- 1 -
Gönlün göğünde gördüm
Yakınsak iki şua
Beklendiğinden emin olmayacak kadar çekimser
Ve beklemekten usanmayacak kadar tutkulu iki âşıktılar
Birinin olduğu yerde öbürü yoktu
Diğerinin gittiği yerden biri dönüyordu
Kavuşmakla ayrılıklar arasında
Sonsuz zamana karışarak aktılar
Uyumla işleyen o acun düşün ortasında
Bakakaldıklarında durmuştu zaman
Akkor olmuş canın bedensizliğinde asırdı her an
Kavuşmakla ayrılıklar arasında
Dünden önceye ve yarından sonraya uzanıp
Sonsuz zamana karışarak aktılar
- 2 -
Ağıağacı büyüten kurumuş dere yataklarına yüklenir
bulutlar göçünü
Suya hasret köklerin yağmur çağırdığını söyler rüzgar
Kararır özlemin hüzün karasından
Kararır bulutlar
İner ardından toprağa
Ki o damlalar
Nasıl yağdıysa
Gelir konar her sevda
Olması gereken yere vakti tamamsa
***
Sol yanda çarpan yürekse güvercin
Uçuyorsa hala konamadan
Yorgundur kanatları
Dayanacaktır kanatlarına rağmen
Ol mühleti kadar daha
- 3 -
Bana korkuların adreslerini verme
Topladığın bütün adresleri bırak
Olanca ağırlığıyla
Kendinden öteye duyulan korku
Kayıp bir yokluk
Bulduğunu sandıkça büyüyen o boşluk
Ve onca yaşanmışlık içinde sana dönen bumerang
Nasıl da haykırıyor bak
Kendine yabanlaştığını
Varsaydıklarının yerinde yanılsamalar
Aymaz bir tutkudur imkânsıza
Biraz inat
Az da umut
İçinde çoğalan
Yanıtı bulunmayan sorularla
***
Kendinden öte çok yer olduğunu hatırla
Her şeyin içinde bir sır olduğuyla kalıp
Sakınma kendini hayattan
Ve kaçırma hayatı kendinden
Yaşamak sayılan değil ki
Midenin ve aklın fesatlığında çoğalan
İki lokma, üç laf
Çığırından çıkmış doymazlıkları ile dönenen insanın
Sustur çığlıklarını
Nasıl olacaksa öyle değil
Zorbalık olmadan
İyi huydan örülü kozaya al ham yürekleri
Isınsın düşlerin sıcaklığında
Ve beslensinler düş dalına tutunup
Döleşi yapraklarda
- 4 -
Uç diyorum eyy yüreğim uç
Sal kanatlarını maviliğe
Her biri ayrı tonda
Renkleri sal
Güneşten coşan
Coştukça güçlenen kanatların renkleri
Bil ki davettedir
Henüz açacak çiçeğin yapraklarına
***
Sevidir o vakit
Döngüsünde olan yaşamın
Mahcup gülümseyişlerle bakışır yer gök
Garip bir rüzgâr eser
Her iklimden almıştır göçünü
Hüzünse hüzün
Neşeyse neşe
Yahut keder
İlle de sevi
Uç diyorum eyyy yüreğim uç
- 5 -
Ay halesini çıkarıp aşağı saldığında giyinir
Masumiyeti kuşanan
Bellekte kokusu, tadı ve rengi olmayan giysinin
Baldırlardan aşağı inip peşi sıra buğu evine dek yol aldığını
Yaşayan bilir
Hayatı ve hareketi olan görür anca
- 6 -
Dağ olup yüksek duran
Eğimli yamaçlarından aşağıya
Derin vadiler açan
Irmakların yol seçtiği
Dağ göğsünde açılan yaraları saran söğütlerin
Almaşık yapraklarında intizam
Usulca eğilirken dallar
Uçuyor dallardan kuşlar
O hep aynı varoluşla
***
Kaldır diyor başını
Kaldır bak kendinden dışa
Anla yalnızlığın kabında kalan bir avuç tortu olduğunu
Aç avucunu rüzgara
Yarına mecbur adımlarını
Sürüklercesine yürüyen bedbahtların dünyasında
Hayat herkes için bir muamma
İki sözün içine sığacak kadar söyleyecekleri çok olan
Hayata sus ve hayatı dinle
Meğer her can
Kucağında büyüdüğü dünyadan tamamlanıp
gitmek için alacaklarını toplarken
Tutsakmış borçlu kalmaktan aslında
- 7 -
Her aşk kendini sevmekmiş
Kendi olmakmış
Ve kendine bağlılığın kutsallaştığı
Her anda çoğalmakmış inandıkça
Hatta kaçırmakmış hayattan çaldıklarını
Senin olmadığını bildiğin halde
Saklamakmış bir kuytuda
Saklıdan öte olan sırmış
Kaydını tutan hayat
Sırrın gerçek sahibi
Alırmış senin olmayanı
Bırakırmış yerli yerine bir çırpıda
***
Dermiş ki usulca
Bu bir keyfiyet
Tarumar ettiğin ben
Üzerimde açtığın her biri derin yara
Ve kanayan yaraların acısından duyumsamak yaşadığını
Acıdan beslenen umutların son sığınağında
Canındır
Kabuk bağlayan yaralarla dolu olan
Her dert cana eziyettir
Anla
- 8 -
Yürüdüğün bu yol
Aynı yol değil mi
Başa döndün yeniden
Koca bir boşluk var hala
Yerinde doldurulmayı bekleyen
***
Seni affetmekten men ediyorum ey kalbim
İnsan kendinden başka kime kötülük edebilir
Sen değilsen kendine kötü olan
Başka kim olabilir
Ad ad çoğalttığın
Senin başka suretlerindir olsa olsa
***
Gücendiysen hayata
Kaldır başını
Kır bütün direnç kalıplarını
Çık içinden cesurca
***
Yıkılıyor sandığın
Olmayan yapının
Meçhul sanığı sensin
Bir suçlu ise aradığın
İşte odur karşında duran
Tüm kapıları kilitli tutan
Gardiyan sen
Kaçmasınlar diye esir aldığın düşler ki
İsyanda
Duy ayak seslerini eyyy kalbim
Yaklaştıklarını anla
Geride bıraktıkları kül ve duman
Kokusu dünyayı sarmış olan
Herkesin bildiği
Senin kaçtığın gerçek
Er ya da geç senden geçecek
Aç kapıları ardına kadar
Sende kalan düşler senledir
Giden uzaklaşsın sonsuz varoluşa
- 9 -
Yüreğimin aynasında gördüm seni eyy yar
Bende seni yaşatan
Sende uzaklaşan kendimi aramak
Baksam kaldırıp başımı göğe
Yakınsak iki şua
Ne vakit bir yol düşse aklıma
Çekip adımı
Geriden
Bir öne atamayan tabansız düşlerim baştankara...
Kayıt Tarihi : 23.5.2020 02:31:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
2011 KİLİMLİ

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!