Sen bir yıldızsın
Ve benim dilek tutma hakkım yok
Bir bakmışsın kanatlanıp varmışım yanına
Kanıyorsa kanatlarım, nefes nefeseysem eğer
Bil ki hazırlıksız çıkmışım bu yolculuğuma
Yüreğim sızlar, nabzım yavaşlar
Alnımıza yazılmış bir kere
İçimizde hep bir hüzünlü çocuk
Bakıyorumda gözler boncuk boncuk
Bu bir garip yolculuk
Bizi bu yolculuktan kurtaracak yol yok
Uzaklara dalıyorum, hep uzaklara,
Gözlerim alışık değil aydınlığa,
Söndürsün ışıkları, selam söyleyin benden Ay'a,
Ben seni karanlıkta sevmek isterim.
Zamanın içinde kalmış yorgunluğum,
Eski bir aşk, ölümsüz bir aşk!
Aşk ki yenik düştü zamana.
Bağırsam, haykırsam ; ey aşk!
Vurulur muyum yine bir kömür yatağında.
Gözlerin karanlığa boğsa gündüzü,
Karanlıklarda kaybolsam.
Sen alaca gözlerini hiç kırpmasan,
Ve sorsalar da saatlerce anlatsam ;
Bu bir göz tutulmasıdır desem,
Susup, gözlerini seyre dalsam,
Yolculuk başladı,
Bu giden ben miyim
Korkularım hudutu çoktan geçti
Bir yıldız kaydı gökyüzünden
Gecem seni anmakla geçti.
Umuda koşmak için
Ve böylece bir romanın daha sonuna geldik
Herkes hüzünlü herkes efkarlı
Efkarları gözlerinden okunuyor.
Kimisi maviliklere sevdalı
Kimisi dağlara.
Kimis arkadaşına
Ağlamayı kutsal sayıyorum,
Başımın üstünde yerin var.
Ben kalede ölen Bizans askerinin annesi için ağıt yakmışım,
Kaderin cilvesiyle karşılaşmışım
Bu nasıl bir cilve azizim
Kıyıya vuran bebek cesetlerine de cilve mi diyeceğiz
Yüreğin yorulmuş, gözlerin dolmuş
Üzülme alaca gözlüm ne haldir bu
Son hüzünler dökülüyor usul usul
Rüzgarın son türküsüdür bu
Amin deyin abiler, amin,
Komutan Muhammed'ül emin
Bu zafer yıldız ve hilalin
Amin deyin abiler, amin
Yol verin şu çılgın türklere




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!