Yalnızlık Şiiri - Barış Akbıyık

Barış Akbıyık
1

ŞİİR


0

TAKİPÇİ

Yalnızlık

saatlerce önce uzandığı yatağında gözlerinden akan tuzlu sulara aldırmadan tanrıdan mutlu olmayı diliyordu zaman zaman arkadaşlarıyla yaptığı sohbetlerden aklına takılan birkaç cümleyi yorumladıktan sonra aralarında birkaç damla yas kalmış gözlerini açıp dışarıdan vuran sokak lambasının ışığının da
yardımıyla yaşadığı odaya göz gezdiği sırada sanki yüreğine bir şeyler saplanmışçasına ellerini
sıkarak kendine kızıyor neden mutluluktan bu kadar uzağım neden diye içinden geçirirken gözleri tekrar buğulanıp maddesel olarak onu yalnız bırakmayanların duymamasını istercesine
dişlerini sıkarak hıçkırıklara boguluyordu kendine geldiginde yavas ve umutsuz adımlarla banyoya ilerleyip yüzünü yıkadı ve uzun uzun kızarmış etli yüzünün aynadaki yansımasına baktı. Ağır adımlarla ilerlediği odanın penceresini açtı yıldızların ustunu örten bulutların kapladığı gokyuzune bakıtı, elinde oynadıgı sigarasını ateşleyip
derin derin nefeslendikten sonra yarım sigarasını atıp tekrar yatagına uzanırken
yastıgına bır sevgiliye sarılır gibi sarılıp yorgun vucudunun agırlıgını iyice yataga vererek dusunceler ıcınde uyuya kaldı.yüzüne vuran gunun ilk ısıgına aldırmaksızın dünyadan soyutlaşmak için verdiği savaşta son kozlarını da kullanıp yenilgiyi birkez daha tattığı savaş alanından hızlıca uzaklaşmak kaçmak istese de dinlenmemiş uyuşmuş vucudunu ancak birkaç saniyede uzaklaştırabildi savaş alanından.
mutsuzlugundan arınmak ıstercesıne musluktan akan suyu elınde bırıktırerek sertçe defalarca yuzune vurdu, tüyleri sertlesmıs havluyla yuzunu kurulayarak mutfaga dogru yöneldiginde supheli gozlerle kendine bakan insandan beklediği günaydını alamadan kahavaltı masasına oturdu bir gram bile katkısı olmadan sofraya konulmus kahvaltılıklara bakarak yemeye hakkım yok diye içinden geçirsede aclıgına yenilmis bir hırsız gibi kahvaltısını tamamladıktan sonra. duş almak icin mutfakta bulunan şofbenin cakmagını az ses cıkması icin çaba göstererek
ateşledi ve kimseye gozukmemek istercesine hızlı adımlarla banyoya ilerlerken yıllardır her sabah gördügü mutsuzluğunu bencilliğiyle kazandıgı basarılarla bastırmak isteyen yuzu görüdüğü sırada ani bir hareketle banyoya girip ait olmak zorunda oldugu yüzleri düsünerek aynanın karsısında günün ilk sigarasını ateşledi uzun ve derin nefeslerle cektigi duman basını döndürse de aldırmadan vücudunu boğmak istercesine çekti çekti yanık sünger kokusunun ve elindeki sıcaklıgın etkisiyle ait olmak istemedigi hayata geri dönerek sıcak suyu açıp hızlı hareketlerle yıkanıp tras olduktan sonra sarındığı bornozunun mavi rengine baş kaldıran onu kötü ruhlardan koruması için serpilmis kırmızı lekelerin ne olduğunu çözmek için kokladı burnuna gelen kokudan rahatsız olarak üstündeki bornozu aniden üstünden atarak hızlıca giyinip kenidini sokak kapısının dışına attı hergün gidilen arkadaş sohbetlerinin mekanına gidip tek başına oturma isteğiyle insanlara çaktırmadan cebindeki parasını saydı çay bahçesine gidemeyeceginin farkına varıp hızlı adımlarla yanlızlığın başı ve sonunu yaşayan insanların doldurduğu tren istasyonunda kendisine kuytu ve gölge bir bank bulup kolkola girmiş sevgililerin, çocuklarını yanlızlıga teslim ettiklerini düşünen ailelerin doldurduğu peronda kendini yanlızlığın icinde yüzen tek insan olmadığı fikrine alıştırmak icin caba sarfederek birazda olsa rahatlıyordu.perona doluşmuş insanları izlerken cebindeki paketten tek hamlede cıkarttıgı sigarasını ateslediği sırada yıllarca yalnızlığa yapılan yolcukların başlangıcında kendisine sarılan kolların yıllardır ona sarılmadığı aklına gelse de yanlızlığı keşfetmeye giden insanların aynı kollar arasında olduğunu fark etmek garip şekilde hoşuna gitmişti aslında..Onlar da vagon aralarında tüttürdükleri sigaralarının ağızlarında bıraktığı acı tatla dalıp gideceklerdi düşlere kimi zaman manasız bakışlarla treni süzen inekleri gördüklerinde yüzlerinde beliren tebessümlerinin kimi zamansa uçsuz ovalara dalan manalı ve ürkek bakışlarının farkına varmadan yolculuğa devam ettikleri trenin sallantısana aldanıp uyuya kalacaklardı yaşamaya başladıkları yalnızlık denen yüzleşmede.

Barış Akbıyık
Kayıt Tarihi : 1.12.2001 15:41:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
ÖNCEKİ ŞİİR
SONRAKİ ŞİİR
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.
  • Cihat Adleyba
    Cihat Adleyba

    Sigaranın zararları konulu şiir yazma yarışması açmış bulunmaktayım.
    Yarışmaya katılımınızın, yarışmanın kalitesini arttıracak nitelikte olacağını düşünerek,
    gerekli hassasiyeti göstermenizi temenni ederim.
    Yarışmanın şartnamesine www.adleyba.com web adresimden ulaşabilirsiniz.
    Eğer şartnamedeki şartlar sizi zorluyorsa [email protected] mail adresime şiirlerinizi yollayabilirsiniz.

    Cevap Yaz

TÜM YORUMLAR (1)

Barış Akbıyık