DOSTA DÜŞMANA KARŞI Zindanlardan taşa taşa kar beni Mamak’lardan metris’lerden sor beni Diyarbekre kanla bastım mührümü Ceset ceset kefen kefen sar beni Bu türkü mor dağların emanetidir Firari mahpuslara bir avuç su Bir türkü dilimi içerdekine Çeyiz sandıgına oyalı yazma Memeye süt Ve baharın toprağa bereketidir Sığmaz dört duvarın yanına, dikenli tele Cesur mermidir, mavzer yatağında bu Önü kıtlık kıran, zemheri Ardı ateş külü, kızılcık Ve menekşedir Bir teli asuri vurur, bir keldani Ve yeşile çalar her mevsim Petrol mavisini Kan kızılını Kavruk dudakların tuzunda tadı Fırat’ı Dijle’yi vurur Heyy bre Şahin gagasında Can suretidir Kara saçlım Gül benizlim Sevdiğim Bu türkü Mor dağların emanetidir Gün kar yanığı yüze vuranda Debreşir gökçe yürek Kasketi keder gömleği kan Sevdası bir uçurumdur Gözleri kor tanesi gözleri hançer Gözleri cesarettir Krizantem çiçegidir emegi gülüm Elleri cesur vede hünerli Mor dağların ardında Üç koca destan üç koca dünya Üç denklem Üç şifre üç atom çekirdeği ve Bir çakmak bir kıvılcım birde dinamit Gün kar yanığı yüze vuranda Mor dağların türküsü gelir Onlar güneşin bağrında ateş Yer yüzünde bir taze çiçektiler Namluda namusun fişengi İsyanda yürek kara düşte Bembeyaz gerçektiler Ben yılların sevdası Nazlım Sabır kıyısında Kin köpüğü Al almada Başaklarda Gül dudaklarda hasret
ben romantik radikal kendi düşündüklerini düşünebilen kendi hissettiklerini hissedebilen hayatının yorumu sadece kendisine ait kuralsız bir yaşamın kayıt dışı insanıyım. insan kendini bulmamalı hep aramalı denize bakmayı bilmeyenler bir gün mutlaka b ...
10.12.2006 - 11:34
DOSTA DÜŞMANA KARŞI
Zindanlardan taşa taşa kar beni
Mamak’lardan metris’lerden sor beni
Diyarbekre kanla bastım mührümü
Ceset ceset kefen kefen sar beni
Bu türkü mor dağların emanetidir
Firari mahpuslara bir avuç su
Bir türkü dilimi içerdekine
Çeyiz sandıgına oyalı yazma
Memeye süt
Ve baharın toprağa bereketidir
Sığmaz dört duvarın yanına, dikenli tele
Cesur mermidir, mavzer yatağında bu
Önü kıtlık kıran, zemheri
Ardı ateş külü, kızılcık
Ve menekşedir
Bir teli asuri vurur, bir keldani
Ve yeşile çalar her mevsim
Petrol mavisini
Kan kızılını
Kavruk dudakların tuzunda tadı
Fırat’ı
Dijle’yi vurur
Heyy bre
Şahin gagasında
Can suretidir
Kara saçlım
Gül benizlim
Sevdiğim
Bu türkü
Mor dağların emanetidir
Gün kar yanığı yüze vuranda
Debreşir gökçe yürek
Kasketi keder gömleği kan
Sevdası bir uçurumdur
Gözleri kor tanesi gözleri hançer
Gözleri cesarettir
Krizantem çiçegidir emegi gülüm
Elleri cesur vede hünerli
Mor dağların ardında
Üç koca destan üç koca dünya
Üç denklem
Üç şifre üç atom çekirdeği ve
Bir çakmak bir kıvılcım birde dinamit
Gün kar yanığı yüze vuranda
Mor dağların türküsü gelir
Onlar güneşin bağrında ateş
Yer yüzünde bir taze çiçektiler
Namluda namusun fişengi
İsyanda yürek kara düşte
Bembeyaz gerçektiler
Ben yılların sevdası
Nazlım
Sabır kıyısında
Kin köpüğü
Al almada
Başaklarda
Gül dudaklarda hasret
Söyle türkünü sen
Erinme nazlı bacım
Ağlamadan
Karalara bağlamadan
Kına gecelerinin sevincinde
Lurke’de Goven’de
Temirağa’da.
Söz: Orhan Kotan
Müzik: Ahmet Kaya
Toplam 1 mesaj bulundu