Lapa lapa tane tane fark etmez
Kar tanesi gibi düş yüreğime
Gün, ay, mevsim, takvim sene fark etmez
Kapıları açık koş yüreğime
Doğru varken eğri yolu
Tutanlara kıni kıni
Yetim malı,Devlet malı
Yutanlara kıni, kıni
Ülkemde perişan ahval
Ah ağveren ah ağveren
Ömrüm sende gönlüm sende
Sensiz garip gönlüm viran
Gözüm sende gönlüm sende
Tel süpürge kırık kürek
Çarpılmış hortlak gibiydim
Sinirlerim lebaleb
Ülkede toprak gibiyim
Sınırlarım lebaleb
Benim sözüm doğru beyan
Bu sabah iki göç kervanı kalktı
Biri bizim ele birisi meçhul
Ardından yaş dolu gözler bıraktı
Yollar döndü sele gerisi meçhul
Evlat sordu baba nere yolumuz
Güneşin defteri dürüldüğünde
Yıldızlar yerlere serildiğinde
Mizan terazisi kurulduğunda
Halimiz ne olur Medet Allahım
Cehenneme taştır insandır yakıt
Veren sensin alan sen
Derde çare bulan sen
Rahman rahim olan sen
Ne olur merhamet et
Biz asi kuluz ama
Ey kör dünya,sağır dünya gör beni
Ağaç ağaç yaprak yaprak yanarım
Tatil için gelenlere sor beni
Parsel parsel çimen,toprak yanarım.
gün gelir ararsın sevdiğim beni
ararsın da bulamazsın nafile
geçtiğin her yere sorasın beni
sorarsın da bulamazsın nafile
ah çeker elini başa vurusun
Seni anlatmaya lisan mı yeter
Sen gökte yıldız sın yerde gonca gül
Asil duruşunda bir huri yatar
Bazen mor lalesin bazen bir sümbül
Ok kirpik üstünde yay hilal kaşlar
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!