şapkadan çıkan tavşanlar,
zamansız koştular havuç şekerlemesine,
illüzyon çabuk bitti ve
çocuk yürek,
doyamadan gösteriye,
kapandı kalın bordo perdeler…,
tıkanıp kaldı,
beklenmedik gidişin boğazımda,
ki yutmaya kıyamıyorum...,
ah;
dünyanın işini mahşere bırakmadan,
ve ölüm gelmeden yaşamak gerek hayatı,
güzellikler, iyilikler, sevgiler ve,
ve aşk ile…,
kavuşuruz belki de,
fanilere pîr olunan yaşlarda,
belli mi olur,
umutlar solmasın,
ki ölüm için henüz pek erken…,
yeryüzüne indi aşk,
bozulmasın bu akid…,
ki şimdi aşk sen;
piç misin…,
yetimhane avlusuna,
iri taneli yağmurlar yağıyor…
mavi gözlü kızıl saçlı çilli çocuk,
yastığından boncuklar topluyor,
ah aşk,
küçümsediler acımı,
ölümler var, savaşlar, açlık ve...,
nasıl üşüdüm bir bilsen, nasıl;
yokluğunda...,
baktığın kalp içlerimde,
dağ gölleri buz tutuyor,
mevsim bir günde değişti ve,
hangi göç,
kanatsız bir göğe yükselir…,
ki;
aşk çift kutuplu bir haindir zaman zaman,
bir yanı çökkünlüğe bir yanı uçkunluğa bakan,
kol kol çayları dereleri kendisinde toplayan,
bir ulu ırmak olup uçurumlarda çağlayan,
aşk…,
hayata düşman bir intihardır,
an be an...,
ki gayet dengeli dizelerim yâre ulaştıkça,
ve çok daha iyi ve stabil oluyorum,
hoşnut kalıyorum hayatta olmaktan ve
deniz havasını solumaktan…,
hiç de yorulmuyorum,
yâri okuyup, yâre yazmaktan,
ve hep derdim ki öldüğümde,
kabrime fesleğen dalları konulsun,
lakin şimdi,
kefenime lavantalar serpilsin istiyorum…,
sen ne büyülü bir sandıksın yâr ki,
içinden ne çıksa,
üstüme başıma yaraşıp yakışıyor;
ah…,
yakınına düşen sevdaya iyi bak…,
/canbaz/
ki bu canınla kumar oynamaya benzemez,
çift kutuplu bir ip gibi,
sonuna vardığın an,
başladığın yer
uzağında kalıyor…,
ki bakma aşağıya,
uçurumdur ayaklarının altında
seni çağıran…,
biliyorum eski bir korkuyum ben;
gün/ah/kâr, siyah muska...,
ah;
ve sanıyor musun ki sen,
ey güya kıraati düzgün karî,
bu dizeleri seni
t/avlamak için yazıyorum ve
gözüne girme çabamdır bunlar,
öyle mi…,
her bir harfi damla damla gözyaşımdır,
yalnız; yalnız sana akan,
sendeki halis saflığa,
ve feleği hicvimdir dizelerim,
ah;
aslında,
ne gökyüzünde uçurmak,
ne de yeryüzüne indirmek olası değil meşki,
bir nakış olmalı yürek gergefinde meşk,
kimselere benzemez,
kimselere görünmez,
gerisi kıssa,
meşk…;
tek başına ve yalnız olmalı,
ne ayrılıktır yolculuk,
ne de kavuşmak;
hayata küskün, kasvet
ve rutubet kokan yollarda yürümek,
bu cana göre değil,
bize göre; değil,
değil…,
hasretleri büyüte büyüte yumak yumak,
bizim olacak zamana dek uyumak,
uyumak istiyorum…,
ki bilirsin…,
gönül gönlü bulunca, akar da akar…,
mesafeler cân/ı teni, yakar da yakar,
muhabbetin çilesi yürekten, taşar da taşar,
dem olur kan çanağı gözlerle,
yârin yollarına bakar ha bakar…,
gözyaşları…;
içli açmış bir gül gibi, kanar da kanar…,
gel desen bile gelemem,
hicâbım var,
ki yollarım biçildi,
kutsanarak ayrılık yemini içildi,
sevgili hızır/ilyas muştusu,
sende; bütün benliklerden geçildi,
muhabbetin en ayağa düşmeyeni seçildi,
umulur ki böylece,
sonsuzluk sevildi,
o da umulur ki…,
bilirsin,
ah…;
ki bilirsin,
masal bu ya…;
rapunzelin saçlarını kestiler mülevvesler,
ah evet bir donquichetteyi sevdiyse gönül,
suç deli dumrulun muydu ey korkut dede,
yüreğimin yel değirmenleri,
rüzgâr çalmakta,
esintisiz bir gökten…;
ve ah seni seviyorum masalı,
sevgili ve güzel kardeşim,
aziz dostum;
ah o gün bende,
ben de demeseydim,
bezm/i elest/de;
sana yemin olsun ki,
yitirmezdim aklımı hüdanın yollarında hiç...,
belki ben de,
ah deli savaşçı;
kaybetti/n\k/ şimdi, ki;
hafızasız bir yürek belle beni de,
ve rapunzel,
hadi kes artık o uzun saçlarını,
karıştırıp masalı tam da şimdi…,
yanlış kahramanı sevdin zira,
mavi gözlü dev,
tutunup saçlarına,
çıkamaz ki pencerene...,
devden akrobat olmaz ki,
masal anlatma bize,
ah aşk bir heves midir…;
ve madem,
rengi en kırmızıya çalan kuşu sevdinse sen kalbim,
ol şimdi pinokyo…,
ve işte gıcırdıyor tahta kalp/
yalancının çatısında…,
ey aşk…;
kalbinde sakladığın pinokyonun,
uzayan burnu,
verdiğin sözlere kızarıyor,
ağlıyor tahta bir kalp
yalandan sevicilik masallarına,
ve
bir çocuk gün/ah/sızlığı sığıyor
su sızmaz aramıza,
talan, dolan ve takladan,
var git ve bir daha hiçlikle dahi gelme huzura,
ve sayfamızı arala...,
anla;
düş…,
göğsümün kafesinin,
klostrofobik yüreği,
içerdesin…; bir başına ve yalnız,
sıkışıyor kapakçıkların havasız,
ya çok hızlı ya da çok yavaş atıyorsun
ve canımı acıtıyorsun zaman zaman;
kızıl gölün hep mi dalgalı senin…,
üstelik dengesizsin,
her daim yeni hastalıklar seçiyorsun
blumia kalbim,
ah benim bir deri, bir kemiğim…;
kustur kendini,
ve korundaki kuşları kızıl nehrinde,
kanınla yıka…,
hevesi kursağında kalmış sevdan mı var,
penguenler nasıl saklıyorsa bağrında,
dört aylık açlığa tahammülle,
yavrularına mama…,
elbet sen de bilirsin saklamasını
vuslat açlığını,
hem insansın ya,
sıyırdım yüreğimin zarını,
kızıl denizin tuzu gözlerimde/
halsizim...,
yüreğini kuytuya seren,
sümbül yüzlü,
yanık buğday tebessümlü lokmanım,
o aydı,
doğru mevsim doğru kış/doğru yazdı/,
doğru güz/doğru ba/har/dı…,
…yazgıydı…,
gün doğru gündü,
soluğu tütün kokan perşembe,
cuma vaktinin müjdecisiydi,
takvimler yalan söylemez…,
ki evet,
korkuyorsun ey insan,
cesur çalımlar satarken bile;
ayaklarının son adımı,
muhabbetin sana gelen ayaklarına tökezlenecek,
biliyorsun ve bilirsin…,
o halde bu tereddüt neden;
düş gölgesine…,
git peşinden…,
takıl sevdanın takunyalarının
gümbür gümbür sesine;
tak tak tak tak, kaç/ma…,
üst üste devrilen,
kavuş/veda, veda/kavuş/veda…,
kemirir aşk sandığını,
sevdalı güve…,
ve bozuluyor kalbimin örgüsü,
ki mektup sohbet değil, muhabbettir;
mektup, yâre salınmış bir güvencin
ve dizeler yârin ruhuna üflenmiş fısıltılar…;
elden ne gelir mektup beklemekten başka,
bütün yollar engelliyse zarflara ve pullara,
kim diyebildi sevdiğine;
- seni, öyle sevdim öyle sevdim ki,
beni sevmemen mümkün olmadı…,
ve;
- sevdansız nefes alma imkânım kalmadı…,
kim diyebildi;
ah yâr,
sevginle eriyorum…,
dağ taş dümdüz, yol alıyorum;
bana irşâdınla verdiğin güçle,
her gün daha iyi oluyorum,
seni seviyorum…,
geçmiş ve gelecek bütün dizelerimi toplasam,
bir harfin bile etmez,
sensin eksiltmez ve eksilmez, sevgili…;
seni ne çok sevdiğime işaret ne mi,
okyanus gözlerimde ummanına bakan nazar,
sonsuza dek senin sevgili…,
nice çimenli tepeler,
nice yanık buğday tarlası yollardan,
ve nice yangınlardan,
aylardan sonra;
halsizce çömelip ağlamaya dahi mecalsiz,
beklemekteyiz haber alabilmeyi
bimarhaneden,
ki tutsun elimizden diye aşk
uçurum kıyısında…;
ki beni mahbûb mu sandın sevgili hekimim,
senden de, benden de öte ve
bizden ziyade,
pusuladır muhabbet…,
rotasız ve yolda kalmış yalnızlara,
yedi yöndür aşıklara vuslat çilesi,
ah,
neyi aşk sandığını unutmuşsan,
hafızasız kalmışsa yüreğin; ve
nazarında değilse artık zaman,
çağdaşısın demektir erenlerin,
yara almış bir zarif lisansındır…,
bir var bir yok değil,
hem var, hem yoktur,
bulup bulup yitirmeler…,
kan gölüne dönmüş,
geceden kalma bal gözlerin,
ak ak oluşunu gördüm…,
şafakların söküşüdür;
sırra kadem basmış yârenden,
arta kalan hatıralarda yaşamak…,
tan yeridir;
zuhuratın içinde kalmaktır,
yürek kovuklarında ve
meydan ortasında tenhalıktır,
çölde gölgelik vehmi,
sağnak altında duldadır,
özlemek;
ah,
ki ab/şar çağıltısı ve
su sesiydin kuytumda akan,
künhüme vakıf hekim ırmağı…,
ve şırıltısına kapadım gözlerimin kan çanağını;
şelale hırsızı nazarın,
yüksekten aşağı akan tepe taklak yaşamda,
canımı yaktığından habersiz; çokluğunla…,
hiç az düşkünün değildim ki senin,
ve kabirde çürüyen en son tense,
ömrümce taşırım,
bakışının izlerini yüzümde…,
ah şimdi;
herkes kendi yükünü taşısın,
sonunda bölüştük kederi…,
turuncu gülüm, turuncu gülüm, turuncu gülüm;
nefe/ss/iz kalmış bir saat kapaklanıyor,
acele vedamıza…,
gözlerimden gemiler devriliyor
kırmızı sulara,
sarıl sarıl sarıl/ma vakti geldi ve
bu tasalı musafahasızlığa,
bakma ağladığıma…,
ağlak bir güvercinim ben,
keklik olmaktan uyandırdığın
o güvercin ki,
bozkırından koparılmış ve
ellerin yurdunda garipler garibi,
sürgün di/yârında yüreği pas içinde…,
galaksilerin merkezi şu fena aleminin
özünde patlayan,
acılı yıldız...,
yaşam kadar yoksuldu aşk,
ki sevda,
yetinmiyor sevdayla...,
ve artık melekler
kırpıp tüylerini,
noksan kanatlarla serpiştiriyor
yıldız ölülerini boşluğa…,
kalbime yasladığım keman,
büyülü tınısına metal kokular sızdırırken,
incinmenin böylesi…,
melek kalbinde patlayan acılı yıldız;
ve kanayan dize,
ah,
ah ki çöllerin avareliğinde körebelik…,
dalı yaprağı budanık kalmanın hicâbı ve,
bini bir para etmeyecek
ömür yangını pişmanlıklar
gel/geç/likteyken,
bütün bildiklerini bir okyanus nazarda unutmak
mümkünlü;
bir yadigâr kutsalı
ve vaktin emaneti olaydı bu nazar…,
nolaydı,
her yönün çıkmazı bir secdede nihayet bulaydı;
ah;
Tapınmak
20.05.2025 - 07:22sen;
en çok kendine kıyabilensin,
uçurumlara atlayabilecek kumaştayken,
yaya kalmayı da seçebilirsin sen,
ki nefeslerin vahdet kokar senin…,
yeni bir hayat bahşeden
beyzaden olmak kadar; güzelsin…,
kaf dağının ardına kaçılır seninle aşk,
upuzun yollar aşılır seninle aşk,
açılmaz sanılan kapılar açılır seninle aşk,
hatırlar gönüller yapılır seninle aşk,
yaradana yâr diye tapılır seninle aşk,
ah;
erken ölmek
20.05.2025 - 07:17ki hokus pokus aşk,
öyle mi;
şapkadan çıkan tavşanlar,
zamansız koştular havuç şekerlemesine,
illüzyon çabuk bitti ve
çocuk yürek,
doyamadan gösteriye,
kapandı kalın bordo perdeler…,
tıkanıp kaldı,
beklenmedik gidişin boğazımda,
ki yutmaya kıyamıyorum...,
ah;
dünyanın işini mahşere bırakmadan,
ve ölüm gelmeden yaşamak gerek hayatı,
güzellikler, iyilikler, sevgiler ve,
ve aşk ile…,
kavuşuruz belki de,
fanilere pîr olunan yaşlarda,
belli mi olur,
umutlar solmasın,
ki ölüm için henüz pek erken…,
yatalak
20.05.2025 - 07:15nasıl şaşkınım, nasıl;
yaşlandım bir günde nazarlarında,
azarlarında,
alnı kırışık sevdamızın…;
ah balım, ve ah zehir,
yüreğimin petekleri siyanür dolu,
gözyaşlarımın ak pınarlarına
kirli sular karışıyor,
ve aşk inatla küllerini savuruyor
kutsanmış topraklara,
ve şimdi;
hiçlik mezhebindeyim,
yurtsuz ve
kimse/sizim…,
sevgili tabîbim,
terk/et/me/beni
ah,
ve sen ki aşk;
felçli bir yatalaksın artık,
yatağına kırgın akan ölü bir ırmağın deltasında...,
ah;
göç
20.05.2025 - 07:14yeryüzüne indi aşk,
bozulmasın bu akid…,
ki şimdi aşk sen;
piç misin…,
yetimhane avlusuna,
iri taneli yağmurlar yağıyor…
mavi gözlü kızıl saçlı çilli çocuk,
yastığından boncuklar topluyor,
ah aşk,
küçümsediler acımı,
ölümler var, savaşlar, açlık ve...,
nasıl üşüdüm bir bilsen, nasıl;
yokluğunda...,
baktığın kalp içlerimde,
dağ gölleri buz tutuyor,
mevsim bir günde değişti ve,
hangi göç,
kanatsız bir göğe yükselir…,
ötenazi
20.05.2025 - 07:11şadırvana terk edildin sen,
her hak yerine halka aşık gibi…,
ve aşk
seni ayaklar altında ezdiler,
üstüne kilit vurulmuş kederli bir kapı,
mührünü öptü gözlerinden…;
yüreğimin çatısı aktı
rutubete,
kırmızı kadife perde,
kapat pencereni rüzgâra...,
aşk, sana demediklerini bırakmadılar,
ah,
ey aşk;
varsın desinler,
sunarım kızıl ve kenarda kalmış güllerimi ben,
tenha yüreğine…,
bir küfür gibi doldu içime
kavuşup/ayrılmamız hekimim,
keramet eblehlerine postnişin atarım ikimizi de,
ki içimde uğuldayan ötenazi,
ne olur sus sus,
ah;
büyü
20.05.2025 - 07:08ah çocuksun sen…,
ah ki ah;
ah kere ah,
ki;
aşk çift kutuplu bir haindir zaman zaman,
bir yanı çökkünlüğe bir yanı uçkunluğa bakan,
kol kol çayları dereleri kendisinde toplayan,
bir ulu ırmak olup uçurumlarda çağlayan,
aşk…,
hayata düşman bir intihardır,
an be an...,
ki gayet dengeli dizelerim yâre ulaştıkça,
ve çok daha iyi ve stabil oluyorum,
hoşnut kalıyorum hayatta olmaktan ve
deniz havasını solumaktan…,
hiç de yorulmuyorum,
yâri okuyup, yâre yazmaktan,
ve hep derdim ki öldüğümde,
kabrime fesleğen dalları konulsun,
lakin şimdi,
kefenime lavantalar serpilsin istiyorum…,
sen ne büyülü bir sandıksın yâr ki,
içinden ne çıksa,
üstüme başıma yaraşıp yakışıyor;
ah…,
mağara
20.05.2025 - 07:00ellerini göğe her açışında
çatlıyor yüreğim duana…,
aklının çeperlerine çarpıp duran
bu kanayan imgeler,
hep o şiir/de son buluyor canbaz,
çöz gözlerinin düğümünü
yürüdün ve bitti yol…,
her ayrılığın vardır elbet,
sarmaş dolaş kavuşması,
sarıl/sarıl/sarıl...;
görmüyor musun,
gözkapaklarına ektiğim
gül tohumları,
ser/inde tomurcuklanıyor...,
ah,
son buluyor can/baz
çöz gözlerinin düğümünü,
yürüdün ve bitti yol…,
her ayrılığın vardır elbet,
sarmaş dolaş kavuşması,
sarıl/sarıl/sarıl...;
görmüyor musun,
gözkapaklarına ektiğim
gül tohumları,
ser/inde tomurcuklanıyor...,
muska
20.05.2025 - 06:56yakınına düşen sevdaya iyi bak…,
/canbaz/
ki bu canınla kumar oynamaya benzemez,
çift kutuplu bir ip gibi,
sonuna vardığın an,
başladığın yer
uzağında kalıyor…,
ki bakma aşağıya,
uçurumdur ayaklarının altında
seni çağıran…,
biliyorum eski bir korkuyum ben;
gün/ah/kâr, siyah muska...,
ah;
Şaşı Felek Çıkmazı
20.05.2025 - 06:51ve sanıyor musun ki sen,
ey güya kıraati düzgün karî,
bu dizeleri seni
t/avlamak için yazıyorum ve
gözüne girme çabamdır bunlar,
öyle mi…,
her bir harfi damla damla gözyaşımdır,
yalnız; yalnız sana akan,
sendeki halis saflığa,
ve feleği hicvimdir dizelerim,
ah;
gergef
20.05.2025 - 06:49aslında,
ne gökyüzünde uçurmak,
ne de yeryüzüne indirmek olası değil meşki,
bir nakış olmalı yürek gergefinde meşk,
kimselere benzemez,
kimselere görünmez,
gerisi kıssa,
meşk…;
tek başına ve yalnız olmalı,
ne ayrılıktır yolculuk,
ne de kavuşmak;
hayata küskün, kasvet
ve rutubet kokan yollarda yürümek,
bu cana göre değil,
bize göre; değil,
değil…,
hasretleri büyüte büyüte yumak yumak,
bizim olacak zamana dek uyumak,
uyumak istiyorum…,
hicap duymak
20.05.2025 - 06:48ki bilirsin…,
gönül gönlü bulunca, akar da akar…,
mesafeler cân/ı teni, yakar da yakar,
muhabbetin çilesi yürekten, taşar da taşar,
dem olur kan çanağı gözlerle,
yârin yollarına bakar ha bakar…,
gözyaşları…;
içli açmış bir gül gibi, kanar da kanar…,
gel desen bile gelemem,
hicâbım var,
ki yollarım biçildi,
kutsanarak ayrılık yemini içildi,
sevgili hızır/ilyas muştusu,
sende; bütün benliklerden geçildi,
muhabbetin en ayağa düşmeyeni seçildi,
umulur ki böylece,
sonsuzluk sevildi,
o da umulur ki…,
bilirsin,
ah…;
kaç yaşına gelmiş olup da hala masallara bayılmak
20.05.2025 - 06:47ki bilirsin,
masal bu ya…;
rapunzelin saçlarını kestiler mülevvesler,
ah evet bir donquichetteyi sevdiyse gönül,
suç deli dumrulun muydu ey korkut dede,
yüreğimin yel değirmenleri,
rüzgâr çalmakta,
esintisiz bir gökten…;
ve ah seni seviyorum masalı,
sevgili ve güzel kardeşim,
aziz dostum;
ah o gün bende,
ben de demeseydim,
bezm/i elest/de;
sana yemin olsun ki,
yitirmezdim aklımı hüdanın yollarında hiç...,
belki ben de,
ah deli savaşçı;
kaybetti/n\k/ şimdi, ki;
hafızasız bir yürek belle beni de,
ve rapunzel,
hadi kes artık o uzun saçlarını,
karıştırıp masalı tam da şimdi…,
yanlış kahramanı sevdin zira,
mavi gözlü dev,
tutunup saçlarına,
çıkamaz ki pencerene...,
devden akrobat olmaz ki,
masal anlatma bize,
güvercin takla
20.05.2025 - 06:45ah aşk bir heves midir…;
ve madem,
rengi en kırmızıya çalan kuşu sevdinse sen kalbim,
ol şimdi pinokyo…,
ve işte gıcırdıyor tahta kalp/
yalancının çatısında…,
ey aşk…;
kalbinde sakladığın pinokyonun,
uzayan burnu,
verdiğin sözlere kızarıyor,
ağlıyor tahta bir kalp
yalandan sevicilik masallarına,
ve
bir çocuk gün/ah/sızlığı sığıyor
su sızmaz aramıza,
talan, dolan ve takladan,
var git ve bir daha hiçlikle dahi gelme huzura,
ve sayfamızı arala...,
anla;
kursak kavurgasını ister
20.05.2025 - 06:43düş…,
göğsümün kafesinin,
klostrofobik yüreği,
içerdesin…; bir başına ve yalnız,
sıkışıyor kapakçıkların havasız,
ya çok hızlı ya da çok yavaş atıyorsun
ve canımı acıtıyorsun zaman zaman;
kızıl gölün hep mi dalgalı senin…,
üstelik dengesizsin,
her daim yeni hastalıklar seçiyorsun
blumia kalbim,
ah benim bir deri, bir kemiğim…;
kustur kendini,
ve korundaki kuşları kızıl nehrinde,
kanınla yıka…,
hevesi kursağında kalmış sevdan mı var,
penguenler nasıl saklıyorsa bağrında,
dört aylık açlığa tahammülle,
yavrularına mama…,
elbet sen de bilirsin saklamasını
vuslat açlığını,
hem insansın ya,
sapa
20.05.2025 - 06:41ağyârın mâsiva lügati anlamazdı,
yo/l/k/ ıraktı, sapaydı; dardı,
/sen korkarsın dardan/,
ki ah evet,
iç sesler daima parantezlidir;
karanlıktı…,
/sen korkarsın karanlık dardan/
yârdı,
ve
ardı;
seni senden ayrı koyan,
ah;
zar
20.05.2025 - 06:38sıyırdım yüreğimin zarını,
kızıl denizin tuzu gözlerimde/
halsizim...,
yüreğini kuytuya seren,
sümbül yüzlü,
yanık buğday tebessümlü lokmanım,
o aydı,
doğru mevsim doğru kış/doğru yazdı/,
doğru güz/doğru ba/har/dı…,
…yazgıydı…,
gün doğru gündü,
soluğu tütün kokan perşembe,
cuma vaktinin müjdecisiydi,
takvimler yalan söylemez…,
ki evet,
korkuyorsun ey insan,
cesur çalımlar satarken bile;
ayaklarının son adımı,
muhabbetin sana gelen ayaklarına tökezlenecek,
biliyorsun ve bilirsin…,
o halde bu tereddüt neden;
düş gölgesine…,
git peşinden…,
takıl sevdanın takunyalarının
gümbür gümbür sesine;
tak tak tak tak, kaç/ma…,
üst üste devrilen,
kavuş/veda, veda/kavuş/veda…,
kemirir aşk sandığını,
sevdalı güve…,
ve bozuluyor kalbimin örgüsü,
kayıp
20.05.2025 - 06:36ve ah…,
halsizim;
yollarında büyülü bir uykuya meyyalim,
yalnızlığın en korkak deminde...,
merdivenler dayadım,
ellerinin köprüsüne ah ki ah;
yeşil damarlı nehirler öptüm,
büktüm ruhunun haritasını,
peşine düştüğüm hazine;
sensiz kayıbım...,
akarsuya bırakılan mektup
20.05.2025 - 06:32ki mektup sohbet değil, muhabbettir;
mektup, yâre salınmış bir güvencin
ve dizeler yârin ruhuna üflenmiş fısıltılar…;
elden ne gelir mektup beklemekten başka,
bütün yollar engelliyse zarflara ve pullara,
kim diyebildi sevdiğine;
- seni, öyle sevdim öyle sevdim ki,
beni sevmemen mümkün olmadı…,
ve;
- sevdansız nefes alma imkânım kalmadı…,
kim diyebildi;
ah yâr,
sevginle eriyorum…,
dağ taş dümdüz, yol alıyorum;
bana irşâdınla verdiğin güçle,
her gün daha iyi oluyorum,
seni seviyorum…,
geçmiş ve gelecek bütün dizelerimi toplasam,
bir harfin bile etmez,
sensin eksiltmez ve eksilmez, sevgili…;
seni ne çok sevdiğime işaret ne mi,
okyanus gözlerimde ummanına bakan nazar,
sonsuza dek senin sevgili…,
zakir
20.05.2025 - 06:29günaydın ey zâkîr,
boncuk boncuk ter içinde ve,
susuz geceden sonra
sabahına merhaba,
olmazsan olmaz,
sen olmazsan olmaz;
kuşlar konmaz dallarıma ve iyi gelmez
kasvetime denizden esen rüzgâr…;
canımsın, yoldaşımsın, sırdaşımsın
son çare hekimim;
görüyorsun ki yaşıyoruz,
aynı istikametli bir mefkûrede,
günbegün derdine dert ekleme de;
sürsün sonsuza dek hüzünlere sarılı,
mutlu mesut bahtiyâr,
diyâr diyâr;
t\aksim t\aksim ş/arkımız
ah;
uçurumun kenarındayım hızır
20.05.2025 - 06:27nice çimenli tepeler,
nice yanık buğday tarlası yollardan,
ve nice yangınlardan,
aylardan sonra;
halsizce çömelip ağlamaya dahi mecalsiz,
beklemekteyiz haber alabilmeyi
bimarhaneden,
ki tutsun elimizden diye aşk
uçurum kıyısında…;
ki beni mahbûb mu sandın sevgili hekimim,
senden de, benden de öte ve
bizden ziyade,
pusuladır muhabbet…,
rotasız ve yolda kalmış yalnızlara,
yedi yöndür aşıklara vuslat çilesi,
ah,
neyi aşk sandığını unutmuşsan,
hafızasız kalmışsa yüreğin; ve
nazarında değilse artık zaman,
çağdaşısın demektir erenlerin,
yara almış bir zarif lisansındır…,
Hiç gelmeyecek birini özlemek
20.05.2025 - 06:25bir var bir yok değil,
hem var, hem yoktur,
bulup bulup yitirmeler…,
kan gölüne dönmüş,
geceden kalma bal gözlerin,
ak ak oluşunu gördüm…,
şafakların söküşüdür;
sırra kadem basmış yârenden,
arta kalan hatıralarda yaşamak…,
tan yeridir;
zuhuratın içinde kalmaktır,
yürek kovuklarında ve
meydan ortasında tenhalıktır,
çölde gölgelik vehmi,
sağnak altında duldadır,
özlemek;
ah,
yürek
20.05.2025 - 06:22ki ab/şar çağıltısı ve
su sesiydin kuytumda akan,
künhüme vakıf hekim ırmağı…,
ve şırıltısına kapadım gözlerimin kan çanağını;
şelale hırsızı nazarın,
yüksekten aşağı akan tepe taklak yaşamda,
canımı yaktığından habersiz; çokluğunla…,
hiç az düşkünün değildim ki senin,
ve kabirde çürüyen en son tense,
ömrümce taşırım,
bakışının izlerini yüzümde…,
ah şimdi;
herkes kendi yükünü taşısın,
sonunda bölüştük kederi…,
turuncu gülüm, turuncu gülüm, turuncu gülüm;
nefe/ss/iz kalmış bir saat kapaklanıyor,
acele vedamıza…,
gözlerimden gemiler devriliyor
kırmızı sulara,
sarıl sarıl sarıl/ma vakti geldi ve
bu tasalı musafahasızlığa,
bakma ağladığıma…,
ağlak bir güvercinim ben,
keklik olmaktan uyandırdığın
o güvercin ki,
bozkırından koparılmış ve
ellerin yurdunda garipler garibi,
sürgün di/yârında yüreği pas içinde…,
iç kanama
20.05.2025 - 06:09galaksilerin merkezi şu fena aleminin
özünde patlayan,
acılı yıldız...,
yaşam kadar yoksuldu aşk,
ki sevda,
yetinmiyor sevdayla...,
ve artık melekler
kırpıp tüylerini,
noksan kanatlarla serpiştiriyor
yıldız ölülerini boşluğa…,
kalbime yasladığım keman,
büyülü tınısına metal kokular sızdırırken,
incinmenin böylesi…,
melek kalbinde patlayan acılı yıldız;
ve kanayan dize,
ah,
secde
20.05.2025 - 06:01ah ki çöllerin avareliğinde körebelik…,
dalı yaprağı budanık kalmanın hicâbı ve,
bini bir para etmeyecek
ömür yangını pişmanlıklar
gel/geç/likteyken,
bütün bildiklerini bir okyanus nazarda unutmak
mümkünlü;
bir yadigâr kutsalı
ve vaktin emaneti olaydı bu nazar…,
nolaydı,
her yönün çıkmazı bir secdede nihayet bulaydı;
ah;
Toplam 758 mesaj bulundu