KIRMADAN KIRILMADA GÜZEL PAYLAŞIMLARDA BULUŞMAK DİLEĞİ İLE ESENLİK DİLİYORUM
*Ezberden Uzaklarda
Göz değmemiş yüreğim Açılmış bahar yağmuruna Ezber adımlardan ırak Yolum güzel kuytularda Dudağımda tebessüm Gözlerimde basitliğe perde O, bu, şu velhasıl onlar Gitsin yollarına Güle düşen çiğ tanesi Sabahın nimet miski Estikçe eser yüreğime Bir ben bilirim Birde beni bilenler Hayatına anlam veren Ey dost yürekler Yaklaştıkça kokuyor İremdeki güller Kol kola girmiş Gönül dostları Adımlar kıvrak Adımlar kararlı Dayan yürek dayan Şahikaya az kaldı
Yalnızca yazdım... Hesabıma düşen bir kara kaderi, alnımın tam ortasından çekerken usulca, kanadının ıslaklığıyla yazdım... Sana yazdım seni. En kuytusunda anladım, en vazgeçilmezinde tuttum, en köründen tutuldum, ama seni sana yazdım. Kanımın rengiyle sana adandım.'
Yokluğun bir bıçak sırtı, sana boyanarak aydınlandım. Ağrıyor elim şimdi, gözümün yolunda karabasanlar var, avucumda sıkışan yazım var. Gel ve sil yeniden gölgelerini, gel ve üçüncü gününden başla sana yazılanlara.
Kimsem olmadı benim, kimse sen olmadı hiç, Kimse ellerim değildi, kimse gözüm kalmadı kanlı kınında. Kimse bilmedi, kimse sana yazdım olmadı, kimse sen demedi, kimse uyutmadı yüreğinin yastığınsa, kimse biz demedi, kimse vazgeçersen kendinden ben olamamki demedi... Kimse ben değildi senin kadar. Sana yazdım işte, gözümün kimyasında duran nefesi, kanatlarına vurgun yemiş sevdalar akıtan sana anlattım,
Sana adandım... Sen'e, ben'e, biz'e... Sıfıra bölünce beni, sana eşitleniyordum, birle çarpınca ellerimi seni anlatıyordum, ikiye toplayınca gözümü seni görüyordum, üçten çıkarınca yüreğimi; sensiz hiç kalıyordum... Kentler buluyordum hep, sen olunca aşkın sonsuza akacağını biliyordum. Kimbilir, bilmediğim bir şarkıyı söylerken seninle, dudaklarının ses tonunu ezberliyordum sensiz kalınca senin gibi okumak için bir daha... Benim için martı kanadıydı ellerin, dokunduğum her an denizden esen rüzgarları hatırlatan. Gözlerindi, gözlerime baktığında gözlerimin çocuk hayalini gördüğüm, sendin öldükten sonra tanrının katına gülümseyerek beni götürecek olan melek, sendin sonsuza açılan kapının güzel bekçisi... Anlatılamayan kelimeydin hiçbir kitapta bulmayacağımı bildiğim halde hala aradığım. Sendin o, senindi bana getirdiğin akında denizin gözlerini hissettiğim, Gözlerindi. ....
Sana yazdım, sıcacık hayatlar kokuyor kelimelerim seni buldukça. Ki nereye baksam, kimi görsem, kimi duysam sensin... Sen kalıyorsun gözlerimin en yüksek dağında... Ve sana yürüyüp dokunuyorum göğün yıldızlarına, umut veren ağaçlarına yaslanıp bulutların ardından bakıyorum güneşe. Sana uzandığım toprağa her yüzümü sürdüğümde, papatyalar kokuyor tenim... Senden önceydi suflörsüz bir sahnede kör adam rolüm. Ve senden öncelere denk geldi intihar mektuplarım. Sorgusu bitmiyordu düşlerimin, isyan çok sesli bir koro gibi sahnesinden vuruyordu yüreğimi. Senden önceydi sarmaşıklarla dolu umut yolları, seni bilmeden yürüdüğüm Ankara sokaklarıydı acıyı katık yaptığım sancılar... Her karartı, senden önceydi ellerimde yaşayan. .... Geldin, sana yazdım ben... Hasır altı düşlerimin kırmızı kalemle altı çizili kelimeleriydin. Sendin vurguna uğramış nefes alışlarımı kaybeden, sesindi dilimin teğet geçtiği her umudu bana anlatan... İzlerimden geçen her bakış, sana dönen gün gibi çevreledi karanlığımı ve seninle gitti plastik kokum, seninle kurudu kanayan yanım. Sendin her şey, sendin seninle gelen gözyaşı hediyem... ....
Sana yazdım, düşünmeden, gözlerimi kapatarak... Kelimeler seni anlattıkları için mutlular artık, bakışlarım da öyle. Az önce fark ettim yüzümü yıkarken; aynaya bakan gözbebeklerimde uyuyorsun hala o eski sıcaklığınla... Uyanacaksın birazdan, biliyorum, ve sarılacaksın yine, sesinden akacak, senden duyulacak her şey...
26.11.2009 - 20:19
Bayramınız Mübarek Olsun
Bugün Bayramdır yürekler yanmasın,
İçinizde kin duşmanlık kalmasın,
Zamansız çiçekleriniz solmasın,
Bayramınız mübarek olsun dostlar.
Sevgi ve barıştan yana olalım,
Yunus Emreyi hep örnek alalım,
Seven gönülleri hiç kırmayalım,
Bayramınız Mübarek olsun dostlar.
Burdan arkadaşlara gelsin sesim,
Dostluklar kurmaktır benim hevesim,
Allah size huzurlu hayat versin,
Bayramınız Mübarek olsun dostlar.
27/11/2009....
Hikmet Atiş
20.11.2009 - 10:11
Töre Cinayeti
Dünya kuruldu kurulalı vardır
Yöreden yöreye değişir kanun
Kimi inanır, kimisi yoktur der
Kul sıkışınca, gelir hemen akla.
Yaradan herşeyi düşünmüş kamil
Çözümü ile birlikte yaratmış
Zehir ve panzehir mevcuttur doğal
Dişi, erkek zevki vermiş mükemmel.
Düzü-tersi olmasa her kavramın
Elem keder eder iken derbeder
Zevki sefada eğlence mest eder
Her soru bulur, kesin mutlak cevap.
Ezelden beridir kurban edilir
Tanrı kavramı göreceli olur
Buda, Amon, Ra, Mesih İsa kutsal
Saymakla bitmez tanrı çeşitleri.
Köpekbalıklarına yem edildi
Tanrı bir güneş oldu, bazan da put
Kızılderilisi Manuti dedi
Bölgesel felaketler oldu töre.
Hurafeler türedi güpe-gündüz
Kişisel çıkar karıştı bu işe
Can yanmayınca oldu kesin emir
Can yanınca lanet olsun dediler.
Allah verdiyse yine Allah alsın
Bizlere masum biat etmek kalsın
Allah’ la kul arasına girmeden
Gizlidir, hem kabahat hem ibâdet.
Şov yapmak yoktur, makbul olmaz böyle
Zorlama ile, hatır ile, olmaz
Töre cinayeti ise hiç olmaz
Tanrı her ırk ve inanca kul demiş.
İnsanlar kadar aciz olmaz ki Rab
En zayıf zamanımız ve yanımız
Kitleler katı olmaktan kaçınsın
Hâk işini Tanrı’ ya bırakarak.
Her canlı ölürken doyurur canlı
Birki, hayvan veya insan, fire vermez
Toprak olurken yem oluruz kurtçuk
Şimdi anladın mı, ey insanoğlu! ..
09.11.2009 - 17:35
KIRMADAN KIRILMADA GÜZEL PAYLAŞIMLARDA BULUŞMAK DİLEĞİ İLE ESENLİK DİLİYORUM
*Ezberden Uzaklarda
Göz değmemiş yüreğim
Açılmış bahar yağmuruna
Ezber adımlardan ırak
Yolum güzel kuytularda
Dudağımda tebessüm
Gözlerimde basitliğe perde
O, bu, şu velhasıl onlar
Gitsin yollarına
Güle düşen çiğ tanesi
Sabahın nimet miski
Estikçe eser yüreğime
Bir ben bilirim
Birde beni bilenler
Hayatına anlam veren
Ey dost yürekler
Yaklaştıkça kokuyor
İremdeki güller
Kol kola girmiş
Gönül dostları
Adımlar kıvrak
Adımlar kararlı
Dayan yürek dayan
Şahikaya az kaldı
Yıldırım Yorulmaz
21.10.2009 - 11:10
İnsanlık ve dostluk uğruna, sevgi dolu selamlar arkadaş.
Dostum
Sevgidir Dünya'yı ayakta tutan,
Dostlardır hep insanı çoşturtan,
Birakmaz seni hiç, olsada hatan,
Sabırlı ol, isyana kalkma dostum.
Üzme hiç bir zaman seni seveni,
Sonra ağır gelir bunun bedeli,
Bencil olursan uzanmaz dost eli
İyi düşün gaflete dalma dostum.
Dostunun dostunu ona çok görme,
Gerçekten sev hep kötülük önerme,
Kimsenin onuruna asla değme,
Boş yere kalpleri hiç yakma dostum.
Hatasız dost ararsan bulamazsın,
dostlarını kaybeder anlamazsın,
Bir bir terk ederler dostsuz kalırsın,
Bu yollara kendini sokma dostum.
Hiç kimsenin gururuyla oynama,
Seni sevenlerin kalbini yorma,
Ne olduğunu kimseye sorma,
Kötü bir yola asla akma dostum.
20/10/2009
Hikmet Atiş
27.08.2009 - 13:12
Yalnızca yazdım... Hesabıma düşen bir kara kaderi, alnımın tam ortasından çekerken usulca, kanadının ıslaklığıyla yazdım... Sana yazdım seni. En kuytusunda anladım, en vazgeçilmezinde tuttum, en köründen tutuldum, ama seni sana yazdım. Kanımın rengiyle sana adandım.'
Yokluğun bir bıçak sırtı, sana boyanarak aydınlandım.
Ağrıyor elim şimdi, gözümün yolunda karabasanlar var, avucumda sıkışan yazım var. Gel ve sil yeniden gölgelerini, gel ve üçüncü gününden başla sana yazılanlara.
Kimsem olmadı benim, kimse sen olmadı hiç,
Kimse ellerim değildi, kimse gözüm kalmadı kanlı kınında. Kimse bilmedi, kimse sana yazdım olmadı, kimse sen demedi, kimse uyutmadı yüreğinin yastığınsa, kimse biz demedi, kimse vazgeçersen kendinden ben olamamki demedi... Kimse ben değildi senin kadar.
Sana yazdım işte, gözümün kimyasında duran nefesi, kanatlarına vurgun yemiş sevdalar akıtan sana anlattım,
Sana adandım... Sen'e, ben'e, biz'e...
Sıfıra bölünce beni, sana eşitleniyordum, birle çarpınca ellerimi seni anlatıyordum, ikiye toplayınca gözümü seni görüyordum, üçten çıkarınca yüreğimi; sensiz hiç kalıyordum...
Kentler buluyordum hep, sen olunca aşkın sonsuza akacağını biliyordum. Kimbilir, bilmediğim bir şarkıyı söylerken seninle, dudaklarının ses tonunu ezberliyordum sensiz kalınca senin gibi okumak için bir daha... Benim için martı kanadıydı ellerin, dokunduğum her an denizden esen rüzgarları hatırlatan. Gözlerindi, gözlerime baktığında gözlerimin çocuk hayalini gördüğüm, sendin öldükten sonra tanrının katına gülümseyerek beni götürecek olan melek, sendin sonsuza açılan kapının güzel bekçisi... Anlatılamayan kelimeydin hiçbir kitapta bulmayacağımı bildiğim halde hala aradığım. Sendin o, senindi bana getirdiğin akında denizin gözlerini hissettiğim,
Gözlerindi.
....
Sana yazdım,
sıcacık hayatlar kokuyor kelimelerim seni buldukça. Ki nereye baksam, kimi görsem, kimi duysam sensin... Sen kalıyorsun gözlerimin en yüksek dağında... Ve sana yürüyüp dokunuyorum göğün yıldızlarına, umut veren ağaçlarına yaslanıp bulutların ardından bakıyorum güneşe. Sana uzandığım toprağa her yüzümü sürdüğümde, papatyalar kokuyor tenim...
Senden önceydi suflörsüz bir sahnede kör adam rolüm. Ve senden öncelere denk geldi intihar mektuplarım. Sorgusu bitmiyordu düşlerimin, isyan çok sesli bir koro gibi sahnesinden vuruyordu yüreğimi. Senden önceydi sarmaşıklarla dolu umut yolları, seni bilmeden yürüdüğüm Ankara sokaklarıydı acıyı katık yaptığım sancılar... Her karartı, senden önceydi ellerimde yaşayan.
....
Geldin, sana yazdım ben... Hasır altı düşlerimin kırmızı kalemle altı çizili kelimeleriydin. Sendin vurguna uğramış nefes alışlarımı kaybeden, sesindi dilimin teğet geçtiği her umudu bana anlatan...
İzlerimden geçen her bakış, sana dönen gün gibi çevreledi karanlığımı ve seninle gitti plastik kokum, seninle kurudu kanayan yanım. Sendin her şey, sendin seninle gelen gözyaşı hediyem...
....
Sana yazdım, düşünmeden, gözlerimi kapatarak... Kelimeler seni anlattıkları için mutlular artık, bakışlarım da öyle.
Az önce fark ettim yüzümü yıkarken; aynaya bakan gözbebeklerimde uyuyorsun hala o eski sıcaklığınla... Uyanacaksın birazdan, biliyorum, ve sarılacaksın yine, sesinden akacak, senden duyulacak her şey...
01.02.2009 - 22:08
Işıksız! ! !
Çıkmaz bir karanlıkta,
Aşk! ! !
Kör olmuş,sönmüş gözleri! ! !
Ilık esiyor gecenin uğultusu,
Karambolde bir aşk başrolde...
Sessiz,
Karanlıktan öte...
Işığın sınırında,
Işıksız...
Gökhan Aynacı
Toplam 6 mesaj bulundu