Zamanıdır kavgaya tutuşmanın,
Turuncu şafakları kızıla dönüştürmenin,
Demokratik soytarılığa son verip,
Teknolojik barbarlığı yıkmanın zamanıdır.
Öfkemizi bayrak bayrak dalgalandırmanın,
İnancımızı türkü türkü çoğaltmanın,
Cemal Süreya demiş ki
‘’Sizin hiç babanız öldü mü?
Benim bir kere öldü kör oldum.’’
Desem ki.
‘’Siz hiç öldünüz mü?
Liseli toy bir delikanlının
Okul çıkışında beklediği
Telaş içindeyim seni beklerken.
Sensiz zamanlarda hazırladığım
Bütün cümleler kayboluyor
Yan yana geldiğim zaman.
Geceye dönmüş gündüzüm
Ne gövdem belli ne başım belli
Yare iletsem gitmiyor sözüm
Ne sözüm belli ne düşüm belli
-
Pusulası olmayan kaptan gibi
İnsanlıktan hiç nasip almamış
Yaslanmış bir yere desteksiz kalmamış
Hayatında bir yaraya merhem olmamış
Halkın sırtında asalak bit gibi
O’na kalsa olmazı olur yapar
Damlanın içinde deryayı gördüm
İnsanoğlu baktı kör dedi bana
Paylaşıma giden yolları sordum
Yoksulu bulursan vur dedi bana
Haklısın diyenler gelmedi ardıma
Ölü etindendir yobazın geçimi,
İnsan katletmeye mübahtır der.
Uygarlık değil karanlıktır seçimi,
Bilimsel düşünceye günahtır der.
Riyakardır saklar içyüzünü,
Hiç bir hafriyatçı kaldıramaz,
Kalbimdeki yıkıntıları.
Ne olur seninle birlikte götürme,
Yüreğimdeki kırıntıları.
Önceleri aklıma
Ne zaman gözlerin gelse
Tütüne sığınırdım.
Şimdi aklıma
Ne zaman tütün gelse
Rüyamda saçlarım yanıyordu
Yumruklarımı yemiştim
Ellerim yoktu.
Bağırdığımı benden
Başka kimse duymuyordu.
Koşmak için kaldırdığım ayak
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!