Hakikat ararım, gönlümde bir sır,
Yetmiş iki millet, Hakk tecellisi.
İlahi ışık, Her birinde nur,
Aşkla bakarım, gönlümde huzur.
Dervişler sultanlar, yolunda yürür,
Her birine vurulmuş ilahi mühür.
Yetmiş iki millet, Hakk'ın nişanı,
Aşkla ararım, yüce Rahmanı.
Kimi kilise, kimi havrada,
Kimi secde eder, ulu mabette.
İlahi bir seda, her bir surette,
Yetmiş iki millet, Hakk'la muhabbette.
Semah dönerler, niyaz ederler,
Tefekkürle Hakk'ı, zikir ederler.
İlahi keder, aşkın içinde,
Yetmiş iki millet, Hakk' tecellisi.
Gönül ne, lisan ne, sevda yankısı,
Hakk'ın cemaliyle gönüller aksı.
Bu aşk deryasında, ruhumda heyecan,
Yetmiş iki millet, bir vücutta can.
Hakk tecellisi rengarenk yüzler,
İlahi esrarı hepsinde gezer.
Ey ulu makam, aşka eririm,
Kemter Abdalım, Hakk'a dönerim.
Kayıt Tarihi : 22.4.2025 12:27:00
Şiiri Değerlendir
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiir, farklı inanç ve kültürlere sahip insanların aslında tek bir ilahi kaynaktan, Hakk'ın tecellisinden ibaret olduğunu vurgulayan derin bir arayışı ve teslimiyeti dile getiriyor. Şair, yetmiş iki milleti Hakk'ın bir yansıması olarak görerek, her birinde ilahi bir nur ve güzellik keşfeder. Dervişlerden sultanlara kadar farklı yolları izleyenlerin aslında aynı ilahi mühürle işaretlendiğini ifade ederken, kiliselerde, havralarda ve mabetlerde yükselen duaların aynı ilahi sedayı taşıdığını belirtir. Semah dönenlerin, niyaz edenlerin ve tefekkürle zikredenlerin farklı ritüelleri olsa da, hepsinin kalbinde aynı ilahi aşkın ve kederin varlığına işaret eder. Şiir, dilin ve kelimelerin ötesinde, gönlün Hakk'ın cemaliyle aydınlandığı, tüm farklılıkların birleşerek tek bir can oluşturduğu bir aşk deryasını resmeder. Son olarak, Hakk'ın rengarenk tecellileri arasında ilahi esrarı sezen şair, kemter bir kul olarak tüm varlığıyla o yüce makama yönelir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!