değerlerin değersizleşip yada değerini koruyup korumadığının önemli olmadığı sadece yeryüzünde aşk timsali yaşayışların hüküm sürdüğü güzel bir hayatı paylaşmak...ister lumpen edalar olarak algılansın ister hipi aktivasyonu ama önemli olan; sonsuz aşk
'İki kalp arasında en kısa yol: Birbirine uzanmış ve zaman zaman Ancak parmak uçlarıyla değebilen İki kol. Merdivenlerin oraya koşuyorum, Beklemek gövde kazanması zamanın; Çok erken gelmişim seni bulamıyorum, Bir şeyin provası yapılıyor sanki.
Kuşlar toplanmış göçüyorlar Keşke yalnız bunun için sevseydim seni...
'Özgür insan ve köle, patrisiyen ve pleb, efendi ve serf, lonca ustası ve kalfa, tek sözcükle, ezen ve ezilen, biri ötekine sürekli bir karşı-oluş içindeydi, kimi zaman gizli, kimi zaman açık bir kavga, her defasında, ya bir devrimle toplumun geniş ölçüde yeniden kurulmasıyla ya da katılan sınıfların ortak yokoluşu ile sonuçlanan bitmez tükenmez bir kavga...
Yürüyebilmek! En keskin acılarla kesilme İhtimali olsa da direncim Geçebilmek şu tutsaklık tünelini Çelikten ağını tırnaklarımla sökmek gerekse de Yılmamak! Ne çok isterdim bu ateşten özlemlerimi Özgürlük çiçekleriyle süslemeyi… Ancak ateşten özlemler bir yana Kurdurulmuş hayallerim dahi müebbetlik olup Çıkardı karşıma…. Yinede en olağan özlemlerim En uçurum acılara batarken En büyük inançlara uyanırdı hislerim Umudumun şafağında… Sonra en masum gülüşüne vurulurdum Masum bir çocuğun. Kulaklarıma varırdı bir an Kaç zamandır kenetli kalan ağzım Çekerdim içime kokusunu… Çeker tutsak etmek isterdim derinlere Gözlerine sinmiş tutsaklığa dair acıyı: Cezbederdi masumluğuyla çocuk beni Umurumda değildi etrafımı saran En kurt halleriyle Kurt soylu insanlar. Çünkü onlar etrafımı sardıklarında Ben gözlerimi çoktan dikmiş olurdum Adı özgürlük olan Tutsakların tatlı kaçağına.
Kendimi aradim sende, Ben sendim. Bazen kulak verip rüzgara Seni dinler, Ilk yagan karda, seni arar, Ilk dalda, seni çiçek, Ve kosusturan bir arida ararim. Seni varligimin tüm gerekçelerindeYasamin tüm soluklarinda, Her yoldasta, Gülümseyen tüm yüzlerde ararim. Gül yüzün gözümde bir bölüm, Sana ulasmak için Degil uzun bir maraton, Kararli fedaice, Bir tavir yeterlidir
bir türküdür direniş boy verir zindanlarda inanç bitmez bir gülüş bir türküdür direniş zindanlarda adı haydar gülüşün günlerimizi aydınlatıncaya kadar AND OLSUN Kİ İNANCIN sevdamızda yaşayacak.....
Suya düşen bir karanfilse yüreğin Bırak kendini ırmağın türküsüne gülüm Vursun seni o taştan bu taşa O çağlayandan bu çağlayana Kavgadan uzak kalmışsan Sevdadan da uzaksın demektir Devinmez yüreğinin mağması Çatlamaz sabrın karataşı
Gün gelir,sevda koyarsa soluksuz seni, Gün olur,yolun düşerse gurbet ellere Al bu dertten yüreğini,dalgalara sal Kaderin büyüyorsa kuytuluklarda Gidecek DENİZ yoksa,bulamadınsa Al bu dertten yüreğini yağmurlara sal..... İnsanların savaştan ve kavgadan uzak dost ve kardeşçe elele yaşadıkları mavi bir gökyüzü altında buluşmaları temennisi ile....
13.11.2009 - 15:31
SAYGIDEĞER ARKADAŞIM;
*** DOĞUM GÜNÜNÜZÜ KUTLAR,YAŞAM BOYU BAŞARI VE MUTLULUKLAR DİLERİM..****
HAYAT SEVGİ KADAR GÜZEL AŞK GİBİ GÜÇLÜ OLSUN
**** RÜYA GİBİ *** ŞİİRİM BESTELENDİ...DİNLEMEK VE YORUM YAZMAK İSTERSENİZ 1. SAYFAMDA GÖRÜŞLERİNİZE SUNMUŞ BULUNMAKTAYIM....
FAKAT ANTOLOJİDE BİR SÜREDEN BERİDİR ŞARKILAR SEBEBİNİ BİLEMEDİĞİM NEDENDEN DOLAYI ÇALMIYOR.. ŞARKIYI BENİM WEP SİTEMDEN DİNLEYEBİLİRSİNİZ..
www.akcay-ibrahimyilmaz.com
AKÇAYDAN SELAM VE SAYGILARIMLA...İBRAHİM YILMAZ..
** RÜYA GİBİ **
Rüya gibi uçup bitti
O güzelim mutlu anlar
Bir hayaldi geçip gitti
O sevecen tatlı yıllar.
Mazideki o yıllara
Şöyle dönüp bir baksana
Sarhoş eden duygu gibi
Alır bizi kollarına.
Solmaz denen güzellikler
Hep yalanmış yalan meğer
Hayat denen tüm gerçekler
Bir anlık rüyaymış meğer.
Nerde şimdi nerde kaldı
Yalan olan çocukluğum
Bir yıldızdı kaydı gitti
Aşka kanan o gençliğim.
Kutlu olsun doğum günün
Mutlu olsun melek yüzün
Aşkla gülsün bütün ömrün
Sevip sarsın petek gönlün.
ŞEHİR PALAS OTELİ
SARIKAMIŞ / 1987
Güfte: İbrahim Yılmaz
Beste:Ersin Kayışlı - Mustafa Açıkgöz
Okuyan: Mustafa Açıkgöz
Not:bu şarkının yasal telif hakları mevcuttur.
Bestekar saygıdeğer Ersin Kayışlı hocama ve şarkıyı okuyan saygıdeğer Mustafa Açıkgöz kardeşime çok teşekkür ederim
13.11.2009 - 10:32
*Doğum** **Gününüzü** **Kutlarım! .***
Doğum Gününüzü Kutlarım! ...
En güzel günler sizin olsun..
nice senelere...
bu vesile ile sizi kurucusu olduğum Osmanlı Torunları adlı grubu/N/muza bekliyorum....
grup adresi: http://gruplar.antoloji.com/osmanli-torunlari/
selam ve dua ile..
Doğum Günü Hediyesi Olarak Şiirimi Kabul Buyurun.
selam ve dua ile..
Ölümsüz Değilim…(Doğum Günüm Anısına...)
ölümsüz değilim, bir faniyim, ben,
benliğin en ücra köşesindeyim...
faili meçhuldüm bilmem ki neden...
fukara telaşı, endişesiyim...
leş yiyen kargalar, kondu başıma,
ve bana anlattı, leş olduğumu...
isterseniz yazın mezar taşıma,
benim nasıl bir kalleş olduğumu...
hayır, hayır kalleş değilim hayır...
suçumu anlatan dili kestiler
gövdemden kellemi istersen ayır,
kalleş değilim ben, kalleş dediler...
insan olmak hüznü, kucaklamaktır…
ellerin kor alev gibi yansa da…
küllerini umarsız savurmaktır…
geride bulanık düşler kalsa da…
sonra sokak yanar, evler tutuşur,.
kara bulut dolar göğüme benim…
beyazlar içinde giden kavuşur.
kimse inanmaz öldüğüme benim…
Kenan YÖRDAN.
**Doğum Günüm Anısına(21 Temmuz1982)
16.07.2008; Çarşamba.
24.12.2007 - 10:55
değerlerin değersizleşip yada değerini koruyup korumadığının önemli olmadığı sadece yeryüzünde aşk timsali yaşayışların hüküm sürdüğü güzel bir hayatı paylaşmak...ister lumpen edalar olarak algılansın ister hipi aktivasyonu ama önemli olan; sonsuz aşk
10.10.2007 - 19:59
'İki kalp arasında en kısa yol:
Birbirine uzanmış ve zaman zaman
Ancak parmak uçlarıyla değebilen
İki kol.
Merdivenlerin oraya koşuyorum,
Beklemek gövde kazanması zamanın;
Çok erken gelmişim seni bulamıyorum,
Bir şeyin provası yapılıyor sanki.
Kuşlar toplanmış göçüyorlar
Keşke yalnız bunun için sevseydim seni...
09.10.2007 - 11:10
'Özgür insan ve köle, patrisiyen ve pleb, efendi ve serf, lonca ustası ve kalfa, tek sözcükle, ezen ve ezilen, biri ötekine sürekli bir karşı-oluş içindeydi, kimi zaman gizli, kimi zaman açık bir kavga, her defasında, ya bir devrimle toplumun geniş ölçüde yeniden kurulmasıyla ya da katılan sınıfların ortak yokoluşu ile sonuçlanan bitmez tükenmez bir kavga...
01.10.2007 - 10:40
Ben ölünce ne yapacaksın tanrım?
Beni kaybetmekle kaybedeceksin anlamını...
23.07.2007 - 15:57
zekam bir gün beni terk ederse(çünkü o kaçmayı çok sever) gururum deliliğimle birlikte uçmalı...
11.07.2007 - 04:00
Doğdun,
Üç gün aç tuttuk
Üç gün meme vermedik sana
Adiloş Bebem,
Hasta düşmeyesin diye,
Töremiz böyle diye,
Saldır şimdi memeye,
Saldır da büyü...
Bunlar,
Engerekler ve çıyanlardır,
Bunlar,
Aşımıza, ekmeğimize
Göz koyanlardır,
Tanı bunları,
Tanı da büyü...
Bu, namustur
Künyemize kazınmış,
Bu da sabır,
Ağulardan süzülmüş.
Sarıl bunlara
Sarıl da büyü.
24.06.2007 - 22:48
Yürüyebilmek!
En keskin acılarla kesilme
İhtimali olsa da direncim
Geçebilmek şu tutsaklık tünelini
Çelikten ağını tırnaklarımla sökmek gerekse de
Yılmamak!
Ne çok isterdim bu ateşten özlemlerimi
Özgürlük çiçekleriyle süslemeyi…
Ancak ateşten özlemler bir yana
Kurdurulmuş hayallerim dahi müebbetlik olup
Çıkardı karşıma….
Yinede en olağan özlemlerim
En uçurum acılara batarken
En büyük inançlara uyanırdı hislerim
Umudumun şafağında…
Sonra en masum gülüşüne vurulurdum
Masum bir çocuğun.
Kulaklarıma varırdı bir an
Kaç zamandır kenetli kalan ağzım
Çekerdim içime kokusunu…
Çeker tutsak etmek isterdim derinlere
Gözlerine sinmiş tutsaklığa dair acıyı:
Cezbederdi masumluğuyla çocuk beni
Umurumda değildi etrafımı saran
En kurt halleriyle
Kurt soylu insanlar.
Çünkü onlar etrafımı sardıklarında
Ben gözlerimi çoktan dikmiş olurdum
Adı özgürlük olan
Tutsakların tatlı kaçağına.
07.06.2007 - 21:20
Kendimi aradim sende,
Ben sendim.
Bazen kulak verip rüzgara
Seni dinler,
Ilk yagan karda, seni arar,
Ilk dalda, seni çiçek,
Ve kosusturan bir arida ararim.
Seni varligimin tüm gerekçelerindeYasamin tüm soluklarinda,
Her yoldasta,
Gülümseyen tüm yüzlerde ararim.
Gül yüzün gözümde bir bölüm,
Sana ulasmak için
Degil uzun bir maraton,
Kararli fedaice,
Bir tavir yeterlidir
05.06.2007 - 16:13
bir türküdür direniş boy verir zindanlarda
inanç bitmez bir gülüş bir türküdür direniş zindanlarda adı haydar
gülüşün günlerimizi aydınlatıncaya kadar AND OLSUN Kİ İNANCIN sevdamızda yaşayacak.....
05.06.2007 - 14:19
Suya düşen bir karanfilse yüreğin
Bırak kendini ırmağın türküsüne gülüm
Vursun seni o taştan bu taşa
O çağlayandan bu çağlayana
Kavgadan uzak kalmışsan
Sevdadan da uzaksın demektir
Devinmez yüreğinin mağması
Çatlamaz sabrın karataşı
01.06.2007 - 21:03
Gün gelir,sevda koyarsa soluksuz seni,
Gün olur,yolun düşerse gurbet ellere
Al bu dertten yüreğini,dalgalara sal
Kaderin büyüyorsa kuytuluklarda
Gidecek DENİZ yoksa,bulamadınsa
Al bu dertten yüreğini yağmurlara sal.....
İnsanların savaştan ve kavgadan uzak dost ve kardeşçe elele yaşadıkları mavi bir gökyüzü altında buluşmaları temennisi ile....
Toplam 13 mesaj bulundu