Yeni Dünya Kilimi
Bizim köyde,
evlenme çağına gelen kızlar
susar önce.
Çünkü bizde her şey
bir kilimin diliyle anlatılır.
Söz söylenmez,
ama tezgâha oturulur.
Yün iplik, anne duası,
bir de içten geçen dünya hayaliyle
ilk ilmek atılır.
Yeni Dünya Kilimi derler adına —
çünkü her ilmeği bir gidiştir,
her motifi bir dilek.
Ben de dokudum bir zamanlar.
Kendi adımın harflerini,
gizli gizli işledim göbeğine.
Kimse fark etmedi,
ama ben her ilmekte
kalbimi biraz daha sıktım ipliğe.
Biri lacivertti,
biri nar çiçeği,
biri geceydi,
biri umut.
“Bu benim ceyizim” dedim içimden,
“Bu benim susarak söylediğim:
‘Artık ben hazırım.’”
Annem başımda dururdu,
dikişini beğenmezdi bazen,
ama gözleri ıslanırdı
motiflerin arasına bir ağaç yerleştirince.
Çünkü bilirdi:
O ağaç ben olacaktım.
Kökünden kopup, başka bir toprağa dikilecek.
Bir kilimin içinden yürüyecektim yeni dünyama.
Ve o kilim,
bir sabah tezgâhtan kesildiğinde,
ben artık o evin kızı değildim.
Ama o kilim,
beni her gittiğim yerde
eski evin kokusuyla saracaktı.
İşte böyle dokurduk biz,
kendi hikâyemizi —
sözsüz, sessiz, ama hep içli.
Yeni Dünya Kilimi,
sadece bir bez parçası değil,
bir genç kızın sabırla ördüğü
vedaydı.
Kayıt Tarihi : 18.7.2025 04:40:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Kandıra/Kaynarca Dokuma Kilimleri Yeni Dünya Kilimi Genç kız evlenme çağına geldiğinde kızı görmek ve istemek üzere erkek tarafını misafirliğe gelir. Genç kız evlenmek istediğini sözlü dile getirmek yerine evde bulunan kilim tezgahına misafirler varken "Yeni Dünya Kilimi" motiflerinden olusan bir iki sıra sıra dokur.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!