Efkan Yılmaz - Hakkında Yazdığı Tanıtım Yazısı

Gözlerinden akan bir damla yaşa kıyamam
Benim için önemlisin sen gidersen
Kayar ellerimden umut dolu
gül yüzlü baharlar..
yıkılır umutlarım
bir daha hiç yapamam..

bir bıçak olur sanki acı
gelir yüreğimde durur
İçime bir boşluk dolar..
acıya çalar kemanını hüzün
bilmezsin nasıl vurur! ..
seni ne kadar sevdiğimi,
söylesem bilmezsin..
ister şikayetçi ol ister davacı
ister vur,ama asma yüzünü!

ister kanlım ol..
ister taş yürekli zalim.
hepsi hoştur bana
yemin olsun Allah a.

senin mutsuz olduğun
yerde sanma mutluyum
aldanırım aldanır yüreğim
zehir olsun ki o hayat
senin derdine
katmaz yüreğimi..
hafifletmez yüreğimi..

ah seni seviyorum..
gözümden akan yaş gibi
rüyamda gördüğüm,
merhametin kendimi o gözlerin
o gözlerine dalan
düşen taş gibi kalbim..

ister yak,ister vur asma o güzel yüzünü..
ama bir sensizliğe bırakma gönlümü..
ama sensizlikle yakma gönlümü..
dayanamam,tahammül edemem.Bir şiir duyumsanabilir ve dilsiz olmalı
yuvarlak bir meyva gibi

tutuk
eski bir yüzük gibi baş parmakta

sessiz dirsek taşı gibi
pervazında yosunlar biten

bir şiir sözsüz olmalı
uçan bir kuş gibi
*
bir şiir kıpırtısız olmalı
tırmanma anı gibi ayın

ayın kendini kurtarması gibi
bir daldan bir dala sıçrayarak

canlı,
bir ayın kış yaprağının arkasına saklanması gibi
akıl gibi bellekten belleğe geçen

bir şiir kıpırtısız olmalı
tırmanma anı gibi ayın

bir şiir eşit de olmalı:
ama gerçek değil

tüm hüzünlerin tarihi için
boş bir kapı aralığı ve akçaağaç yaprağı

aşk için
eğilmek çayırlara ve iki yakamoz denizin üzerinde

bir şiir
hiç bir şey dememeli ama olmalı.HAYATI ISKALAMAYA LÜKSÜN YOK SENİN
Bir aşk için yapabileceğin her şeyi yaptığına inanıyorsan ve buna rağmen hala yalnızsan, için rahat olsun. Giden zaten gitmeyi kafasına koymuştur ve yaptıkların onun dudağında hafif bir gülümseme yaratmaktan başka hiçbir işe yaramayacaktır.

Sen kendini paralarken o her zaman bahaneler bulmaya hazırdır. Hani ağzınla kuş tutsan 'Bu kuşun kanadı neden beyaz değil? ' diye bir soruyla bile karsılaşabilirsin.. iki ucu keskin bıçaktır bu işin. Yaptıklarınla değil yapmadıklarınla yargılanırsın her zaman. Bu mahkemede hafifletici sebepler yoktur. İyi halin cezanda indirim sağlamaz.

Sen, 'Ama senin için şunu yaptım' derken o, 'şunu yapmadın' diye cevap verecektir. Ve ne söylesen karşılığında mutlaka başka bir iddiayla karşılaşacaksındır. Üzülme, sen aşkı yaşanması gerektiği gibi yaşadın.Özledin, içtin, ağladın, güldün, şarkılar söyledin, düşündün, şiirler yazdın. 'Peki o ne yaptı' deme. Herkes kendinden sorumludur aşkta. Sen aşkını doya doya yaşarken o kendine engeller koyuyorsa bu onun sorunu. Bir insan eksik yaşıyorsa, ve bu eksikliği bildiği halde tamamlamak için uğraşmıyorsa sen ne yapabilirsin ki onun için? Hayatı ıskalama lüksün yok senin. Onun varsa, bırak o lüksü sonuna kadar yaşasın.

Her zamanki gibi yaşayacaksın sen. 'Acılara tutunarak' yaşamayı Öğreneli çok oldu. Hem ne olmuş yani, yalnızlık o kadar da kötü bir şey değil. Sen mutluluğu hiçbir zaman bir tek kişiye bağlamadın ki.... Epeydir eline almadığın kitaplar seni bekliyor.Kitap okurken de mutlu oluyorsun unuttun mu? Kentin hiç görmediğin sokaklarında gezip yeni yaşamlara tanık olmak da keyif verecek sana.Yine içeceksin rakını balığın yanında. Üstelik dilediğin kadar sarhoş olma özgürlüğü de cabası....

Sen yüreğinin sesini dinleyenlerdensin ve biliyorsun asolan yürektir.Yürek sesi ne bilmeyenler, ya da bilip de duymayanlar acıtsa da içini unutma; yasadığın sürece o yürek var olacak seninle birlikte. Sen yeter ki koru yüreğini ve yüreğinde taşıdığın sevda duygusunu. Elbet bitecek güneşe hasret günler. Ve o zaman kutuplarda yetişen cılız ve minik bitkiler değil, güneşin çiçekleri dolduracak yüreğini...
.