Adam doğmuş yıllar önce
daha adam değilmiş o zamanlar
bebek derlermiş ona
anlarmış da gülücük atmazmış etrafına
yıllar bir ana olmuş bizim adamcağıza
büyütmüş, adam etmeye çalışmış
Bir gün
tünemişliğimiz vardır belki
aynı ağacın
farklı kollarında..
türkülü ötüşlerle
uyanmışlığımız vardır.
Şimdi karalara bulanan bu beyin
gün gelecek ışıklar saçacak etrafına
içinde nehirler akarken şafaklar boyu
uzanırken gökyüzüne tomurcukları
bir sen çıkacak arasından
sevginin tohumları elenirken sayfa sayfa
İki gülücük vardı evrende
bir tebessüm, bir sırıtma
iki bomba düştü yüreğime
bir atom, bir nötron
iki ağlama aldı içimi
bir hıçkırık, bir gözyaşı
Bir bulut yükselir beynimde
üflesem sarı fırtına
saçların beynimde gezer o an
saçların nerede bilemem
okşasam bir avuç alevi
yanar vücudum diri diri
Ellerin soğudu son günlerde
gözlerin kilometrelerce bakıyor bana
dudakların büküldü iki büklüm
biliyorum
artık sevmiyorsun beni
belli ki artık uğramayacaksın geceleri
işte böyle bir gündü seviştiğimiz
ayrılığı kırbaçlayarak yaklaştık birbirimize
dallandı budaklandı gözlerimiz
girdin içime
çıktım sanki dışımdan
öldüm belki hasretimden
Bir genç adam
gezer Eskişehir sokaklarında..
başını önüne eğmiş,
düşüncelerle dolu..
ara sıra kaldırırır başını
Sen geliverdin dunyaya
günler geçmeyecek derken
daha dün anneni tekmelerken...
ellerindir diye tuttuğum
ayaklarındır diye öptüğüm bedende
yanak yanağa geldiğimizi kimse bilmezken...
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!