Merhamet kıl kaşı keman
Ehl-i imana benzersin
Sallanıp gezdiğin zaman
Selvi revana benzersin
Mah yüzünden nur saçılır
Yaz bahar ayları gelip geçende
Kurumuş fidanın dalların ömrüm
Can cesetten bir gün olur uçanda
Bilmem ne olacak halların ömrüm
Fidan idim kökenlerim kurudu
Bir ceylen bahçeye götürdü beni
Gördüm o bahçenin gülleri sarhoş
Eser bad-ı saba yağar yağmuru
Sallanır selvisi dalları sarhoş
Leyli leyli leyli leyli dalları sarhoş
Sözün bilmez bazı cahil elinden
Edep ağlar erkan ağlar yol ağlar
Bülbülün feryadı gonca gülünden
Bülbül ağlar gülşen ağlar gül ağlar
Kamil olanların bellidir yeri
Sultan Suyu Gibi Çağlayıp Akma
Erilir Gam Yeme Divane Gönül
Er Başımda Duman, Dağ Başında Kış
Erilir Gam Yeme Divane Gönül
Yıkılır Mı Hakk’ın Yaptığı Havuz
Üç beş aşık bir araya gelmişler
Onlar birbirine meydan ederler
İkrarından dönmez kadr-i sadıklar
Hakikat sırrını pünhan ederler
Olaydın onların darına berdar
Azrail serime çöktüğü zaman
Kırılır kanadım kol yavaş yavaş
Mevlam nasip etsin din ile iman
Akar gözlerimden sel yavaş yavaş
Yüksek uçan gönül yorulur bir gün
Seni Beni Onu Bunu Yermeyen
Gerçekleri Gören Kul Gerek Bana
İnsanlık Adına Ödün Vermeyen
Gerçekleri Gören Kul Gerek Bana
Bana Bana Bana Yol Gerek Bana
Zulmet Deryasında Kapıldım Sele
Gırdım Bir Mekana Candan İçeri
Safi Kıl Gönlünü Dalma Hayale
Girdim Bir Mekana Candan İçeri
Takdir İlahidır Çaldı Kalemi
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!