Şen gözlerin gönlümün hazanı,
Hasrete yenik düştü kalbin atışları,
Deryalarla çevrilmiş duygular,
İstila edilmiş yürekler,
Son, son olacak derken;
En başa dönüyor özlemler.
Vakt-i hazanın garip hikayesi:
İki cümle bir ateşe atabilir mi yılları?
Son demi içilmiş hatıraları alabilir miyiz maziden?
Öylesine zordu işte anlatmak gelmedi elimden.
Unutamam dediklerim karışınca hayale,
Unutmak istediklerimle ömrüm kaldı baş başa.
Sen ki yollarına umut bağlayıp hüzün bulduğum,
Düşür yakandaki beyaz gülleri,
Yakışmadı mazideki o yemin sözlere.
Günlerden bir Pazar yolcu giderken sen,
Kınalar yerine beni yaksaydın keşke,
Hani adımların yüreğime saplana saplana gitmiştin ya,
İşte o vakit dönüşü yok gidişine,
Bir çizgi çektim işte.
Böylece bitmişti yüreğimde hakikat bildiğim.
Gerek yoktu anlatmaya;
Vakt-i hazandı çözemediğim.
Kayıt Tarihi : 14.5.2014 16:29:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!