Oynardık
Yıllar önce biz de çocuktuk
Çember sürerdik
Yolma yolar, şahra çekerdik
Harmanda cercere binerdik
Ağaç dallarından at yapar 
Rahvan koşar, oynardık 
Ağaçlara tırmanır 
Daldan dala geçerdik. 
Şahra ipiyle salıncak kurar, 
Salınır tekerlemeler söylerdik. 
Eski bezlerden top yapardık
Yedi bardak oynardık 
Direk uçlarından teker keser 
Tahtadan araba yapardık. 
Çamurdan ev, patlambaç patlatır
Sapan örer
Taş atar vınlatırdık
Yaptıklarımızla oynardık
Büyük baş hayvanların 
Çene kemiklerinden 
Bez sarar deve yapardık
Ara kestim, pipleme, depiklembeç
Sopayla; hılç (ucu sivri çubuk)   sürütmeç 
Çelik çomak oynardık. 
Deveme çevirir
Mum tutturur
Tükürük kuruturduk
Çömçe gelin gezdirir
Yağmur diler
Dilekle oyun oynardık
Bilgisayar oyunumuz yoktu
Kınalı aşıklarımız vardı
Ay, yıldızlar çok parlak olurdu. 
Ay ışığında saklambaç, 
Oyunumuzdu kemik atmaç
Oyuncak yapar, oyun kurar oynardık
Mermer parçasını
Tık tık döver 
Gülle(misket)   yapardık. 
Sıyhıl (parlak)  olmasını isterdik
Yağlı bezde saklardık 
Parlak benekli güllelerimiz olurdu. 
Söğüt, kavak ağacından 
Köpük yalama kaşığı yapardık. 
Mahserede  şire soğurken
Şirenin  köpüğüne 
Kaşık batırır yalardık. 
Ağaca zarar vermeden 
Daldan düdük, borazan kavlatır (çıkarır) , 
Yürür öttürürdük. 
Türkü söylerdik
Sıçan beli, hökkezeyle
Murçalık, çiğdem, kenger sökerdik
Ağaçtan yararsız sürgünleri keser 
Sele, sepet örerdik. 
Ağacı kesmez ağaç dikerdik. 
Yeşillik olsun. 
Kuşlar  konsun 
Diker sevaba girerdik
Yolda diken, taş görsek alırdık. 
Sevap olacağını bilirdik.
Yaptığımız her işle
Sevab işlerdik
Temiz çevrede yaşamanın
Zevkine  varırdık
Evin içinde yemek yapılmaz, 
Tuvalet olmazdı. 
Mutfağa ocaklık denirdi.
Hayad (evin bahçesi)   a yapılırdı. 
Puharası (bacası)   is tutar, 
Direkleri simsiyahtı isten
Ekmek yapılır, yemek pişirilirdi. 
Eve is, duman, koku girmezdi. 
Evlere basamakla çıkılır. 
Keymık taştan yapılır 
Binaların taş araları sıvanır. 
Başka sıva yapılmazdı. 
Hampara taştan  evin içi, dışı 
Saman katılmış çamurla sıvanırdı
Evler yazın serin, 
Kışın ılık olurdu. 
Evlerin badanaları 
Beyaz toprak (havara taştan)   su ile karıştırılır. 
Süpürgeyle duvara atılırdı. 
Evin çarpılması denir di. 
Evlerin tabanları
Kireçli beyaz toprakla sıvanırdı.
Evlerin kuş tağası, sofası olurdu. 
Yazları sofa da oturulur, yatılırdı. 
Tavanları ağaçtan direkli 
Mertek, toprakla örtülürdü.   
Bel vermesin diye hezen
Hezene destek gakma dikilirdi
Dama süllümle (ahşap merdiven)   çıkılırdı 
Sıvanır lov (Taş silindir)   lanır dı 
Lov  lovdurla çekilirdi. 
Lovlanan dam akmazdı. 
Duvarın dam ile birleştiği yere
Tabaka taşlar dizilir. 
Üzerine toprak konur. 
Süyyük yapılırdı 
Akmaması için tokaçlanmalı 
Duvara su işlemez
Gürredek yıkılmaktan kurtulur
Evimizde huzurlu otururduk
Suyu kuyudan çeker, 
Pınardan, gaktan (kaya oyuklarından)   içerdik. 
Evlerde taş curun olurdu. 
Su doldurulur 
Soğuk su curundan 
Testilerden içilirdi
Yol kenarlarındaydı Suluklar (sarnıç) 
Yağmur, kar suları birikirdi. 
Basamaklarla inilir. 
Biriken su ile 
Hayvanlar sulanırdı. 
Sabah erkenden güm gümbür güm 
Ritimli yayık sesi duyulurdu. 
Her evden ekmek kokusu gelirdi. 
Sabah kahvaltısında çay yoktu. 
Eşkili biber, topaçlı simit aşı yenirdi
Malhıtalı (kırmızı mercimek)   çorba içilirdi.
Yağlı kahke yerken meyan şerbeti içerdik 
Dondurma ekmek yerdik 
Kurumuş ekmek kırıntısı atılmazdı. 
İçine soğan, domates, peynir doğranır 
Pisik köftesi omaç yapılır 
Sıkımlanır yenirdi.
Evde pişenden koktu payı
Komşuya da verilirdi. 
Komşuda pişti 
Bize de düştü denirdi
Sevgi, saygı paylaşma vardı
Doğal yiyecekler yenirdi
Her evde tokaç bulunur du. 
Kilim, süyük tokacı büyük 
Yün tokacı küçük. 
Ağaç gövdesinden
Sapı ve tablası bitişik 
Yontularak yapılırdı
Ateş yakarken kırmızı meşinli
Aynalı körükle üfürülürdü
Kesmeye, kıymaya et kütüğü 
Ezmek için et tokmağı vardı
Yemek pişince ateşi mangala çekilir, 
Tandıra da konur ısınılırdı. 
Ateşin fazlası komşuya da verilir di.
Kibrit, çakmak nadir bulunurdu. 
Sabah mangalın külü deşilir.
Kalan közlerle 
Yalangı, odun tutuşturulur 
Ateş yakılırdı. 
Komşu komşuya ateş yakmak için 
Ateş almaya gelirdi. 
Evlerde kışın tandır kurulur. 
Isınmak için tandırda oturulur. 
Duvar köşesinde yaşlılar oturur 
Yaslanmaya yastık konur 
Soğuk kış gecelerinde 
Tandır sohbetleri yapılırdı. 
Siniye fıstık, ceviz, şire konur 
Yenilir, hayaller kurulur 
tandır da yıllık iş planları yapılır 
Hayali planlara malıhurra denilirdi. 
Elbise, ayakkabılara 
Yama yapılırdı. 
Rengi bozaran elbiselerin 
Tersi çevrilir 
Dikilir giyilirdi. 
İsraf yoktu, atılmazdı. 
Çok eskimiş giyecekler 
Oturmaya minder, 
Tandır yorganı yapılırdı. 
Tekrar işe yarardı
Zenginler oda açarlardı. 
Erkekler odalarda oturur, 
Sohbet ederlerdi. 
Odalara hikayeciler gelir 
Sazlı, sözlü hikayeler anlatılırdı.
Okumasını bilenler 
Eba Müslim Siyernebi okurdu. 
Yüzük oynanırdı.
Erkek kuzu, oğlak, 
Hindi, horoz etinden 
Kapamalı bulgur pilavı pişirilir. 
Birlikte yenilirdi.
Kendi hayatımızın oyununu oynar. 
Kesintisiz yaşardık
Bebek doğduğunda
Kızlara nine, erkeklere dedenin
İsmini koyardık
Nineler dedeler masal anlatır
Arkası yarınlı
Çok neşeli yaşardık
Turşu, salça, aş tarhanası, şire 
Evde yapılır 
Unlukluk, bulgurluk, mercimeği
Pınarda kadınlar yıkar. 
Kavızı, taşı ayrılır. 
Erkekler indirme, kaldırmaya 
Güç gerektiren işlere yardım ederdi. 
Hedik pişirilir 
Savanlara, kayalara serilirdi. 
Hedik kurutulan kayalara 
Bulgur kayası derdik. 
Kurur devlipte kabuğu çıkarılır. 
El değirmeninde 
Bulgur çekilir 
Yardımlaşma vardı. 
İş eğlence olurdu. 
Çocuklara ağır işler yaptırılmaz. 
Kemiğin sararmayık 
Belin incinir derlerdi. 
Çocuklar yapabildikleri ile 
İş yapmanın zevkini alırdı.
Unluk, bulgur, yağ, turşu, salça, 
Şire, et topacı, aş tarhanası 
Tamı kışlık zahresi. 
Bir de hayvanı olanın yemi, samanı 
Yemek pişirmeye odun, 
Kıh, tezek varsa 
Tasasız hayat var demekti.
Kayıt Tarihi : 10.9.2007 19:37:00
Şiiri Değerlendir
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
 


Kilim, süyük tokacı büyük
Yün tokacı küçük.
Ağaç gövdesinden
Sapı ve tablası bitişik
Yontularak yapılırdı
Ateş yakarken kırmızı meşinli
Aynalı körükle üfürülürdü
Kesmeye, kıymaya et kütüğü
Ezmek için et tokmağı vardı
Yemek pişince ateşi mangala çekilir,
Tandıra da konur ısınılırdı.
Ateşin fazlası komşuya da verilir di.
Kibrit, çakmak nadir bulunurdu.
Sabah mangalın külü deşilir.
Kalan közlerle
Yalangı, odun tutuşturulur
Ateş yakılırdı.
Komşu komşuya ateş yakmak için
Ateş almaya gelirdi.
Evlerde kışın tandır kurulur.
Isınmak için tandırda oturulur.
Duvar köşesinde yaşlılar oturur
Yaslanmaya yastık konur
Soğuk kış gecelerinde
Tandır sohbetleri yapılırdı.
Siniye fıstık, ceviz, şire konur
Yenilir, hayaller kurulur
tandır da yıllık iş planları yapılır
Hayali planlara malıhurra denilirdi.
*********
Bu manidar eserin geçmiş yıllarına ait tablolarında bulunmak keyif verdi bana.Alıp götürdü beni bir yerlere.Tam puan.Yüreğine sağlık.
İş eğlence olurdu.
Çocuklara ağır işler yaptırılmaz.
Kemiğin sararmayık
Belin incinir derlerdi.
Çocuklar yapabildikleri ile
İş yapmanın zevkini alırdı.
Unluk, bulgur, yağ, turşu, salça,
Şire, et topacı, aş tarhanası
Tamı kışlık zahresi.
Bir de hayvanı olanın yemi, samanı
Yemek pişirmeye odun,
Kıh, tezek varsa
Tasasız hayat var demekti.
bu güzel şiir yorumsuz ...şiir sayfanızdan ulaşılmıyor sanırım ondan çok güzel bir şiir okudum emeğiniz var olsun 10 puanla yüreğiniz var olsun
İş eğlence olurdu.
Çocuklara ağır işler yaptırılmaz.
Kemiğin sararmayık
Belin incinir derlerdi.
Çocuklar yapabildikleri ile
İş yapmanın zevkini alırdı.
Unluk, bulgur, yağ, turşu, salça,
Şire, et topacı, aş tarhanası
Tamı kışlık zahresi.
Bir de hayvanı olanın yemi, samanı
Yemek pişirmeye odun,
Kıh, tezek varsa
Tasasız hayat var demekti.
bu güzel şiir yorumsuz ...şiir sayfanızdan ulaşılmıyor sanırım ondan çok güzel bir şiir okudum emeğiniz var olsun 10 puanla yüreğiniz var olsun
TÜM YORUMLAR (4)