Artık seni her yerde aramıyorum.
Çünkü bazı yokluklar,
bir tür varlık gibi duruyor insanın içinde.
Seninle yaşadıklarım,
bir albüm değil yalnızca;
bir iç ses, bir iç ışık gibi benimle kaldı.
Yokluğunla karanlık değilim.
Varlığınla aydınlık değilim.
Ama bir denge buldum,
seninle her gün yeniden başlayan bir tür iç sessizlikte.
Artık biliyorum:
insan bazı acılarla yaşamayı öğreniyor.
Senin gidişinle ben eksilmedim sadece —
sana ait ne varsa içime katladım.
O yüzden seni artık dışımda değil,
en çok içimde taşıyorum.
Bazen rüzgar hafif esiyor,
ve ben kokunu duyuyorum bir anda.
Bazen bir sokak lambasının altında
çocukluğumdan bir ses yankılanıyor:
“yavrum dikkat et, üşüme”
Bazen yalnızca gökyüzüne bakmak yetiyor,
çünkü senin duaların hâlâ orada,
zamanın göğsüne asılmış bir şefkat gibi.
Yüzünü unutmadım anneanne.
Ama artık daha çok
ellerin geliyor aklıma.
Benim başımı okşayan,
çorba karıştıran,
çarşafları düzelten,
ve sessizce dua eden o güzel ellerin.
Şimdi her kalabalık içinde
onları arıyorum fark etmeden.
Ve bulduğum her eksiklikte,
biraz daha büyümek zorunda kalıyorum.
Senin yokluğunla tamamlanan bir insan oldum.
Sana dokunamadığım her yeni günde,
senin bana bıraktığın sabırla tutunuyorum hayata.
Kimse bilmiyor,
gözlerimdeki bu sakinliğin
senin bana yıllarca usulca öğrettiğin
o yavaş, sıcak, merhametli sevginin
bir devamı olduğunu…
Gözümün önüne getirdiğimde seni,
bana hep aynı bakışla bakıyorsun:
beni bildiğin gibi.
Ben hâlâ o eski çocuk gibiyim aslında.
Hani bazen dudağı titreyen,
bazen sabahlara kadar seni düşleyen,
ama en çok da hâlâ “küçük kuzum” olmak isteyen çocuk…
Senin kuzun…
Bir gün yine karşılaşacağız belki.
Senin beni karşıladığın o ilk günkü gibi
kollarını açarak,
gözlerinde aynı gülümsemeyle.
Ama o gün gelene kadar
sana benzeyen dualarla yaşlanacağım.
Senin sevginle,
ve senin yokluğuna rağmen
yine de güçlü kalabilmeyi senden öğrendiğim o sabırla…
Ben seni hiç unutmadım anneanne.
Hiç bırakmadım içimdeki yerini.
Ve ne zaman içim daralsa,
biliyorum…
bir yerlerde yine
sessizce bana sarılıyorsun.
Sözsüz.
Işıksız.
Ama hâlâ
aynı sıcaklıkla.
Kayıt Tarihi : 12.7.2025 15:15:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!