Ecel, zarif bir serçe gibi,
bir gün ansızın konar omzuma.
Sevda, yılları çürüttüğüm bir kafes,
içinde feryat eden bir nefes,
vuslata hasret.
Hüsran dokundu gözlerime,
zevahir kurtarmadı düşlerimi.
Verem gibi içime işleyen bu ağırlık,
mukadderat dedikleri bu mu,
yoksa hazır mıydın hep yokluğa?
Zaman,
ellerimde kırılan bir ayna,
her çatlağında geçmişin izleri.
Serçe uçar,
ama ben kalırım,
çırpınan bir yalnızlıkla.
Kayıt Tarihi : 1.12.2024 10:41:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!