Sevgül Bahar Adlı Antoloji.com Üyesinin Şair ...

Bu Merhamet..

Ne de güzel söz
Sözün şiirinde öz
Sanki ateşe su
Suya köz..

Benim gibi
Kör göze
Göz..

Bir de inceki
Canım ölesi..

Dönemler
Göz göz..

Amasız
Bir güzel
Amansız
Bir güzel
Aman söyle güzel..

Keşke...

Hani O yakamoz;
Hiç batmıyor denize
Sarıyor,
Sanki hayat buluyor
Uçsuz bucaksız
Sessizliğinde..

Ey denizi, denizle
Saklayan gözlerinde
Olabilseydim de
Hani bir katrede
Bir küçük ışık
Bir kenarda
Bir köşede...

Sessiz sedasız
Bir anın
Anında bile
Yansıyabilseydim
O de ...

Hayranım..

Muhtacım,
Muhtaçlığıma bile
Neden deme
Nedensizliğe
Hayranım ben

Bir tek ben
Ben uzağım
Kendime bile

Kaldım işte
Kaldım
Kendi kendime..

Yollar Sen..

Deliyem, divâneyem, harabâtam ben
Sarıda mecnunem, siyahta hasretem
Kırmızıya nârı cânem,pevâneyem ben

Bahar olanda, gönle sen dolanda, sen
Anı devran olanda,yeni sen olanda,sen
Umut,bir kenârı cânındada,yanânda ben

Yerde sen ola bir,gökte sen,görsem ben
Bin kerre git d ...

Gel Umut..

Yeniliyorum yar
Yeniliyorum
Kılıçlar çekiyor
Kendim kendime
Acımadan vuruyor
Aşkıma.

Uçsuz bucaksız
Çağırıyor
Ovalar
Sarı çöller.

Hani dediğin gibi
Kemiriyor
Kemiklerimi.

Hani senin adın
Umut olmasa..

Sadece...

Hele dur biraz
Bir bahane bul
Yürürken,
Çiğnerken,
Adım adım zamanı.

Sebepsiz.
Hele bir bak.
Hele, birle bak.
Gözle bak,
Ama gözsüz,
Ama sadece,
Aşkla bak..

Ve Bakanda...

Uzağı biz,
Uzağa atıp uzak ettik
Bu viran toprağı biz,
Yâr güneşiyle kadeh ettik

Yâr;
Bize bakanda,
Biz canı kül ettik

Gülende bize,
Kara yüzümüze,
Ve toprağımıza,
Ve tozuna
Biz bu garip gönlü,
Bin kere biz kul ettik..

Gitme Gel...

Gitme, gel,
Tuttuğun el senin elin
Ateşin şarabında
Nice güller var

Gitme, gel,
Bu senin meyhanen
Haydi bu toprak tasa
Bir damla şarap ver...

Gel, gitme sen,
Bugün, seninse
Yarında da senler var
Haydi bu toprak tasa
Bir bak,
Bizden sana naralar var..

Sen gel, g ...

Dileğim..

Gel senin yarandaki sargıyı
Koy yarama, benim
O benimde yaram olsun
Gelip ta kalbimi bulsun..

Aşkın meltemi fırtına olmuş
Esince dağlar yıkılıp ova olmuş
Dağ sen ova sen olmuş
Baktım ki her yer sen olmuş..

Hangi işim benle görülür bilmem
Hangi bayram benle gülünür bilmem
B ...

Ey Yâr...

Sözsüzlüğün sözüsün içimde
Sanki, bir kanat sesinde
Karışıyor rüzgar esintisine
Ve ben ateşler içinde...

Sözler kaçışıyor
Kimi oraya, kimi buraya
Ve bir telaş ve geliyor
Aşk bütün heybetiyle...

Senin, sükutunun çoşkusu
Şarabın, kadehdeki durgunluğu
Ve ben kırmızıyım
Yansı ...

Bizim...

Hasret bizim;
O bizim çorbamız
Bıkmadan usanmadan
Kaşıklıyor,
Ama doymuyoruz.

Her gün atarken
Bir dağdan, bir dağa
Parçalarken, yıkarken
Ne kaşığımız kırıldı
Ne de azaldı
Nimetimiz.

O bizim sendeliğimizin
Güzel dedili.

Biz ne nimetten geçeriz
Ne kaşıktan...

Bizim...

Hasret bizim;
O bizim çorbamız
Bıkmadan usanmadan
Kaşıklıyor,
Ama doymuyoruz.

Her gün atarken
Bir dağdan, bir dağa
Parçalarken, yıkarken
Ne kaşığımız kırıldı
Ne de azaldı
Nimetimiz.

O bizim sendeliğimizin
Güzel dedili.

Biz ne nimetten geçeriz
Ne kaşıktan...

Sen Bulaştı...

Bu gönle ezel oku
vurunda,
Bize sevdalar karışmış.

Biz zârı, zârı gezende
Ankâ kuşunun
Zümrüt kanadı
deyende
Aşk bulaşmış.

Ne çölün
sessizliği.
Ne kuyunun
dipsizliği.
Beni senden
Ayıramadı.
Çöl, yemyeşil oldu.
Kuyu, mavi deniz.

Nedenmi;
Bana senden
sen ...

Olmazmı...

Gönül bir olmazmı
Sevda bir olmazmı
Meyhane bir olunca
Kadeh bir olmazmı

Aşıklar sofrasın kurulunca
Meydan bir
Aşık bir olmazmı
Bu kadar bir olurda
Sevgi bir olmazmı...

Ateş Üstüne...

Gözümü dikmişim ben
Amansız yürürüm
Ateş üstüne.

Toprakta çiçek açarmış
Söyle cancazım
Açmazmı
Ateş üstünde...

Acep Olmazmı...

Bir bir dökülür, gönül tellerim
Yardım bekler, haraptır yüreğim
Bin el uzansa, hüzündür kalbim
Beklerim, umut, yârdan beklerim

Dökülmüş hazan yaprağı bir bir
Örtüyor üstümü sanki ayrılık bir
Sararan yüzüm gibi sarardık bir
Dost olduk, toprakla sarıldık bir

Gül dö ...

Şu An...

Anladım seni,
Anladım,
Hem de şu an
Anlamlandı,
Anlam.

Hem de güldü,
Şu an.
Aşk, vurdu çöle.

Mecnun,
Dostum oldu
Şu an.

Ey yâr merhamet,
Düştüm,
Çölüm ben
Şu an..

Buyur Yâr...

Duru akar su
Huyudur,
Durudur duru.

Çağlıyorsa ezel
Yine çağlayanda
Durulur su.

Buna duru derlerse
Diyenlere
Durudur su.

Evet Hakiki..

İçin içinde
İç var
Baksan suda
Kim var
Düş içinde düş
Ötesi için
Düş var...

Her Renkte...

Gecenin hasreti güneşe
Toprak, açarken ellerini göğe
Bir nehir koşarken denize
Altın sarısı başaklar ekmeğe

Diz çökmüş ağlayan bebeğe
Bakarken, merhametle.

Dalarken, gözler çiçeğe,
Tebessümle.
Bir sıla, bir hasret,
Söze ne gerek
O, anın gülüşünde
O, aşkın sessiz ses ...

Seni...

Bir resim çizdim
Gönlümde
Kattım her renkten
Çılgınca
Ve hesapsız
Görmeden
Ve bilmeden
Seni çizmişim ben..

Bilmem...

Türküsüz
Mor dağlarındayım
Yaman esen rüzgarında
Nereden değil,
Yada nasıl
Bilmem.

Çöl tepeleri gibi
Gezerim
Gündüz yanar
Gece üşürüm
Bilmem,
Hangi ildeyim.

Seher
Seher olurda
Sabah olmazmı
İki zaman vurulup
Anı bulmazmı
Hani bilmem,
Hangi andayım.

Mevsim geçm ...

Bilmem...

Türküsüz
Mor dağlarındayım
Yaman esen rüzgarında
Nereden değil,
Yada nasıl
Bilmem.

Çöl tepeleri gibi
Gezerim
Gündüz yanar
Gece üşürüm
Bilmem,
Hangi ildeyim.

Seher
Seher olurda
Sabah olmazmı
İki zaman vurulup
Anı bulmazmı
Hani bilmem,
Hangi andayım.

Mevsim geçm ...

Bakarken...

Gözlerim gözlerinde
Sanki asılı kaldı
Bana senden
Sen bulaştı...

Geçerken meydandan
Sen.
Bir mecnunu feryattan
Çöl bulaştı...

Sen
Açmışken ellerini
Aşkken, Çınarken
Dal bulaştı...

Ateşken, külhanken
Kırmızıyken,
Ve bakarken ben
Kül bulaştı...