Dünya, uykunun değil, uyutulmanın hüküm sürdüğü bir gezegene dönmüştü.
Artık kimse düşünmüyordu; düşünenler susturuluyor, susturulamayanlar yok sayılıyordu.
Zihinler, bir zamanlar gökyüzüne çevrilmişti; şimdi ise ekranların parlak sessizliğinde boğuluyordu.
Gözler kapalıydı ama rüyalar ölmüştü.
İnsan, kendi huzurunu değil, kendine biçilen rolü yaşamaya başlamıştı.
Sahi, hangi mahpus hücresinden daha karanlıktı bir insanın alıştığı yalanlar?
Ve bir gün, uykusuzlardan biri başını kaldırdı.
“Ben uyumayacağım,” dedi.
Dünyanın gürültüsü bir an durdu.
Çünkü bir insan, gerçekten uyanmıştı.
Ama uyuyanların çoğunluğu, gözlerini kısmadan devam etti uyumaya.
Çünkü uyananlar, tehlikeliydi.
Ve tarih boyunca tehlikeliler ya susturuldu, ya unutturuldu.
Yine de bir gerçek vardı:
Her sabah, bir yerlerde birileri uyanıyordu.
Uykunun üzerine doğan her yeni gün, aslında bir direnişti.
Ali İset 3
Kayıt Tarihi : 31.10.2025 13:29:00
 
 
 
 
 Şiiri Değerlendir
Şiiri Değerlendir
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.




Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!