Efruh Te Adlı Antoloji.com Üyesinin Hakkında ...

Bir kaç paylaşım yapıp
Ağlayan emojilerle kederlenip
Gösteriler, yürüyüşler tertipleyip
Vicdanınızı mı rahatlatıyırsunuz?
Hayır bunlarla zülüm engellenmez
Kınıyorum diyerek kınanmaz
Bela okumakla bela mı yağar?
Sen insan ol, kalbinle oku insanlığı.
Durdurun durduralım bu insanlık katliamını.

Sen kabul ediyor musun?
Bu vicdansızlığı
Bu acizliği
Bu köleliği.

Bütün zalim yanlarını gördün
Buna rağmen niçin bu susuş
Bu kabulleniş niçin
Kaç çocuk daha ölmeli

Gülnarem
ne kadar uzağıma
atsam da yakınsın
sensiz bir yer bulamadım
yanmanın aşkına varan ateş gibi
her defasında bir sırrına vardım
ayrılığın

ne aya sitemim var
ne doğan güneşe
her şeye yansımış sanki cemalin
günlerin adını sorsalar bilmem
her günüm sensin Gülnarem

gülnarem gülnarem
avuçlarında can çekişen kalbimdir.

biliyorum sen de seviyorsun
bir şarkı söyleyip susuyorsun
gözün yaşın terine katıyorsun
ben sus dedim gönlüme

Gülnarem
ne kadar uzağıma
atsam da yakınsın
sensiz bir yer bulamadım
yanmanın aşkına varan ateş gibi
her defasında bir sırrına vardım
ayrılığın

ne aya sitemim var
ne doğan güneşe
her şeye yansımış sanki cemalin
günlerin adını sorsalar bilmem
her günüm sensin Gülnarem

gülnarem gülnarem
avuçlarında can çekişen kalbimdir.

biliyorum sen de seviyorsun
bir şarkı söyleyip susuyorsun
gözün yaşın terine katıyorsun
ben sus dedim gönlüme

Kibrin aynasında
yüzler dizilidir.
Gördüğün gözün ile
Baktığın kalbin ile.
İnsan, insana yük
İnsan, insana şifa

Her acı da geçer
Sen ümidini yitirme
Boşluğa bırakma kendini
Tut elinden, sar halini

Büyümek zordur küçüğüm
Her yanından vururlar insanı
İnsan, insana sığınak
İnsan, insana düşman
Kim kimdir neye benzer
Bilemeden ömürler biter.

Bir içki şişesine esaret olup, şuurunu kaybetmeyi özgürlükmüş gibi yansıtmak insanlığa zülümdür.

Şuurunu bozan havalar mı insanı dertli eder yoksa dertler mi insanı sarhoş edici hale sürükler.

Her kuralın içinde, bir kuralsızlık; her kuralsızlığın içinde bir kurallılık vardır.

kaçarken yine saklanırım onun masum gömleğine

Türk dediğin eğilmez, peşkeş çekmez kanını
it olup zalim öven, ne bilir ulumayı.

Türk dediğin eğilmez, peşkeş çekmez kanını
it olup zalim öven, ne bilir ulumayı.

Zalimin hasmı idim, mazlumlara gardaş can
Tarihi yazan bendim, davam idi Hak turan.

Bu nasıl bir gaflettir, kimliğinden ettiler
sulh deyip uyuttular, Türk'ü çolak koydular.

Bu nasıl bir gaflettir, kimliğinden ettiler
sulh deyip uyuttular, Türk'ü çolak koydular.

Dünyayı
seversen
çilesi
çetindir.
sevdiğin
ne varsa
imtihan.

özlemek
dediğin
çokluktur
bağlarsın
kalbine
kadim söz
aşık göz.

yalnızlık
dediğin
yokluktur
halinden
dilinden
söz bilen
olmazsa.

kadrini
bilmeyen
ne bilir
sevmeyi
menfaat
uğruna
arkadaş
olanlar.
hatrını
çıkarı
var ise
sorarlar
ölümün
ardından
vah eder
akraba.
dirinin
ardından
laf eder
akraba
ne yana
bakılsa
ne bir dost
ne yaren
gurbette
ömürler.
kırılır
naifse
bir daha
demez ki
sözünü.
çekilir
köşeye

Bilmekle olsaydı marifet hüner
Hırsıza el pençe, durulur muydu?
Emeğin hakkını, yiyen domuza
Fetvası verilmez, murdar denilmez.

Bana lazım gelen , ahlakı halindir
virdinle kandırman, sendeki illettir.
yalana beyni aç, doğruya karnı tok
oysa halk çay içer, şarabı eksiktir.

sanarlar sarhoşluk içtiğin şarapla
kimisi mal ile kimisi evlatla
kibrine dönüşen sadakalarınla
boşu dolu sanar, hülyalara dalar.

Anına yükledin, geçmişin yükünü
gelecek kaygısı, hayaller sancısı.
gününü gam ile, heder eder insan
Yarına ömrünü, gömerler de gider.

sanarlar sarhoşluk içtiğin şarap ile
kimisi mal ile kimisi evlat ile
kibrine dönüşen sadakaların ile
boşu dolu sanar, hülyaya dalar gider.

04.08.2025 - 22:38
Bazen tek bir detaya odaklanıp, diğer detayları yok sayabiliyor da. Mesala sadece tek bir sandalyeye odaklanıp, msayı, masanın üzerindekileri ve diğer sandalyeyi yok sayabilir. Bunlardan birinin var olduğunu söyleyene saçmalıyor şeklinde yaklaşabilir.
Duygu durumu da felsefik düşünceye bağımlı olarak değişebilir.

DüşünceSadeceBazenSöyleSade
Efruh Te
Efruh Te 04.08.2025 - 22:32
İnsan, neye odaklanırsa onu görür ve o şekilde düşüncesini geliştirir. Misal, odada bir masa vardır. Masanın üzerinde karışık ve farklı cisimler. Masanın yanında iki sandalye biri masanın içine doğru girmiş diğeri ise çıkık durumda.
Odaya giren kişi bütün hepsini aynı anda bütün detaylarıyla göremez ve bilemez. En çok dikkatini çeken ne ise ona yönelir. Ve daha önce bildiği öğretilmiş olana eğilim gösterir. Her insanın odadaki durumu aynıdır. Duygu durumu da gördükleri ve bildikleri kadarıyla ibaret