Ben değişik bir çocuktum. Halam ve dedemin doğum günleri aynı gündü. Babam, halam ve dedem için , kestaneli pasta almıştı.Pasta küflü çıktığında, pastadan yiyemeyeceğim için değil, babamın mahçup tavrına üzülmüştüm. Ben aslında küçükken de güçlüydüm. 8 yaşında 29 harfi doğru kullanmayı öğrenmişim ki; ''Pastacı yanlışlıkla satmıştır, yarın tazesiyle değiştirir'' deyip, öfkenin gereksizliğini ispat etmiştim. Kimsenin derdi küflü çıkan pasta değildi artık, hepimiz mutluyduk, hepimiz gülümsüyorduk...Ben küçükken çocukça üzülemedim...Şimdi belkide bu yüzden çocukça üzülüp, büyükçe göz yaşı döküşlerim...Belkide ben hiç büyümedim ya da büyümeyi vaktinden çok önce öğrenmiştim...
Gönlümle oturdum da hüzünlendim o yerde,
Sen nerdesin, ey sevgili, yaz günleri nerde!
Dağlar agarırken konuşmuştuk tepelerde,
Sen nerde o fecrin agaran daglari nerde!
Akşam, güneş artık deniz ufkunda silindi,
Devamını Oku
Sen nerdesin, ey sevgili, yaz günleri nerde!
Dağlar agarırken konuşmuştuk tepelerde,
Sen nerde o fecrin agaran daglari nerde!
Akşam, güneş artık deniz ufkunda silindi,