Yeşil ormanlarına balta vurmuşlar,
Deresinden umarsızca sularını çalmışlar,
Tarihini yıkıp yağmalamışlar,
Yeşilderem sana nasıl kıymışlar!
Güllerini kurutup betonarme yapmışlar,
İnsanına küfredip bir kenara atmışlar,
Keklikleri avlayıp otlakları yakmışlar,
Yeşilderem sana nasıl kıymışlar!
Beş camiden üçünü boşaltmışlar,
Kütüphane yerine kahvehane yapmışlar,
Okullardan öğretmenler kovmuşlar,
Yeşilderem sana nasıl kıymışlar!
Dağda koyun İbili'de inek kalmamış,
Bağdan üzüm değil, kuru dallar toplanmış,
Elma, ceviz, arpa, buğday olmamış,
Yeşilderem sana nasıl kıymışlar!
Genç kızların yaban elde cilveleşmiş oynaşmış,
Kalanları yalnızlıkla mutsuzluğa bulanmış,
Bizim Ali okey masasını yatak sanmış,
Yeşilderem sana nasıl kıymışlar!
Babalar oğulları Avrupa'ya yollamış,
Hayatları kurtulur, biter bu ıstırap sanmış,
Dil, yol, ortam bilmez Mehmet şaşa kalmış,
Yeşilderem sana nasıl kıymışlar!
Sana kökten aşıkların nerelere kaçmış,
Öpülesi toprakların kurak kalmış,
Nice nene eski günleri yadedip ağlamış,
Yeşilderem sana nasıl kıymışlar!
Kayıt Tarihi : 10.7.2006 11:42:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!