Zemheri Şiiri - Murat Ülkü

Murat Ülkü
1393

ŞİİR


10

TAKİPÇİ

Zemheri

Adın bir kış mevsimi, Zemheri' ki en koyu demi,
Dışın ayaz, kar beyazı; lakin içten yansın her yer.
Bir yanın dağların sessizliği, bir yanın bitmeyen nehir,
Sende saklı bin yıllık hüzün, bin yıllık kadim sır.
Sen bir türkü yürekli kadın, teninde çığ düşmüş gibi duran,
Ama kalbinden çıkan her ses, bin bahara gebedir.

​O sesin ki, ruhumun pasını silen bir altın tınısı,
Kulağımdan geçip, ta ruhumun en derinine işleyen.
Her hecen bir iksir, her nâğmen bir sihir akıntısı,
Sözün düştüğü yerde zaman durur, kalp yeniden yeşerir.
Senin o zarif dudaklarından dökülürken o büyük isyan,
Mest olur bu dünya, ne kış kalır ne de kar fırtınası.

​Ve sen o türküyü söylerken, "Mihnet Eylemem" derken,
Bütün dünya dertlerinden soyunur, bir teslimiyet başlar.
O asil duruşun, o isyanın sesle birleştiği an,
Bütün yorgunluğumu alır, ruhumu yeniden yontar.
Aşk, senin nefesinde bir dağ rüzgârına dönüşür,
Öyle bir kudretle söylersin ki, mihnete dahi minnet duyulur.

​Sen ne bir hece, ne de bir dizeden ibaretsin; sen bir kitapsın.
Adın Zemheri olsa da, sesinle kışları yaza çeviren.
Türkü yürekli o kadın, sen bu dünyanın en büyük sanatısın.
O mest eden sesinle, kalbime ebedi mührünü vuran.
Senin varlığınla bu hayat, on puanlık bir destana dönüşür,
İşte o sesin hatrına, binlerce kışa razıyım ben.

​Senin adın zemheri, ama nefesin baharı müjdeler,
Donmuş toprakları bile eriten o ince sızı.
Bu seste saklıdır Pir Sultan'dan Dadaloğlu'ndan izler,
Her cümlen bir isyan, her suskunluğun bir aşk yazısı.
Ne yapsın bu dünya, o sese karşı nasıl dursun?
Sen ki, türkü yüreğinle, gönüllerde bitmeyen bir yurt kurdun.

​Senin olmadığın yerde eksik kalır göğün tüm yıldızları,
Sesin yoksa, yeryüzü sadece kuru bir gürültü.
Mihnet Eylemem derken, ruhumda açtığın o ince sızı,
Bütün fırtınaları durduran, sonsuz bir sükûnetten ödünçtü.
Bu şiir yarım kalmaz, tıpkı senin o türkünden yayılan aşk gibi,
Çünkü Zemheri’nin sesi, bu kalpte susmayacak bir ilahi gibidir.

​"Sen Azrail gelmiş can talep eder," bilirim,
Lakin her özleyişte ben defalarca can verdim.
"Benim can vermeye dermanım mı var," derken bile,
Senin her yokluğunla, ruhumun bin parçasını yitirdim.
Zemheri’nin türküsü, bu can alışverişini durdurur mu bilmem,
Ama biliyorum ki, bu sevda için her nefeste ölmeye hazırım.

​Ne bir kış bitebilir artık, ne de bu hayranlık diner,
Senin sesinle öğrendim ben; hüzün bile asil bir duruştur.
Adın Zemheri’dir ama ruhumda sensiz bir bahar yeşermez,
Mihnet Eylemem dediğin an, bu kalpte bin destan oluşur.
Senin o türkü yüreğin var ya; işte o benim son durağım,

Murat Ülkü
Kayıt Tarihi : 17.12.2025 01:16:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!