“vuslat nasip değilmiş” dedim,
“senin hâlin hâl değil” dedi.
olanlara canım sıkılıyor dedim,
“eşkıya gönlüne hâkim olmuş” dedi.
gönlüm bir güzelin aşkına düşer oldu,
bir çift göze muhabbet eder oldu dedim.
“gönül aşktan müteşekkir” dedi üstat,
“yâr bulunmazsa da gam değil,
aşk dediğin vuslatsız da bir nimettir.” dedi.
ben sustum...
dilim kilitlendi, sözlerim yarım kaldı,
yalnız gönlüm konuştu o vakit;
gözlerim bir dua gibi kapandı,
ruhumda bir seher vakti sessizliği gezindi...
dedim ki;
“üstat, aşk yanık bir ilahidir,
her dizesi hicranla bestelenmiş.
ben her harfine can verdim,
ama vuslat satırını yazamadım.”
o tebessüm etti,
“evlâdım,” dedi,
“aşk bir denizdir,
her kul yüzemez derininde.
kimi sahilde taş toplar,
kimi dalgasında kaybolur,
kimi de suyun aynasında kendini bulur.”
ben dinledim...
her kelimesi içime aktı birer damla gibi,
ve anladım:
bazı sevdalar, kavuşmak için değil,
yanmak, pişmek ve insan olmak için yazılmıştır kader defterine...
Dün gece, gönlümde bir perde kapandı,
ama ışığı hiç sönmeyecek...
çünkü üstat bilirdi:
aşka düşen yanar,
yandıkça, kül olur köz olur...
@dsız..
06 Ekim
10 :57..
Suskun Adam Zeynep
Kayıt Tarihi : 6.10.2025 10:58:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!