Kaç can gitti bilimisin
Bu türkü uğruna
Kaç analar göz yaş döktü
Bu türkü uğruna
Yakubun yaktığı ağıt
Yıl 1930
Mısır tarlasında doğurmuştu
anası
Kafkas kökenli
Sürü sahibi
Yaylacı bir aile ataları
Yârime çiçek topladım
Yaddan yabandan sakladım
Kokusu yetiyor bana
Sevdamda aşk kavgamda aşk
Çare olmaz yara doktor
Deli gönül kudurdukça kudurur
Yürekten sevenler sözünde durur
Bedenler geçici aşk baki kalır
Sevda diye diye tütmüş yanmışım
Uğruna ölümü göze almışım
Unutur zannetme Sevdiğim Leyla,
Ruhuma yazıldın, çıkmazsın artık,
Ölüme götürür bizi bu sevda,
Gelir diye yollara bakmazsın artık.
Del'olur giderdi, ardına düşen.
Hiç çocuk olmadım
Atlı karıncalara binip
Oyuncak kucağımda
Uyuyamadım 1851,
Garagış 12 doğumlu
Dilikoğlu Ahmet Çavuş
Dışarıda yağan yağmur,
İçerimi ıslatıyor.
Kaybetmiş nazlı gülünü,
Yaşı yaşlara katıyor.
Bile gidelim görmeye,
Denizler dalgalı dalgalı bugün,
Gönüller sevdalı sevdalı bugün,
Ah çekerek baktı baktı derinden,
Gönlümün Leylası Leylası bugün.
Şu yalan dünyada garip ve yetim,
Kavalın yanık çal, yanık çal çoban.
Karakoyun yoldan dönmez Gülbahar!
Su serpme üstüne boşuna çaban
Ateş-i sevdadır, sönmez, Gülbahar!
Niceler dem sürdü, göçtü nicesi,
Erimez'e
Gurbetin acısı yaktı içimi,
Giresun'un dağlarına vurgunum.
Kader böyle, ben yapmadım seçimi,
Galiser'in bağlarına vurgunum.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!