YOKTUN...
Duman çöktü şu dağların başına
Yağmur vurdu kirpiğime, kaşıma
Zehir kattın ekmeğime, aşıma
Sofranda bir kaşık, tuz iken yoktun
Yolların ucuna bağladım gözü
Ateşe verdim bak içteki özü
Yalanmış ettiğin o yemin sözü
Dilimde söylenen, söz iken yoktun
Sabrımın kalesi yıkıldı gitti
Baykuşlar öterken bülbüller yitti
Umudum tükendi, vadesi bitti
Gönlümde çağlayan, haz iken yoktun
El alem sordu hep "hani nerede?"
Derman bulamadım onulmaz derde
Şimdi iniyorken gözüme perde
Dünyayı gören o, göz iken yoktun
Virane bağlarda gazel ötüşür
Hasretin od’uyla yakam tutuşur
Belki mahşer günü eller yetişir
Kul Hasan çıkarken, düz iken yoktun
Garip bülbül gibi güle naz ettim
Kaderin elinden ben niyaz ettim
Ömrümü yoluna bir enkaz ettim
Sazımın telleri, saz iken yoktun...
Hasan Belek
28 Kasım 2025- Akçay
Kayıt Tarihi : 28.11.2025 15:27:00
Şiiri Değerlendir
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.




TÜM YORUMLAR (1)