Cumartesi günleri,
eski bir ‘kaptı-kaçtı’dan
ve oldukça yüksek volümlü müziğin arkasından,
hoparlörde inadına sevimsiz bir sesle
günün filmi duyurulurdu,
ve her film;
Sevdanın ateşi eğer
Her an yanıbaşımda yatmasaydı
Ben bu yükü taşıyamazdım
Sevinçlerime biraz hüzün katan odur
En çaresiz anımda
Issız bir dere kenarını
Devamını Oku
Her an yanıbaşımda yatmasaydı
Ben bu yükü taşıyamazdım
Sevinçlerime biraz hüzün katan odur
En çaresiz anımda
Issız bir dere kenarını
Bir geçmişin yeniden yaşanması bu olsa gerek. Nostalji: geçmişte özlenen günlere dönme istemi.şiirde bütün bu yaşamı ayrıntılarıyla değil kalıcılığıyla yaşıyoruz. Şair,işin can alıcı yerini bulmuş,şiirin o keskin dizeleriyle giriyor yüreğimize. Başlıyor içimizde yaşanan o tatlı ama asla dönmeyecek ve şimdikiler tarafından asla bilinmeyecek anları kanatmaya.Kendi özlemine bizi de çekip götürüyor. Kendi köylü kültürüyle aldığı şehirli kültürünün kurnazlığı ve şairliğin inceliği birleşirse işte böyle yüreğimizi duygu bulutlarına saşlan şiirler oluşuyor.
Bu şiir ile ilgili 1 tane yorum bulunmakta