Gün ve gecenin hiç değişmeyen ahenginde
Sefil bir mumun çiğ ve solgun ışığı
Rüyalara gömülen ruhumun caddelerinde
Dolaşıyorum bir ben, acı gerçeklerin aşığı
Meçhul bir deniz kenarındayım ve çok uzaklarda
Varlığın yokluğunda ve yokluğun varlığında
Kırılıyor zincirin halkaları deniz fenerinin şavkında
Zaman dalgaların mırıltısıyla derin bir uykuda
Şimdi varlığın ve yokluğun buluştuğu yerdeyim
İşte zaman, başından sonuna seyirdeyim
Kendime bakıyorum, uykudayım, sayıklıyorum
Zincirlere vurulmak yok artık hürüm göklerdeyim
Artık girmek istemiyorum o naçiz bedene
Yine hapisler yine zincirler vurulacak gövdeme
Bırakın uyusun ve çürüsün, olmasın bana hâne
Neylersin ki emir büyük yerden
Bir uyandım ki her yer hapishane
Elbet kurtulurum bir gün Platon'un hücresinden
Zaman durmadan koşuyor hayatların son demine
Sonunda kanatlanırım elbet semanın derinliklerine
Hasret biter, vuslat başlar geriye dönmemecesine
Kayıt Tarihi : 18.5.2025 16:15:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!