Aşk perdesi bu gülcanım Düş perdesi değil düş değil Ölüm mirasmış ezelden toprağa Can sevdası bu cancazım Ten sevdası değil,tene değil Güneşin ateşinde kırmızı güller var Şarabın lalinde kırmızı gülüşler Feryatlar saklı bağrında sezsiz Ama can kulağı duyulmaz değil Yarim yard ...
Ey güle can veren güneş Madem öyle gel kederle birleş Senin sıcaklığın toprağımızla kardeş Dil perişan elde yokki süzgeç
Saklanıyorum bir nefesinde sessizce Baştan aşağı pişmalık oldum gizlice Baştan aşağı feryat ektim gönle serkeşce Bütün ümidim yaşamak yar gölünde Ve yaşatmak ...
Ve bir gün çorak toprağında Yalnız, çaresiz, kurumuş çiçek Görünmüyodu dikenler arasında Kendi gözyaşıyla sularken Yine toprağını kendi İnat etmeden yaşamaya Özgürlük düşleriyle Bırakıp hayatı gülüşleriyle Veda etmişti sessizce.
Gün güne selam verirken nazlı geceden Sınırsız düşler bakıyor o ince sütreden Aşkla yürürken düşe kalka, inanmışım Kalbimden, sarsılmaz, değil kendimden
Rüzgar eser başın eğer yaşlı, genç selviler Başım eğdim aşkla, dönmeden gül değirmen Yağmur saçıyor, çatlamış toprak duda ...
Korkularım korkusuzluğumdan korkar Aslında savaşım kendimle Kaybedeceğimi bile bile Ama yinede Sürüyorum atımı kendi üstüme Mevsim bahar olsa bile Şavaşımdaki toz duman içinde Bazen görünmüyor güneş üstümde Hani yar aşkıda gülmese Bilmem hangi derede Ölen ben öldüren ben Yık ...
Bağrımda teller mırap vurur yar elinde Toprak bende,gönül türküsü yar dilinde Dünmü yarınmı,aşkın bulmuş ezel illerde Yürek verdi bin yürekli er meydan içinde
Bütün yollar kendime çıkar sanırdım kendim Aşk ile kendimde bile yare götürdü şaştım Bazen çölde bazen vahada ama ...
Can meydanında kaldım susuz güçsüz Can derdine düştüm canan içinde uçsuz Yaşamak güzel her anın nefesinde kuralsız Hayatın tadı ne hoş temmuz güneşi yazsız
Gel hayat gel bir ölüde can bul can senin Gel zaman saklı güller içindesin an senin Üşüyorum her mevsim mavi ateş kor ...
Hayaldi, gökkuşağı tutulmaz, ulaşılmaz Suya yazı yazılmaz masallar kadar engin Ne koç ne aslan, sevda burcu mavi gökte Yıldızlar kadar masum ve ışık ve inci gece
Özlenen, neden yok, yoğrulmuş hamurdan Aniden beklenmeden belki umuttu gözlenen Sanki hasret, vatanına kavuşmuş ...
Soruların olmayan cevaplarını Bilen ben değilim sorularını Neden niçin sarmanları Kuşatmıyor aklımı Hesaspsız, kuralsız, sorgusuz Gözlerim kapalı Kollamadan etrafı Yada yalan dünyayı Yalnız bırakmadan elimden Sigaramı Bir kez ardıma bakmadan Olduğum gibi yada olduğun gib ...
Şarabın eskisine yarin güzeline can feda Suskunum gönülden yare aşkı gür seda Yarimde damla olsamda onda aşka vefa Cananım bir kere bak ne olur bak bu defa
Aşk suskun yürek durgun nehir kabarmış Güneş yakıyor yüreğim başak sararmış Çiçekler solgun zaman sanki göğe asıl ...
Bahar baharıyla ilmek Durmaz gönül kuşu çarkı felek İç içe geçmiş bin bir dilek Zincirler içinde ruhum Bir bakışla eriyecek Göz göze geldik bilmem Hangi seherde
Sessiz mavi sardı yine Sevgi yollarında uzanan ellere Uyan ey gönlüm tebessüme Helal ateş bu saklı gülüşte ...
O Kendini Bilir...
İbrahim Ethem Bingül
03.08.2004 - 00:52Hiçbiri...
Aşk perdesi bu gülcanım
Düş perdesi değil düş değil
Ölüm mirasmış ezelden toprağa
Can sevdası bu cancazım
Ten sevdası değil,tene değil
Güneşin ateşinde kırmızı güller var
Şarabın lalinde kırmızı gülüşler
Feryatlar saklı bağrında sezsiz
Ama can kulağı duyulmaz değil
Yarim yard ...
Cevabımsın...
İbrahim Ethem Bingül
02.08.2004 - 05:54Sen..
Gözlerimmisin,
Göremedim nede gördüm Sensiz
Zamanmısın,
Ama hep sarmaşdoş hisseden
Nefesmismisin,
Sen varken yaşıyorum neden
Gerçekmisin,
İnan ben yalanım herşeyinden
Hayallerimmisin,
Binbir gerçeği kül eden
O kadar güzelsiniz ki sen ve sen
Aydınlık bile kaçıyor ne ...
Gece'den Gündüz'e...
İbrahim Ethem Bingül
31.07.2004 - 18:32O Zaman...
Feleğin mehhameti çarkı işte
Bir taraf çekerken üstüne
Yıldız desenli yorganı sesizce
Bir taraf mehaba der yeni güne
Senin rüzgarın gelince beni savurur
Güneş doğunca kandil ne işe yarar
Meyhaneci yelince eldeki şarap ne işe
Gönül sen olmayınca kalem ne işe yarar
Ben yarin ...
Vazgeçebilir miydin...
İbrahim Ethem Bingül
30.07.2004 - 18:38Asla...
Sen renklerden olsaydın
Yapamazdım gökkuşağı senden
Sen kalem olsaydın
Yazamazdım en güzel şiiri yüreğimden
Sen uzak olsaydın
Edemezdim yakın bedenen
Sen sevgisin gerçekten
Atabiliryim gönülden
Sen gülsün zaten
Ama yinede koklayamazdım derinden
Harika bir soru harika g ...
Uzaklardaki Gece Gözlüye...
İbrahim Ethem Bingül
30.07.2004 - 13:44Ümit...
Ey güle can veren güneş
Madem öyle gel kederle birleş
Senin sıcaklığın toprağımızla kardeş
Dil perişan elde yokki süzgeç
Saklanıyorum bir nefesinde sessizce
Baştan aşağı pişmalık oldum gizlice
Baştan aşağı feryat ektim gönle serkeşce
Bütün ümidim yaşamak yar gölünde
Ve yaşatmak ...
Uzaklardaki Gece Gözlüye...
İbrahim Ethem Bingül
29.07.2004 - 14:14Mutludur...
Ve bir gün çorak toprağında
Yalnız, çaresiz, kurumuş çiçek
Görünmüyodu dikenler arasında
Kendi gözyaşıyla sularken
Yine toprağını kendi
İnat etmeden yaşamaya
Özgürlük düşleriyle
Bırakıp hayatı gülüşleriyle
Veda etmişti sessizce.
Ve bir gün, yolcu gam toprağında
Gülsede ...
Peri Kızı...
İbrahim Ethem Bingül
27.07.2004 - 14:51Kızıl Perçemli...
Ey mavi gönlünde
Mavi gökyüzü.
Tutsak kelebeklere inat
Doru aşkla
At koşturan.
Hayatım;
Düşler ülkesinin
Virane sarayı
Taş duvar
Aşkı yar güllesi
Umut dalları sarkıyor
Menfezden.
Vurulmuşum;
Ölüyken
Yalan değil gerçeğin ta kendisi
Yüreğimde pençe izleri
Ma ...
Baharlar Sana Gülsün...
İbrahim Ethem Bingül
26.07.2004 - 14:17Cancazıma...
Gün güne selam verirken nazlı geceden
Sınırsız düşler bakıyor o ince sütreden
Aşkla yürürken düşe kalka, inanmışım
Kalbimden, sarsılmaz, değil kendimden
Rüzgar eser başın eğer yaşlı, genç selviler
Başım eğdim aşkla, dönmeden gül değirmen
Yağmur saçıyor, çatlamış toprak duda ...
Baharlar Sana Gülsün...
İbrahim Ethem Bingül
25.07.2004 - 15:36Gülmese..
Korkularım korkusuzluğumdan korkar
Aslında savaşım kendimle
Kaybedeceğimi bile bile
Ama yinede
Sürüyorum atımı kendi üstüme
Mevsim bahar olsa bile
Şavaşımdaki toz duman içinde
Bazen görünmüyor güneş üstümde
Hani yar aşkıda gülmese
Bilmem hangi derede
Ölen ben öldüren ben
Yık ...
Ölümsüz Aşk...
İbrahim Ethem Bingül
24.07.2004 - 23:02Gül Elinde...
Bağrımda teller mırap vurur yar elinde
Toprak bende,gönül türküsü yar dilinde
Dünmü yarınmı,aşkın bulmuş ezel illerde
Yürek verdi bin yürekli er meydan içinde
Bütün yollar kendime çıkar sanırdım kendim
Aşk ile kendimde bile yare götürdü şaştım
Bazen çölde bazen vahada ama ...
Biz Kazandık Biz Kaybettik
İbrahim Ethem Bingül
23.07.2004 - 21:16Oy aman..
Ayrılığın büyüsüde ince gamzeler
Heyhat gene bize güldü kederler
Divane kaldı umuda uzanan eller
Bugün ağlıyor yarınsız kalan günler
Ayrılık bulduk kavuşmuş gönüllerde
Götürüyor yar bizi o eski değirmene
El ele diz dize atıyor bizi gurbet ellere
Gün sarıyor ayrılık, yarınlı ...
Yirmi Dört Saat...
İbrahim Ethem Bingül
23.07.2004 - 14:25Senin...
Can meydanında kaldım susuz güçsüz
Can derdine düştüm canan içinde uçsuz
Yaşamak güzel her anın nefesinde kuralsız
Hayatın tadı ne hoş temmuz güneşi yazsız
Gel hayat gel bir ölüde can bul can senin
Gel zaman saklı güller içindesin an senin
Üşüyorum her mevsim mavi ateş kor ...
Yirmi Dört Saat...
İbrahim Ethem Bingül
21.07.2004 - 10:14Umut...
Hayaldi, gökkuşağı tutulmaz, ulaşılmaz
Suya yazı yazılmaz masallar kadar engin
Ne koç ne aslan, sevda burcu mavi gökte
Yıldızlar kadar masum ve ışık ve inci gece
Özlenen, neden yok, yoğrulmuş hamurdan
Aniden beklenmeden belki umuttu gözlenen
Sanki hasret, vatanına kavuşmuş ...
Aşk Meteorları...
İbrahim Ethem Bingül
20.07.2004 - 10:45Yaşamak....
Soruların olmayan cevaplarını
Bilen ben değilim sorularını
Neden niçin sarmanları
Kuşatmıyor aklımı
Hesaspsız, kuralsız, sorgusuz
Gözlerim kapalı
Kollamadan etrafı
Yada yalan dünyayı
Yalnız bırakmadan elimden
Sigaramı
Bir kez ardıma bakmadan
Olduğum gibi yada olduğun gib ...
*Son Gece...!
Hasan Basri Kale
19.07.2004 - 14:47Bizimde kırık kolumuz kanadımız
Gönül perişan yürek yarım yırtık
Nerdesin diye kızmada
Referans ol lütfen yar ile arada..
Gözleri Gecelim...
İbrahim Ethem Bingül
19.07.2004 - 11:55O Dündü..
Ey benim yarim beni benden iyi bilirsin
Sevda yüce dağ gibi salınmada
Bense eteklerinde belki biraz haylazca
Haylaz olan benim aşkın aynı durmada
Eğer varsa yanan yürekler bilki bende
Değil bana senden olana bilmeselerde
Hala bir nefes almadım aslında bilirsinde
Ve hala dönüyo ...
Zaman Kayboluyor...
İbrahim Ethem Bingül
16.07.2004 - 12:00Bugün...
Zamanda saklı anlar vardı dün
Zaman kayboldu anlar kaldı bugün
Mevsimler deseniyle ayları sararken dün
Değişmez bir bahar bıraktı yar bugün
Seni tanıdım desem yalan olurdu
Tanımadım desem yalan beni bulurdu
Yar yarda değil bende bulundu
Oturup yemek yedik sofra kuruldu
İki n ...
Mutluluk...
İbrahim Ethem Bingül
15.07.2004 - 17:01Ne Güzel...
Şarabın eskisine yarin güzeline can feda
Suskunum gönülden yare aşkı gür seda
Yarimde damla olsamda onda aşka vefa
Cananım bir kere bak ne olur bak bu defa
Aşk suskun yürek durgun nehir kabarmış
Güneş yakıyor yüreğim başak sararmış
Çiçekler solgun zaman sanki göğe asıl ...
Mutluluk...
İbrahim Ethem Bingül
15.07.2004 - 16:56Sanki...
Gözlerim arıyor gönlümde yari
Attımıki gönlünden bu garibi
Yüreğim daralıyor zindan gibi
Akmıyor nehir aşkım çöl sanki
Karalar bağladım açık pencereme
Kuşlar konmuyor küçük balkonuma
Ne bir ses ne bir ışık kara odamda
Ev değil darmadağın viran sanki...
Mutluluk...
İbrahim Ethem Bingül
15.07.2004 - 16:46Tut....
Güzel geçen günleri arar oldum
Baharı yazdan sorar oldum
Gönlün viran yine felek solgun
Bir damla suya bakar oldum
Ruhum divane yürek dağık
Toz toprak buldu mekan karlık
Tut bizi aşk uçurum dağlık
Yar eline medet ile bakar oldum....
Bahtımın Yıldızı...
İbrahim Ethem Bingül
15.07.2004 - 10:11Umut Bulunca....
Umut kürekleri çekiyor açıklara
Yıldızlar görünür yarin bağrında
Acep seyredermi gönül dağında
Hasret geçer imiş viran bağımda
Gece çekince Perdesini sessizce
İyiden kötüden güneş kaçınca
Aşıklar sofrasın meydan kurunca
Uzak güler imiş yakın bulunca.....
Aşkla Göz Göze..
İbrahim Ethem Bingül
13.07.2004 - 11:40Sessizce....
Bahar baharıyla ilmek
Durmaz gönül kuşu çarkı felek
İç içe geçmiş bin bir dilek
Zincirler içinde ruhum
Bir bakışla eriyecek
Göz göze geldik bilmem
Hangi seherde
Sessiz mavi sardı yine
Sevgi yollarında uzanan ellere
Uyan ey gönlüm tebessüme
Helal ateş bu saklı gülüşte
...
Temmuz Ateşi...
İbrahim Ethem Bingül
12.07.2004 - 14:53Senindir...
Bir an bırakma yar gönülden
Bir ferman ile gül aşkı ilinden
Aşk elinden söyle can dilinden
Bin bağ ile bağla ateş elinden
Kara gözüm aşkımın rengidir
Ölüm ayrılıktan beter değildir
Yoksa felekler döner değildir
Zamanı durduran aşk senindir...
Attın Kenara...
İbrahim Ethem Bingül
12.07.2004 - 14:18Umut....
Gönlüm derde düştü düşeli
Görmez oldu gamdan neşeyi
Bir an olsun vermedi devayı
Yaktıda bıraktı bizi narı divanı
Söylerimde sözler şikayet sanırlar
Sonra sanki bizi neşesiz tanırlar
Gülü gülle değil dikenle sararlar
İkiside aşktandır benden bulurlar
Kopardılar ca ...
Toplam 788 mesaj bulundu