HAYKIRIŞLARIM
Benim inleyişimle yankılanan çıkılmaz sokaklar,
Benim üşüyüşümle arkadaş olan ıssız köşeler,
Benim ağlayışımla sırdaş olan sessizlik,
Benim özlemim ile özleyen sönmüş yıldızlar!
İNSAN
Bir sineğe mağlup olan,
Bir sineğin kanadını dahi yaratamayan,
Kelebekten ibret, arıdan bal, böcekten ipek alan,
Ayağı olmayan sürüngene mağlup olan!
KABUL OLMUŞ DUAM
Benim kabul olmuş duam,
Nedir içimdeki bu korku?
Sana kavuşmayı bu denli beklerken,
Gözümden akan her damlaya son vermişken!
Tarağın dişleri gibi dizilmiş kavaklar,
Zümrüt renkli ipekle kaplanmış topraklar,
Çocuğa örtülen soğuk yorgan gibi bulutlar,
Ne denli özlemiş başak gözelerini koyunlar.
Yiğit adamın sekinete uğraması gibi dağlar,
SEN
Senin sıdk tecellin olmasa ay kararır dünyanın yalanından,
Siyahı beyaz etmesen yıldızlar dökülür; pazarlamadan ışıldamadan,
O çatlamış, kurumuş, çorak topraklar nasıl yeşerirdi sen olmasan?
Kim karanlığa tariz, aydınlığa ışık tutacaktı sen olmasan!
Şiir
Merhaba şiir, gözyaşlarımın ıslattığı yere yine geldim,
Biliyor musun, çünkü her kelimede sırlı duygularım var,
Buğulu pencerenin önünde bekleyen çocuğun umudu var,
Gecenin sonunda bitmeyen mumun direnişi var.
SOR
Kalabalıklar arasında kaybolmak mı kaderin?
Ruhun başka yere ait; peki ya bedenin?
Bakışlar soğuk, insanlar serin,
Koyu bir okyanusa dalmış gibiyim, çok derin!
Tek bir ağaç koca yeryüzünde
Yalnız bir diş tarağın yüzünde
Kocaman çığlık gibi derin bir vadide
Cılız bir sevinç gibi derin hüzünde
Zayıf bir direnç gibi karşı illetlere
VATAN
Bulutlar bembeyaz, oynuyor güneşte saklambaç,
Rüzgârın türküsü kâh ağaç ile kâh sırma saç,
Mor evler serpilmiş ovaya, biraz kerpiç biraz sac,
Yelkovan aynı ahenkte zamanlar arası sarkaç.
ZEYTİN ÇOCUK
Zeytin çocuk! Bir gün sen getireceksin sıcak ekmeği,
Annenin gülüşü göz bebeğinde aks edecek,
Ellerinin arasından kumrular uçacak gökyüzüne, Toprak kokusu limon çiçeğine karışacak!
Zeytin çocuk! Bir gün altın miğfer takacaksın başına,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!