Kimisi hakiki aşkı bulur ebed yolunda.
Kimisi dünyalık uğruna kaybeder gerçek aşkı.
Gerçek aşk bedenden ruha akseden aşktır
Aşk bir ruh halidir
Dil toprak olur
Akıl vazifesini bitirdiğinde gider
Kalp ölür
Ruh ebedidir
Aşk ruha aksedince aşk olur
Aşk ebeddir
Aşk sınır tanımaz
Aşkın sınırı yoktur
Aşk sınırsızdır
Aşk sönmeyen bir ateştir
Bazen közlenir bazen alev alev tutuşur
Aşk bazen bir ucu cennet
Bazen bir ucu cehennemdir.
Ve ben bu ruhla yaşadığım hergün
Aşkın her halini yaşıyorum
seninle
veysel tetik
gözlerim yollarda
bakışlarını soruyorum
her gördüğüm surette
Ben kendi denginde savaş meydanında yenilgi görmemiş bir asker
Ben harp meydanında göze göze diş dişe korkusuzca çarpışan Bir nefer
Cenkte korku nedir bilmez yüreğim
Kendi denginde bükülmez di bileğim
Esaret kabul etmez yüreğim
Kosova da katliama karşı duran
Ben istanbulu sen sevdin diye sevdim
Ben bursayı sen varsın diye sevdim
Ben yaşamayı senin için sevdim
İstanbulu sensizlikten terk ettim
Bursaya sen varsın diye geldim
Şimdi ne istanbulda gözüm ne bursada özlemim
Ben yaşamayı seninle sevdim
Senin için öldüm senin için dirildim.
Şimdi her gün isyan ediyorum
Neden neden ey Rabbim
Bu kadar bir sevgi verdin payıma bir kulun için.
Sadece sana olan özlemin sebebleriydi
Bursa ve istanbul.
Bırak bu şehirleri şimdi bu ülkeyi bu kıtayı terk ediyorum
Kalbimi buraya bursaya gömüp gidiyorum.
Uzaklara çok uzaklara kalbimi bırakıp gidiyorum
Uzaklara çok ıraklara....
Dünyaya gelmek tercihim değildi
Kalmak da tercihim olmayacak.
Ama seni sevmek hep tercihim olarak kalacak
Ne kadar yansam da alev alev cehennem azabını
Bu tercihle dirildim bu tercih ile öleceğim
Pişmanlık değil benimkisi.
Sadece anlaşılamamak.
İhbar ediyorum faili mechul geceleri
Ayaz gecelerin sokak serserisi
Her gece sokak başını tutan gölge
İhbar ediyorum
Karanlık gecenin ıssız adamı
Sokak lambasının karanlık gölgesi
El açıyorum dergahında kabul edermisin
Masum hayallerimi istiyorum çocukca.
Verirmisinisin düşlerimi
Aldılar elimden yarına ait ne varsa.
Kaldım mutsuz umutsuz
umudum olurmusun benim.
Tophane saat kulesi
Yamaçlarında parıldayan gülüşler
Hatırasıyla mazisiyle güzeliğiyle
Zamandan süzülüp gelen bir yer burası.
Gün doğarken doğan güneşle
Parıldayan şehirde gülüşün durur perde üstünde
sustum
konuşamadım
lal oldum
kilit vurdum dilime
mühürledim yüreğimi
sonsuz zamana..!
yine gel.
Ansızın gelen ölüm gibi olsan da gel
Ecel vakti gibi son duam olarak gel.
Gel artık
En ağır kanamalı yara
Bir ömür sargılı kalan yara
Silinmeyen en ağır hatıra aşkmış
aşkmış
yüzüm gözüm kalbim sargılarla sarılmış
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!