Yürek Başkadır Şiiri - Mustafa Kemal Erd ...

ağzından çıkanı duyamaz kulakların,
dudakların silinmiş yüzünden,
bağırıyorsun
ama
kısık yüreklerin ateşinde hiç bir yemek pişmez...

yüreğini silmek için açman lazım AŞK'a,
doğru AŞK'a,
yalın AŞK'a yalan değil...

göğsünde bir ur değil ki sevdalar kesip atasın,
yüreğini zehirleyen başka cadıların elmaları,
kırmızılığına aldandığın şeytanın gözleridir aslında...

çerden çöpten aş edebiliyorsan kadınımsın otağımda,
pişmiş aşı taş ediyorsan yerin yok yatağımda...

dişilikle tek gece misafir olursun yastığıma...

melek gibi olma sahte kanatlar takacaksan sırtına,
düş olup da her gece rüyalarımda gelme bana,
kan ol,
can ol,
yürek ol da her daim taşıyayım sırtımda...

aman arkadaş falan kalmayalım,
bir hançer daha hoş durmaz sırtımda...

beni seviyor musun? diyeceğim bir tek minik yürek var,
diğer büyük kalpler sığmıyor artık düşüncelerime,
kucaklanmayacak kadar arttı ihanetleri namussuz sevgilerin..

her bir anının altında ezildiğinde resmim kalmayacak gözlerinde,
kalmasın,
sakın olmasın yanımda sahte gülüşlerinin parlayan dişleri,
beyazlığına aldandığım ikinci ve son demdir bu,
bir daha mı ? tövbeler olsun...

karışık duygularını sattığın sandalların kırık tahtalarına bırak gitsin,
hangi suyu alsa sallanan yelkenler yan yatar,
adı gibi kalmaz elbet üzerine yazdıkların...

su gibi olamazsın sen girdiği yataktan habersiz çıkmayan....

tutkuna yenik düştün,
nice altınların sarılığında taradın saçlarını,
haklı sandığın haksızlığın zamana bıraktığın yüreğinde çıkacak su üstüne...

ben olmayacağım yanında,
gelmek de istemeyeceğim,
tutmak da istemeyeceğim ellerinden,
daha önce bir çok kez sarıldığım parmakların kırılacak üzüntüden...

bilmem kaç süre boyunca gül,
eğlen,
savur eteklerini başka rüzgarlara,
öyle bir köprüye geleceksin ki saç kılından ince,
dost SANDIKların açtığında kapaklarını,
sen geçecek bir tek yol bulamayacaksın...

boşuna bakma arkana ben olmayacağım köprü başında...

ben arkama dönüp bakıyorsan durmadan emekleyen minik yürek içindir...

kendine alınma HER ŞEYİ,
SEN her şeyim değilsin,
ben de senin her şeyin olmayacağım alınmam asla buna...

şenlikleri paylaşırken ateşle dost olmak gerekmez,
üzerinden atlayabiliyorsan yüreğin ışıkları yakalayabilir,
isteyerek düşüyorsan alevlerin kucağına,
uzatma boşuna elini,
t u t m a y a c a ğ ı m....

sözümü tutarım sadece,
bir kez yemin ederim AŞK'ıma,
peşinden koşup da yakalayamadığım sevgilerin cehennemin dibine kadar yolu olur....

en ufak bir hayal yaşamadım sadece taşıdım yüreğimde miniği,
bin kez kalbimi kırsa eline yine çekiç veririm,
gerçek sevda budur,
kırıldıkça büyüyen başka AŞIK yoktur benim gibi...

hayal bile edemezsin bu sevgiyi,
rüyalarına girmez senin,
nefesine konuk olmaz kokum,
hangi manzaraya gerçek güneşi yerleştirebilirsin ?

sadece boyarsın gözlerimi de
benim kirpiklerim kapalım kalır şeytanların fırçalarına...

sen benim yüreğimi boyayamazsın,
renklerin olmadığı tablolarda kara kalem çalışması yaparsın,
müsvettelerin atılacağı yer çöp kovalarıdır her zaman...

haftanın bir günü açtığın ocağın ateşiyle bir haftanın yemeğini yapamazsın...

yürek başkadır,
bir kez yakarsın ateşini,
rüzgarla aldatmadığın sürece sönmez cılız esintilerde...