıl çağına yeni girdik sanırım....
HİSLERİNİZE TERCÜMAN OLDUM. KATILDIĞIM VE KATILMADIĞIM NOKTALAR BENDE KALMASI KAYDIYLA TABİKİ OLACAK.SOSYAL DEMOKRAT DUYGULARINIZIN YANSIDIĞI HİSSİYATINIZI TAKTİRLE VE SAYGIYLA KARŞILYORUM . SİVASTAN SEVGİ SAYGI VE SELAMLARIMLA TAM PUAN
Ne olmuş yani Atatürk öldüyse..benim babamda öldü!
Bir hayal kırıklığımda burada oldu. Sevgili arkadaşım eğer baban yaşadıysa Atatürk sayesinde yaşadı, öldüyse ve mezarı belliyse Atatürk sayesinde belli. Sen hür ve demokrat bir şekilde yaşıyorsan yine Atatürk sayesinde yaşıyorsun. Kimsenin baskısı altında değilsen, egemenliği altında değilsen yine Atatürk sayesinde değilsin. Öyleyse Atatürk ve silah arkadaşlarına minnetimizi her fasıla ile göstermeliyiz. Onları şükranla anmalı ve emanetlerine sahip çıkmalıyız.
Hayatımızın acı gerçekleri haklı sitemle dile gelmiş,her zamanki gibi güçlü ifadelerle gerekeni yazmışsınız.Okurken çok etkilendim.Yazan Yüreğinizi kutluyorum.Tam puan ve listemde Recep bey.Gönlünüze sağlık.Sevgilerr.
Can kurban, Atamın mekanı cennet olsun, Allah ondan razı olsun. İnan kim ne söylerse söylesin, atam sayesinde bugün bu ülkede bağımsız olarak yaşıyoruz, bu bağımsızlığımzla birlikte yaptığı devrimlerine kurban olayım.
Bu şiir ile ilgili 16 tane yorum bulunmakta