E
İşte geldim karşındayım,
Haykırıyorum sana olan sevdamı,
Bir kez daha.
Ve özür diliyorum üzdüysem.
Kalır mısın, gitme kal desem,
Hala parmak izin duruyorken yürek yaramda,
Utanmadan geçmiş karşıma,
Ben ne yaptım diyorsun.
Sever gibi yaptın.
Hiç dokunmaman gerekirken kalbime dokundun.
Artık gerek yok hiç bir şeye,
Ne sen bana sevgilim de,
Ne de ben senin için öleyim.
Ne sen bana koş her üzüldüğünde,
Ne de her sabah ben sana geleyim.
Ne sen kır artık kalbimi,
Dün gece,
Senin uyuduğun saatlerde,
Bir bardak demli çay,
Ve bir paket sigaraya anlattım seni.
Ve bir kağıt mendildi,
Silen, gözlerimdeki nemi.
Ellerin güneşimdi,
Gözlerin mehtabım.
Beni yakan senin ateşindi,
Şimdi sensiz, yarım kaldım.
Başka gönüllerde mutluluk yok bana,
Mühürledim dudaklarımı,
Artık anmıyorum adını,
Sağa sola da yazmıyorum.
Yoluna çevirmiyorum artık adımlarımı.
Bazen bir köşe başında,
Bazen bir sokak ortasında,
Dudaklarım mühürlü,
Söyleyemem adını kimseye.
Ben seni öyle çok sevdim ki,
Gizliden gizliye.
Kalbim mühürlü,
Düştük sevdanın peşine,
Acı çektik ara sıra,
Hüzünlendik.
Ara sıra da güldük,
Mutlu olduk.
En karamsar anlarımızda,
İçimden kopan bir çığlıkla,
Adını haykırmak,
Ve, “seviyorum” diye,
Bağırmak istedim.
Ama seni ne kadar sevdiğimi,
Sen bile öğrenemedin.
Sen benim susmalarımsın, Söyleyemediklerimsin.
Çekip gitmeyi ne kadar istesem de, Gidememelerimsin.
Boynumu büküp, camın kenarına oturup, Beklemelerimsin.
Yağmur yağdığında sokağa düşmelerimsin.
Kar yağdığında ilk adımı atmalarımsın.
Bir annenin yavrusunu ilk emzirmelerimsin.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!