Bazen her şey normalmiş gibi davranıyorum.
Gülüyorum, konuşuyorum, planlar yapıyorum.
Ama hiçbir şey tam değil.
Çünkü sen yokken tam olan ne kaldı ki geriye?
Bazı eksiklikler kelimelerle değil,
suskunlukla anlatılır.
Senin adını söylemediğim günlerde bile,
en çok seni düşünüyorum aslında.
İnsan bir sevgiye gömülür mü hiç?
Ben gömüldüm.
Senin bana sarılışına,
kucaklayışına,
hiç yükselmeden söylediğin o
“hadi yavrum, geçer” diyen sesine…
Geçmedi anneanne.
Ne zaman yalnız kalsam,
içimde hâlâ senin odana açılan bir kapı var.
Hâlâ oradayım.
Ve hâlâ sen varsın,
bana sabırla çorba içirmeye çalışan,
ben susarken gözlerimden anlam çıkaran
tek insansın sen.
Evlerin içinde değil,
bazı kalplerin içindeydi asıl yuvam.
Senin kalbinde…
Ve ben, şimdi o yuvayı kaybetmiş bir kuş gibi
nereye konsam üşüyorum.
Kimseye anlatamadığım bir boşluk var içimde.
Çünkü her cümlem eksik kalıyor.
Senin varlığın gibi büyük,
ama yokluğun gibi sessiz bir boşluk bu.
Ne zaman adını düşünsem
göğsümde bir ağırlık oluyor.
Dolu bir çaydanlık gibi
taşmak istiyorum,
ama kimseye dökemiyorum seni.
Bazen başımı cama yaslayıp
senin camdan bakarken ki halini hatırlıyorum.
Biraz hüzün,
biraz umut,
ama en çok da tevekkül vardı yüzünde.
Hayata sessizce razı olmuştun sen.
Oysa ben
sen gittikten sonra hiçbir şeye razı olamıyorum.
Ne susmaya,
ne zamanın gidişine,
ne de sensizliğe…
Yüzünü unutmadım.
Sesin hâlâ içimde yankılanıyor.
Beni severken gözlerinin içiyle gülerdin ya,
ben şimdi gülümseyen kimseye inanamıyorum.
Senin gülüşün gibisi yok çünkü.
O gülüşte, yeryüzündeki tüm iyilikler vardı.
Sabır, şefkat, dua, merhamet,
ve hiçbir beklenti olmadan sevmek.
Sen gidince
her şey daha karmaşıklaştı.
Bir tek senin yanında hiçbir şeyden korkmazdım.
Şimdi hayatın her yanında
küçük bir tedirginlik var.
Çünkü artık kimse
beni senin kadar düşünmüyor.
Kimse beni, ben olduğum için
bu kadar çok sevmiyor.
Şimdi anlıyorum,
bazı insanlar sadece bir “kişi” değildir.
Sen bendeki birçok şeyi temsil ediyordun:
ev, kök, dua, huzur,
ve o eksilmeyen
anneanne sevgisi.
Ve sen gidince,
her şey biraz dağıldı.
Ama hâlâ
içimde senin bıraktığın
bir tür sükûnet yaşıyor.
Kırık bir dua gibi…
Ve ben o duanın içinde
her gün biraz daha büyüyorum.
Senin sevginle.
Kayıt Tarihi : 12.7.2025 15:12:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!