Buket Kalaycı - Hakkında Yazdığı Tanıtım Yazısı

sen benim hiç bir şeyimsin yokluğun anlatılmaz hiç kimsemisin bilmem ki nesin.........................................














Diyarbakır Hasreti


Sevince ölesiye sevilir kalınırdı
Gidince kırılmış bir dal gibi gidilirdi
Sonra
Şehirler uyur kalbim örselenirdi
Ne Diyarbakır anladı beni ne de sen
Oysa ne çok sevdim ikinizi de bilsen
Gidince upuzun kırılmış dallar gibi
Üşürdü ömrümüz saçakta kuşlar gibi
Kederden geberten hasret ezberlenirdi
Ne Diyarbakır anladı beni ne de sen
Oysa ne çok sevdim ikinizi de bilsen
Geliyorum köpekler gibi acı çekerek
Geliyorum hasretinin gözlerinden öperek
.

.



Ayrılığın Hediyesi


Şimdi saat sensizliğin ertesi
Yıldız doğmuş gökyüzü ay aydın
Avutulmuş çocuklar çoktan sustu
Birben kaldım tenhasında...
Gecenin avutulmamıs ben.
Şimdi gözlerime ağlamayı öğrettim
Ki bu yaşlar utangaç boynunun kolyesi olsun
Buda benim sana ayrılırken hediyem olsun.
Soytarılık etmeden güldürebilmek seni
Ekmek çalmadan doyurabilmek
Ve haksızlık etmeden doğan güneşe
Bütün aydınlıkları içine sezebilmek gibi
Mülteci isteklerim oldu arasıra biliyorsun
Şimdi iyi niyetlerimi bir bir yargılayıp asiyorum
Bu son olsun, son olsun.
Şimdi saat yokluğunun belası
Sensiz gelen sabaha günaydın
İşi gücü olanlar çoktan gitti
Bir ben kaldım voltasında gecenin
Hic uyumamış ben Şimdi gözlerime ağlamayı öğrettim
Ki bu yaşlar utangaç boynun kolyesi olsun
Bu da benim sana
Ayrılırken hediyem olsun.
Kafamı duvara vurmadan tanıyabilmek seni
Beyninin icindekileri anlıyabilmek ve
Yitirmeden yüzündeki anlık tebessümü
Bütün saatleri öyleyce
Dondurabilmek için
Çıldırasıya paraladım kendimi
Lanet olsun Artık sigarayı üç pakete çıkarttım günde
Olsun gözüm olsun, ne olacaksa olsun...
.

.