Sen şimdi
çok uzaklarda çalan.
Hüzünlü bir melodi gibisin.
Ne elim uzanıyor
Sesini kısmaya
Nede duymamazlıktan gelebiliyorum.
Uzun uzun susuyoruz işte
Onca kalabalığın içinde
Sözün kıyılarımda
Hangi kapıyı aralasak
Bir uzaklık esiyor derinlerden
Suskun haykırışlar kulağımı yırtıyor
Ne sen gel diyebiliyorsun .
Nede ben gelebiliyorum.
Öylece susuyoruz.
Zamanı var deyip geçiştiriyoruz
Örtüyoruz üstünü
Bazı kelimelerin.
Kilit vuruyoruz dilimize.
Sahi ne kadar zaman var önümüzde?
Kaç eylül daha sığar ömrümüze?
Kaç ilk bahar yada kaç mevsim.
Yaşım kırk’ı aştı
Elliye merdiven dayadı.
Geriye kaç mevsimlik ömrümüz kaldı bilmiyorum.
Tek bir gönülde ayrı şehirlerde
Geçip gidiyor zaman
Zamanki en acımasız olan
Yürekleri dağlayan
Özlemleri çoğaltan
Gözlerimize yaş dolduran
Ömrümüzü bizden alan
Sahi nekadar zaman var önümüzde ?
23:30 13~09~2025
{ Hatice Çora}
Kayıt Tarihi : 3.12.2025 00:03:00
Şiiri Değerlendir
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.




Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!