Herkesçe bilinir Bozok Yaylası
On asırdır yad girmeyen yerdenim
İlk temeli bir erenin duası
Hakka zikirsiz durmayan yerdenim.
Sürmelide saklı aşkı sevdası
Onun duyguları olur nidası
Temizdir yüreği temiz havası
Havasında kir görmeyen yerdenim
Güzel memleketin birinci parkı
İlan edilerek göstermiş farkı
Lakin kötü vurmuş feleğin çarkı
Göz yaşları hiç durmayan yerdenim.
Beş çamlarda gizli kaldı muradı
Ne sürmeye nede göze yaradı
Şimdiyse dillerde türküdür adı
Muradına hiç ermeyen yerdenim.
Çanakkale bizi tanır Hasandan
Kınalı kuzular çıkar bağrından
Böyle yiğit evlat doğar anadan
Abdestsiz süt emzirmeyen yerdenim
Laleleri ender her de bulunmaz
Yaylalarında yorgansız durulmaz
Nohutludan seyrine hiç doyulmaz
Bulutlara yol vermeyen yerdenim
Doyum olmaz çamlığının suyuna
Alem gülse elem düşer payına
Dayısı olmaz ki ona dayana
Ayaklara yüz sürmeyen yerdenim
Vakarı kapatır bilinmez neşe
Yürekten bağlıdır ağyare eşe
Ömrünün boyunca birtek menekşe
Veyahutta gül dermeyen yerdenim
Bazen atlı olur bazende çeri
Meydanlara yiğitliği zaferi
Kel Aliço ların sırtının yeri
Bir kez olsun hiç görmeyen yerdenim
Zalimlerin ensesinde soluğu
Bu yüzden korkarak çekinir çoğu
Güven verir sadakati dostluğu
Kırılsa da hiç kırmayan yerdenim
Dürüstlük onlarda başlarda taçtır
Fedakarlık her yaraya ilaçtır
Ziyanın aşkına sözler muhtaçtır
Ser verip te sır vermeyen yerdenim
Bulamazsın orda yalan hileyi
Haktan deyip omuzlamış çileyi
Tanımaz ki sahtekarı döneği
Hainliğe akl’ermeyen yerdenim
Hep bunu düşünür ve bunu söyler
Hak devlete zeval vermesin de der
Beş yılda bir seçim olmasa eğer
Hökümeti hiç görmeyen yerdenim
Korkutmasın çehresinin sertliği
Sermayesi dürüstlüğü mertliği
Misafirperverdir fakiri beği
Doyurmadan yol vermeyen yerdenim
Çeliktendir bükülmez ki bileği
Alnının teridir aşı ekmeği
Bin yıl geçse değişmez ki gerçeği
Haramlara el sürmeyen yerdenim
Hizmete doyarken doğu ve batı
Ankara’nın bir kez uğramaz atı
El açmaz kimseye tutar inadı
Dizlerine hiç vurmayan yerdenim
Söz vatan olunca çekilin geri
Kükreyen aslandır her bir neferi
Her lokması helal ve alın teri
Aşına haram girmeyen yerdenim
Beş yılda bir kapıları çalınır
Vaatlerle destekleri alınır
İşte orda tam beş sene kalınır
Gerisini hiç sormayan yerdenim
Korur diye namusunu arını
Ver desen devlete verir varını
Verdiği emeğin karşılığını
Hayatında hiç görmeyen yerdenim
Vatan söz konusu olduğu yerde
Gün doğmuştur orda mert oğlu merde
Kimse olmaz o olur en ilerde
Kurşuna adres sormayan yerdenim
Nüfusuna göre en çok şehidi
Vatan der toprağa verir yiğidi
Vatan sağ olsundur bütün ağıdı
Kabirleri dar görmeyen yerdenim
Kimse döndüremez doğrudur yolu
Kimseye kul olmaz bir hakkın kulu
Mayasını katmış hem çapanoğlu
Yerilse de hiç yermeyen yerdenim
Zalimlere asla pirimi yoktur
Bu yüzden dostundan düşmanı çoktur
Bir hakka eğilir yaranı haktır
Başka yöne hiç durmayan yerdenim
İlahi güzellik ana menbağı
Ne verirsen kat kat verir toprağı
Mutluluk kaynağı ovası dağı
Emeğini hor görmeyen yerdenim
Kelimeler yetmez güzelliğine
Deli gönül coştu çağladı yine
Yozgat’ı anlatmak senin neyine
Aşıkları hiç durmayan yerdenim
Kayıt Tarihi : 6.6.2009 15:58:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Yüreğine sağlık. Beğeniyle okudum. Tam puan ve tebrikler.
Selam ve sevgiyle
Seyfeddin Karahocagil
Seyfeddin Karahocagil
Hak devlete zeval vermesin de der
Beş yılda bir seçim olmasa eğer
Hökümeti hiç görmeyen yerdenim' ve 'Doyum olmaz çamlığının suyuna
Alem gülse elem düşer payına
Dayısı olmaz ki ona dayana
Ayaklara yüz sürmeyen yerdenim' kıtaları özellikle çok güzeldi. Tebrikler...
TÜM YORUMLAR (7)