Hasan Bülbül Adlı Antoloji.com Üyesinin Şair ...

güzel

Ta ki Güneş bir daha doğmayana kadar
Ta ki cehennem bana kollarını açana kadar…
Ta ki son nefesimde seni içime çekene kadar!
Aşk bana bakıyor ve gülümsüyor şu anda.
Kaybettin diyor, başaramadın, bitti işte…

Üzülme yüreğim biliyorsun gelmeyecek gelemeyecek

Geldi gelecek derken böyle bir ömür bitecek

sokak çocuklarına bir bahane üretmişsiniz evet şair her konuya dil uzatmalı her konuya duyarlı olmalı fakat bu duyarlılık ülkenin ve milletin yararına olmalı doğruyu göstermeli iyiyi özendirmeli biz sokak çocuklarına acımak yerine onları bu bataktan nasıl kurtarabilirizin şiirlerini yazmalıyız bence ...

Gülmek ayıp değilse ağlamak neden ayıp olsun ki. Ben ağladım. İnanın ağladım.

Parçalanmış hayatlar,parçalanmış yuvalar….

Kem gözlerden aşkımıza değdi ki nazar,
Dert üstüne dert birikti hep azar azar.
Ne sarılır, ne yarılır... Tabip ne’ylesin?
Aşk yarası derin düşer, değdikçe azar!

Güzellik, adalet yoludur Kur’an,
Doğruyu eğriden ayırır Furkan,
Yağlanıp boynuna takılsa urgan,
Hakk için kıyama duruşun güzel.

bu kadar

Ansızın bir yerde şarkımız çalar,
Aklına düşer o, o dakikalar
Gözlerin çaresiz maziye dalar,
Ağlarsın bebeğim sende ağlarsın.


AKLINA DÜŞER SE O DAKİKALAR
olursa dahamı iyimi olur bilmiyorum

Şaşkındır büyükbaba, dili tutulur.
Merve tepesini dahi hareketli bulur.
Korku ve heyecanla kızına koşturur.
Lakin evin çatısı, beyaz bir kuşla korunur.

Yıllardır birdik, bir olacağız.
Aç olsak da, sevgiyle doyacağız.
Bayrağı en üste onurla koyacağız.
Seversen inmez bayrak etme tasa.

sizce

Doğacaktır güneş elbet, karanlığa inat.
Çiçekler bahçede, sürüyor saltanat.
Bütün analar yavrularına olmuş kol-kanat,
Rabbim! bizleri sana layık kurallar gibi yaşat!

Kuşlar sırdaşım oldu, yapraklar yoldaşım.
Sokaklar evim oldu, rüzgârlar ayaklarım.
Ayağıma batan, dikenler oldu pabuçlarım.
Zaman bitti, bitmedi dertli günlerim.

Gafletle geçirme hayatını, bitiyor ömür dakikaların.
En büyük hazinen zaman, hatasız olmalı harcamaların.
Nerde çocukluğun, kayıp giden gençliğin, az önceki dakikaların
Beşer şaşarmış, Rabbim bizi ve inananları şaşırtmasın.

Ey yaralı, onurlu Türkiye ruhumdasın,
El ne derse desin!
Bu ülke herkesin evet herkesin

Ne kadar masum bakıyordu
Bir şeytanın bedeninde gözlerin
Gözlerin aşkla vurdu

Yorgunum.
Işıktan, ziyadan, balkırdan.
Yorgun ve susuz.
Ardında kül bırakan ateşlerden yorgunum.
Ardında öz bırakan,
yakan ve yuğan, arıtan ateşe susuz.
Bana çöl olabilecek misin?
Ya da bir arz-ı mev´ûd?
Musa’nın sığındığı dağ,
Yusuf’un arındığı zindan,
Muhammed`in (s.a.v) korund ...

O zaman can soğurdu buz gibi,
Umut, ufuk suya düşen söz gibi,
Bir gölge mehtabı yarar iz gibi,
Dizip hayalimi vermek isterdim.

Düşündüm, sokulup kelam ederse,
Sevgiden söz edip, aşkım dilerse,
Olmayan aklımı alıp giderse,
Beynime inmeler indi, inecek!

Kılıbıklık üstüne yapmış isen kariyer,
Başını çocukların, servetini karı yer.

Dere alır götürür, güneşlere ser darı,
Kalleşe silah verme gider vurur Serdarı

kaliteli olmuş işte emek böyle birşey (Tuz gibi, su gibi, maya gibi)eğer yaptığın işe katarsan lezzet verir tat verir

iki damla yaş
düştü düşecek olsa yüzüne
mahçup gözlerini
yağmura gizlemeli

Bir sevenin olsun
Deli divane,
Yüreğini koysun ellerine
Geceleri
Sen giriver hayallerine

-Dedim:Gülmek sadaka,sen bunu bilmez misin?
-Dedi:Cahil çok bilir,bize çok bilmek yasak.

HERŞEYİ ANLATIYOR YETERLİ

Her mevsim filizlenir yeniden
Güvenle demir atarsın sonra
‘’Sevgi’’ denilen ebedi limana…