Bir şiir yazarken düşmek yangına,
Adını katmak her mısra yanına,
Bir resimle sığınmak anı anına,
Gözünden yüreğini sakınmayan bilmez.
Her şeyin başında sen varken yine,
Yokluğun çökerken akşam üstüne,
Dudakta yarım kalmış bir kelime,
Söyleyip ardından susmayan bilmez.
Anılar giydirir kalbe bir kolsuz kefen,
Her sabah başlar da bitmez bu çilen,
Bir resimle yanar, yıllarındır tüten,
Kokusuyla sönüp tutuşmayan bilmez.
Bu gidiş yıkımsa, yoksa geriye,
Aynalardan silin “bir çift göz” diye,
Aşk denilen şey dönse deliye,
Onu vuslatsızca tatmayan bilmez.
Bir fotoğrafta can bulan bir anı,
Geceye dökülür içli figanı,
Yarım kalmış bir söz gibi zamanı,
Özlemin yükünü çekmeyen bilmez.
Aynalara küsüp kendini silmek,
Her nefeste biraz daha eksilmek,
Canlı bir mezara gönlünü gömmek,
Sevdayı ölümsüz tutmayan bilmez.
Bir sevda yaşanmaz yazılmamışsa,
Bir yara kanamaz kazılmamışsa,
Rab yazmamışsa yârı alnına,
Sevdayı kalbinde saklamayan bilmez.
Hasretin eliyle çizilmiş yüzüm,
İçimde kanayan bin öksüz sözüm,
Gecede boğulmuş, susturur hüzün;
Yalnızlıktan zehir yutmayan bilmez.
Bir veda bakışı çivilerken can,
Kalbimden taşarken dağ gibi duman,
Suskun dudaklarda bitiyorsa an,
Ağlaması aşkla bitmeyen bilmez.
Her giden ardından iz bırakırken,
Kırılmış düşlerim dalda kururken,
Yıkılmış bir ömrü sırtlar yürürken,
Özlemi ömrüne katmayan bilmez.
Ve son bir şiirle kapanır defter;
Ne bir yâr kaldı, ne gerçek sefer…
Sevdaya ömrünü veren bir asker,
Yâri dualarla uğurlamayan bilmez.
Kayıt Tarihi : 9.5.2025 19:23:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!