HAYAT BİR ÇOCUĞA NASIL ANLATILMALI ? Arkadaşımın kızı bir yaşına gelmişti, 'Sen eğitimcisin, neler öğretmem gerekiyor, bazen kendimi çok çaresiz hissediyorum' dedi. Sorusu kolaydı ama yanıtı zordu, akıl vermesi basitti ama uygulaması karmaşıktı, anla ...
27.03.2012 - 12:55
'Şiir'
şiir
yürekteki eşsiz yansıma
şiir
insan dilindeki dolunay güzelliği
seviyorum şiiri
seviyorum alıp götürüyor beni çünkü
bazen kırlara
bazen küçük bir çocuğun yanağındaki gamzeye
bazen sonsuzluğun çöllerine
gökle yer
sevdiğim ile ben arasında
kar oluyor
yağmur oluyor
güneş,su,rüzgar oluyor
bazen kızıla bazen kızılötesine
bazen maviye, bazen maviliklerin en derinliğine
bazen buruk bir iç çekişi oluyor hayatın
çat kapı çıka gelen imkansızlıklara
merhaba diyen yeni güne
bazen de hoyrat okyanusların çılgın dalgalarına
merhaba dedirtip güneşe selam vermeye vesile
şiir be işte
şiir
güzelsin be sevdiğim
ki şiiri güzel kılan sevdadır, SEVDA
sevdasız şiir olmaz gayri
sen ki, şiirin kendisisin sen ey sevgili
dizelerin sustuğu an
an be an giryanlarla ıslanır ve buryanlarla olur çeşmim
sevdanın doğuşudur seni dile getiren
sevda ki,arşı melekleri kıskandıran duygu
sevda ki kanat çırpar semaya
ulaşamamak da olsa kaderi
uzaktan uzağa seyirine doyamadığım
tutunmak isteyip de tutunamadığım
tutunduğumda ise yandığım
vazgeçtiğimde darmadağın olduğum
sevda işte şiir
yaralısın avcı vurmuş yüreğinden
ala geyik avcısı ben
peşinden koşturan sen
bir görünen bin kaybolan sen değil misin sanki
karasu inmiş gözlerime
kulaklar sağır,dil ise lal,yutkunan boğaz
hayat yok sensiz
söz ki,zemheri yüreğimin sessiz ve kabus çığlıkları
ve gözlerimden akan her damlada resmin var senin
yere düşen her damlada çiçekler filizlenir gayri
ve sen yoksun artık kara gözlerimde
gözlerim ki gözlerine vurgun
sevda korkar olmuş gölgenin ayak seslerinden bile
sevda ki; ne hudutları tanır,ne de mantığa pabuç bırakır
feşmekan çığlıkları ile yer ile gökleri tarumar eyler
bencil sevdalarda eğlenip kalmak olmaz
kalk gidelim gönlüm
tarumar edildikçe yüreğim
dökülmeden üzerimize akşamın alacası
aşık maşuğun acısını yüreğinde acı olarak hissetmiyorsa,
külliyen yalan demektir
bencillik olmaz sevdalarda
benden önce gelir sevdam
mühimdir mühimlerin ötesinde
özeldir özellerden ötede
kutsal duygudur hillerden ırak
hayır dur gitme
dur bekle
dur
beni yüreğinle başbaşa bırak ey sevda! ...
Seval Akkuş
26.03.2012 - 01:11
Ve yine,
Gece sana uyudum.
Her zaman ki gibi,
Yine sana uyandım.
Her yanımı sarmış, her yerine dağılmıştın odanın.
Seni topladım tüm gün evde.
Yapacak işim de yoktu senden gayrı,
Topladıkça çoğalıyor, çoğaldıkça ıslanıyordun kirpiklerimde,
Her şeye sinmiş, sarmıştın her yanımı,
Ne yazık ki,
Yine,
Bir bana rastlayamadım kendimde.
Bütün hücrelerim sen kokarken,
Ben, bir ben bulamadım bende...
25.03.2012 - 22:19
Merhaba dost yalnızlığım,
Hoş geldin sefalar getirdin gönül evime.
Buyur geç her zamanki yerine,sana yüreğimin sıcaklığını almış bir fincan kahve ikram edeyim.
İçine şeker yerine dostluğunu,süt yerine sohbetini koyayım.
Neler gördük seninle, neler yaşadık yalnızlığım!
... İhanet hırkasını sırtına geçirmiş ne dost yüzleri tanıdık.
Bilmedik,bilemedik yalnızlığım bunu bize öğretmediler.
Duygu simsarlarının elinde saf duygularımızın,üç- beş kuruşa satıldığına şahit olmadık mı?
Yüreğimizden her vuruluşumuzda,her kanayışımızda,insana duyduğumuz sevgiye sarılmadık mı?
Dönüp dönüpte yaramızı kendimiz sarmadık mı?
İnsanların ikinci yüzlerini sonradan öğrenmedik mi,acıyla hüzünle...
Ah yalnızlığım!
Bilmedik,bilemedik bize bunu öğretmediler.
Yüzümüze vuran yalancı bir güneşe açmadık mı gönlümüzün tüm çiçeklerini.
Oysa bilmedik yalnızlığım her yalancı baharın ardından,zemheri bir ayazın geleceğini.
Kaç kere vurulduk,kaç kere ayaza vurduk,üşüdük,titredik,ne boralara ne fırtınalara verdik yüreğimizi.
Kanadık,incindik bin acı sözle.
Bilmedik,bilemedik yalnızlığım
Bunca şeye rağmen gönlümüzdeki filizleri hep canlı tuttuk,
Saldık köklerini filizlerimizin toprak anaya,belki zayıf ve cılız ama direniyor.
Biliyorum bir gün o da güçlenecek...
Tıpkı yüreğimizdeki küçük,masum kız gibi,
Gözlerin ufukta,hep ileriye ve umuda yürüyecek.
25.03.2012 - 08:39
Cahil ile dost olma: İlim bilmez, irfan bilmez, söz bilmez; üzülürsün.
Saygısızla dost olma: Usul bilmez, adap bilmez, sınır bilmez; üzülürsün.
Aç gözlü ile dost olma: İkram bilmez, kural bilmez, doymak bilmez; üzülürsün,
Görgüsüzle dost olma: Yol bilmez, yordam bilmez, kural bilmez; üzülürsün.
Kibirliyle dost olma: Hal bilmez, ahval bilmez, gönül bilmez; üzülürsün.
Ukalayla dost olma: Çok konuşur, boş konuşur, kem konuşur; üzülürsün.
Namertle dost olma: Mertlik bilmez, yürek bilmez, dost bilmez; üzülürsün.
- İlim bil, irfan bil, söz bil.
- İkram bil, kural bil, doyum bil.
- Usul bil, adap bil, sınır bil.
- Yol bil, yordam bil.
- Hal bil, ahval bil, gönül bil.
- Çok konuşma, boş konuşma, kem konuşma.
- Mert ol, yürekli ol.
- Kimsenin umudunu kırma.
Sen seni bil; ömrünce bu yeter sana. [ Şeyh Edebali ]
25.03.2012 - 01:22
YALNIZIM
Issız bir ada gibi...
Kalbim sevgisizlikten dağ...
Ne içimde yaşayanlar var.
Ne de etrafımda benim gibi yalnızlar.
Yalnızım.
Deniz ortasında kalmış bir sal gibi...
Bir oraya,bir buraya savruluyorum.
Ne elimden tutup çıkaranlar var.
Ne de etrafımda benim gibi savrulanlar.
Yalnızım.
Eşi kaybolmuş bir ayakkabı gibi...
Kuytu köşelerde küfleniyorum.
Ne beni yakabilecek cesur bir el var.
Ne de bana eş olacak insanlar.
Yalnızım.
Bir sürü apartmanın arasında sıkışmış köhne bir ev gibi...
İçimi örümcek ağları sarmış.
Ne benim için içi burkulanlar var.
Ne de burukluğumu umursayanlar.
Yalnızım.
Yapayalnız...
Herkes evine çekilmiş.
Perdelerini çekmiş.
Sokakta bile hep kendine bakıyor.
Ne vefa kalmış,ne merhamet var.
Anladım ki,
hep yalnızlığa mahküm kalacak,yalnızlar.
GÜLCAN
25.03.2012 - 00:14
' Çekilmez bir adam oldum yine:
uykusuz, aksi, nâlet.
Bir bakıyorsun ki
ana avrat söver gibi, azgın bir hayvanı döver gibi bugün çalışıyorum,
sonra bir de bakıyorsun ki
ağzımda sönük bir cıgara gibi tembel bir türkü
sabahtan akşama kadar sırtüstü yatıyorum ertesi gün.
Ve beni çileden çıkartıyor büsbütün
kendime karşı duyduğum nefret
ve merhamet...
Çekilmez bir adam oldum yine:
uykusuz, aksi, nâlet.
Yine her seferki gibi haksızım.
Sebep yok,
olması da imkânsız.
Bu yaptığım iş ayıp
rezalet.
Fakat elimde değil
seni kıskanıyorum
beni affet... '
Nazım Hikmet RAN
23.03.2012 - 00:43
YASAK AMA SARIL BANA
Her tarafımı acıtıyor gece,
İmkansızlıkları düşlüyorum belki de kimbilir,
Umutlarım sokak ortasında delice koşan bir çocuğun vurulup ölmesiydi artık.
Uykum uzaklaşıyor bedenimden,
Gözlerimin su yolları taştı,
Göz yaşlarımla söndürüyorum yokluğunun ateşini,
Ellerini tutmak aşk hırsızlığına giriyor,
Yasak ama; sarıl bana,
Buna gerçekten ihtiyacım var.
Tüm yollar sana çıkıyor, parmaklarım seni çiziyor vücuduma,
Yapraklarım dökülüyor; gözlerime güneş batıyor,
Sen okunması gereken bir şiir iken ben yorgun bir nefesim artık.
Terk edilmiş sevinçlerim hasret uykusunda,
Dilimde acı tarafından bir tutam şarkı sözü,
Hayat 3 yanlışım dan biri olarak seni götürdü,
Birbirine karıştı gözyaşları ve gülücükler,
Bizim hiçbir masalımız olmayacak mı anlatılacak?
Kalbim ellerimden küçük peki ya yaşattıkları?
Dile getiremediğim sözlerimin içinde boğuluyorum,
Gitmeliyim henüz çatlaklarımdan ayrılmadan,
Kırılmadan orta yanımdan,
Yasak ama; Sarıl bana,
Buna gerçekten ihtiyacım var.
22.03.2012 - 22:02
Biliyor musun sevdiğim?
Ben seni sevdiğimde dimdiktim!
Başım bulutlara,
Gözlerim güneşe meydan okurdu.
Sonra, eğildim sevdanın önünde
Bilerek isteyerek.
Hiç gocunmadım
Onurdu diz çökmek, boyun eğmek
Ve onurdu seni sevmek…
Aydınlıklarımı öteledim senin uğrunda
Karanlığı gözlerin aydınlatıyordu nasılsa
Hiç düşünmedim, ya gözlerin kaybolursa
Sana gelirken,
İşaret koymadım yollara
Dönüş hesabım hiç olmadı senin yolunda
Hiç düşünmedim, ya yol çıkmazla son bulursa
Sensiz düşüncelerimi katlettim
Senli düşüncelerimle
Hayat sendin, ölüm sensizlik.
Hiç düşünmedim, bir gün sensizlik olursa
Dedim ki, beni sensiz bırakmazsın nasılsa
Sakın beni yanıltma!
20.03.2012 - 23:21
Canım ÇOCUKLARIMA.....
Benim yaşlandığımı düşündüğün gün
Sabırlı ol lütfen ve beni anlamaya çalış…
Yemek yerken üstümü kirletirsem… üzerimi değiştirecek gücüm yoksa.
Lütfen sabırlı ol. Benim sana bir şeyler öğretmek için seninle ilgilendiğim zamanları hatırla...
Seninle konuşurken, sürekli aynı şeyleri 1000 kere tekrarlıyorsam… sözümü kesme beni dinle.
Sen küçükken, uyuyana kadar sana aynı hikayeyi 1000 defa tekrar tekrar okumak zorunda kalıyordum.
Banyo yapmak istemediğimde;
Beni utandırma yada azarlama…
Seni banyoya götürmek için icat ettiğim küçük yöntemlerimi ve oyunlarımı hatırla…
Yeni teknolojiler karşındaki cahilliğimi görürsen… bana zaman tanı ve beni yüzünde alaycı bir gülümsemeyle izleme…
Bazı zamanlarda unutkan olursam yahut konuşmalarımızda ipin ucunu kaçırırsam… lütfen hatırlamam için gerekli zamanı bana tanı… eğer hatırlayamazsam, sinirlenme… çünkü asıl önemli olan benim konuşmam değil, senin yanında olabilmem ve senin beni dinliyor olmandır.
Ben sana bir sürü şeyi nasıl yapacağını gösterdim…
İyi yemek yemeyi, iyi giyinmeyi… yaşamı göğüslemeyi…
Eğer birşey yemek istemezsem, baskı yapma bana. Ne zaman yemem yada yememem gerektiğini ben gayet iyi bilirim.
Ve yaşlı bacaklarım yürümeme izin vermediğinde...
… bana elini ver…
Tıpkı, benim sana ilk adımlarını atarken verdiğim gibi.
Ve bir gün artık daha fazla yaşamak istemediğimi söylediğimde… ve ölmek istediğimi…
kızma… Birgün anlayacaksın…
yaşımın; zevk alma değil artık idareten yaşama yaşı olduğunu anlamaya çalış,
Bir gün şunu anlayacaksın:
hatalarıma karşın hep senin için iyi olanı gerçekleştirmeye çabaladım ve
senin yolunu hazırlamaya çalıştım
Senin yanında olduğumda üzgün, kızgın yada güçsüz hissetme kendini.
Benim yanımda olmalısın, beni anlamalısın ve bana yardım etmelisin.
Yürümeme yardımcı ol… ve yolumu sabır ile, sevgi ile bitirmeme....
Benim için yaptıklarını, bir gülümseme ve senin için her zaman taşıdığım çok derin bir sevgi ile geri ödeyebilirim ancak.
Sizi çok seviyorum ÇOCUKLARIM...
Ve hep seveceğim…..ANNENİZ
20.03.2012 - 18:14
Ben sevdayı dün anlattım, senin yaşadığın yere düşen; kokusuydu kainatın
Kainat martıların kanadında, kaküllerini dolaşıyordu
Kaküllerin, ürün vermez simsiyah bir tarlaydı o zamanlar
Her bir kıvrımında bin âşık oynaşıyordu...
Dün öğrendim, her uzvun bir başka sevda sebebiydi senin
Güzelliği tanımlayamazdım ama, seni sana anlatabilirdim
Seni sana anlatabilirdim ya, anlattığımın sen olduğunu ellerin bile bilmezdi!
Ellerin sen kokardı, ben seni ellerinsiz özleyemezdim!
...
Korkak bakışların vardı, mum ışığında titrerdi omuzundaki gamze
Benim,
Benim gözlerim dudak ucundakine takılırdı
Gülümseyince, omuzundakini aratmazdı
Savsata ya bunlar...
Kulağıma aşina kokan, yokluğun asıl...
Asıl seni bana unutturmayan; olmayışındı!
Şimdi yokluk aynasında oturuyoruz elele seninle
Sen bana bakıyorsun, bakışların unutturmuş bana beni
Ben aynada dahi göremiyorum ruhumun aksini...
Var olmak istiyor muyum, sormak bile hadsiz...
Asena Gülsüm Güneş
18.03.2012 - 08:14
Yinede Korkmuyorum Seni Sevmekten..
Kaçmaya çalıştığın gerçek,
Bir gün karşına çıkacak.
Ve işte o gün
Kaçacak yerin olmayacak.
Ben senin varlığını seviyorum,
Yokluğunu seviyorum
Sana ulaşamadığım dakikalarda.
Seni duymayı
Seni özlemeyi
Hiç görmesem bile seninle olmayı seviyorum.
Hiç korkmuyorum seni sevmekten.
Senin gülüşünü seviyorum.
Her bana bakışında
Gözlerinde okuduğum o duyguyu
Gözlerindeki gözlerimi seviyorum.
Gönlünü seviyorum
Özünü seviyorum senin
Dudaklarındaki sözlerimi seviyorum
Yine de korkmuyorum seni sevmekten.
Ben sendeki o sıcaklığı
Sana olan uzaklığı seviyorum.
Yanaklarından akan gözyaşlarını
En çok, dağınık olduğunda saçlarını
Beni arayan ellerini seviyorum.
Yalnızlığımı seviyorum sebebi sensen
Ayrılığını seviyorum,
En çok yalnız kaldığımda
Beni bulan gönlünü seviyorum.
Ben en çok senin bana olan
Sevgini seviyorum.
İçimden haykırmak geliyor.
Dünyaya sığdıramadığım seni
Kalbime sığdırmak geliyor.
Ağlamak geliyor seni görmezsem
Özlemek geçiyor içimden seni
Sevmek geçiyor.
İçimden sana doğru giden
Bin bir türlü yol geçiyor.
İçimden sen mutlu olacaksan
Ölmek bile geçiyor gülüm.
Yine de korkmuyorum seni sevmekten.
Ben yalnızca seni seviyorum,
Ne o muhteşem güzelliğin
Ne kalbimdeki özelliğin
Ne de sevdiğim için değil,
Seni yalnızca sen olduğun için,
Ruhun için
Kalbin için
Aklın ve sevgin için seviyorum seni.
Ben seni en çok kendim için seviyorum
Belki de ilk defa bencil oluşumu
Sana borçlu olduğum için.
Seni her şey için seviyorum.
Ve sahip olmadığım
Hiçbir şey için.
Yine de korkmuyorum seni sevmekten.
Her dakika seninle olmayı seviyorum.
Gözlerimi her açtığımda
Aklıma gelişini seviyorum.
Her gece uyumadan önce
Seni sevdiğim aklıma gelince
Sensiz uyumayı bile seviyorum
Uyumadan önce seni düşününce.
Ben seni en çok
Umutsuzluğumda beni bulduğun için seviyorum.
Yine de korkmuyorum seni sevmekten.
Ben seni bu şehirde olduğun için değil
Benimle aynı toprağa ayak bastığın için
Benimle aynı gökyüzünü paylaştığın için seviyorum.
Geceleri benim yüzüme vuran ay ışığı
Senin de gözlerine vurduğu için seviyorum.
Benim kemiklerimi ısıtan yaz güneşi
Sana da sıcaklık veriyor diye seviyorum seni.
Beş bin yaşındaki bu dünyada
Benimle aynı zamanı paylaştığın için seviyorum.
Ben seni benimle yaşadığın için
Benden hiç gitmediğin için seviyorum
Beni hiç terk etmediğin için.
Ellerini seviyorum tanrıya açıldığında
Kalbini seviyorum kapıları açıldığında
Ve gözlerini seviyorum
Her karşımda kapanıp açıldığında.
Bana baktığında
İçimde yakaladığın coşkumu seviyorum,
Her bana baktığında
Seni sevdiğimi hatırlamayı seviyorum.
Yine de korkmuyorum seni sevmekten.
Her kibrit çaktığımda
Alevin içinde seni görmeyi seviyorum.
Her sigara yaktığımda
Dumanın şeklinde seni görmeyi seviyorum.
Her bana baktığında
O kadar çok seviyorum ki seni sevmeyi
Yalnızca sen olduğun için hayatımda
Kendimi bile seviyorum
Sen olunca aklımda.
Kalbimi seviyorum seni seviyor diye
Gözlerimi seviyorum seni görüyor diye.
Ruhumu seviyorum, senin ruhuna
Bu kadar yakın diye.
Varlığımı seviyorum,
Sırf sana borçlu olduğum için
Mutluğumu seviyorum.
Gülümsememi seviyorum seni düşününce
Ayakta kalışımı seviyorum sebebi sen olunca
Yine de korkmuyorum seni sevmekten.
Ben sana olan sevgimi yazan
Kalemimi seviyorum.
Senin adını yazdığım kağıdı seviyorum.
Sana olan sevgime benzettiğim
Her sevgiyi seviyorum.
Bana seni hatırlatan her şeyi
Sana giden yolları seviyorum.
O kadar çok seviyorum ki seni
Seni kaybetmek korkusunu bile,
İçinde yalnızca, sen olduğun için
Sana karşı duyduğum bir duygu olduğu için
Korkumun sebebinde sen olduğun için seviyorum.
Yine de korkmuyorum seni sevmekten.
Yine de korkmuyorum seni sevmekten.
Seni seviyorum.(
17.03.2012 - 11:21
GÜNAYDIN GÜNAYDIN CANLAR GÜNAYDIN
Günaydın sabahtan erken günaydın
Günaydın günaydın canlar günaydın
Oturup kahvaltı yerken günaydın
Günaydın günaydın canlar günaydın
Tatil sabahında sohbet edene
Çalışma gününde işe gidene
Suçsuzun suçluyu hep affedene
Günaydın günaydın canlar günaydın
Öğrenciye öğretmene işçiye
Doktoruna memuruna dişçiye
Ev kadını iş kadını aşçıya
Günaydın günaydın canlar günaydın
Yaylasında koyunları güdene
Pazarında gıda esvap satana
Tek başına öğleyecek yatana
Günaydın günaydın canlar günaydın
Tarlalarda soğan pancar sökene
Kışa hazırlık arpa buğday ekene
Çoluk çocuk nafakasın çekene
Günaydın günaydın canlar günaydın
Köyünden kalkıpta şehre inene
Seksen doksan yaşındaki nineme
Şeytan ile nefisini yenene
Günaydın günaydın canlar günaydın
Dost der gazeteciye yolcuya
Judocuya güreşçiye golcuya
Demirciye tornacıya telciye
Günaydın günaydın canlar günaydın
Hüseyin Parlakdemir
16.03.2012 - 16:39
O ki bardağa dökülen şaraptır
(Bal yoğunluğundadır, sıcaktır, ışıktır) .
O ki sabah erken bir bahçedir
(Çayır kokusudur, serinliktir, umuttur) .
O ki esen yeldir kar erirken
(Çiğdemdir, ağaç çiçeğidir, okşayıştır) .
O ki içilen sudur kana kana
(Özlemdir, doymayıştır, kardeştir) .
O ki bir yüce ırmaktır akar
(Ürküntüdür, baş dönmesidir, gidiştir) .
O ki maviliği belirsiz denizdir
(Buğulanmadır, düştür, sevmekte ölümdür) .
O ki bir ince kızdır ak tenli
(Yaşamdır, umuttur, gözyaşıdır) .
15.03.2012 - 23:33
SEN....
Sen ömrümde olmadığına inandığım değerlere Rastladığımsın.. Sen... Bulduğuma hâlâ inanamadığımsın... Sen gülücüklere herkesten fazla Layık olduğuna inandığımsın... Sen... Hayatım boyunca Belkide göremeyeceğim Değer verilmeye layık Tek sığınağımsın... Sen... Dostluğunun derinliklerinde Hala dibini bulamadığım, Sonsuz sevgi,saygı Dostluk bağımsın.... Sen... Yazılarla anlatılamayacak Yaşandıkça çoğalan Aşk pınarımsın... Sen... Sen... Sen... Sen benim günlerime anlam verecek Yaşanan anlara değer katacak Aldığım nefesi ballandıracak Hayat yolumdaki son durağımsın
ŞİRİN
15.03.2012 - 09:15
SEKİZ GÜZEL HEDİYE
DİNLEME...
Ama gerçekten dinley...in.... Kesmeden, hayal kurmadan, vereceğiniz cevabı düşünmeden... Can kulağıyla dinleyin.
...SEVGİ...
Kucaklamalar, öpücükler, sırt sıvazlamalar ve el tutmalar konusunda cömert olun. Bu ufak hareketler, aileniz ve dostlarınıza olan sevginizi daha açık göstermenizi sağlayabilir.
KAHKAHA...
Fikra anlatın, neşeli hikayeleri paylaşın. Bu armağanınız 'Seninle birlikte gülmeyi seviyorum' anlamına gelir.
YAZILI BİR NOT...
Basit bir 'Yardımın için teşekkürler' notu, ya da belki bir şiir... Kısa, elle yazılmış bir not bazen ömür boyu hatırlanır.
İLTİFAT...
Basit, içtenlikle söylenen bir söz ('Bu renk sana ne çok yakışmış', 'Harika bir iş çıkardın', 'Yemek nefis olmuş' gibi) karşınızdakinin içini aydınlatır.
İYİLİK...
Her gün, rutininizi kırıp birisine hoş, nazik bir şey yapın.
YALNIZLIK...
Bazen tek istediğimiz yalnız kalmaktır. Bu anlara duyarlı olun ve ihtiyacı olana yalnız kalma armağanını verin.
NEŞELİ BİR YAPI...
Birine tatlı bir söz söylemek gibisi yoktur. Selam vermek veya teşekkür etmek o kadar zor mu? ...! **
14.03.2012 - 17:54
Seni sevmek;
Bir menekşeyi koklayıp gülmektir
Bir güle dokunmaktır, bir de öpebilmektir
Her yeni gün hayatı biraz daha sevebilmektir
Üzüntüye dair her şeyi silebilmektir
Feza' dan dünyayı seyredebilmektir
Seni sevmek;
Hayata gülmektir
Geceleri yıldızların arasında olduğunu bilmektir
Gündüzleri içimde yaşadığını hissetmektir
Seni sevmek;
Her gülüşün için bin defa ölebilmektir
Yokluklar silip, varlığı cana getirmektir
Bir güvercin misali özgürce uçabilmektir
Bal dudağından dökülen
Tane tane sözlere güvenebilmektir
Seni her an düşünebilmektir
Hep yanımda olduğunu zannetmektir
Uğrunda seve seve, her şeyi feda edebilmektir
Yani, seni yaşamaktır,
Hayatı her an gönlünde paylaşmaktır
Seni senden almaktır,
Tüm bu güzelliklere rağmen,
Benim için; Seni sevmek,
Zamanı durdurabilmek kadar da
İMKANSIZDIR...
09.03.2012 - 20:20
Olur ya bir gün.
Anlamsız bakarsa gözlerim.
Duygusuzluğa yorma sakın.
Döktüğü yaşların isyanındandır..
Olur ya bir gün.
Susarsa şiirlerim.
Boş kalırsa sayfalarım.
Bilki,
Kanayan yüreğimin acısındandır..
Olur ya bir gün,
Gidersem kaybederek yolumu.
Sakın unuttuğumu sanma.
Bilki,
Gittiğim her yerde.
Sen varsın....! !
07.03.2012 - 17:45
BAŞARI
Sık sık gülmek ve çok sevmektir;
Akıllı insanların saygısını ve çocukların sevgisini kazanmaktır.
Dürüst eleştirmenlerin onayını almak
Sahte dostların arkadan vurmalarına dayanmaktır.
Herkesteki en iyiyi bulmaktır.
Karşılık beklemeyi hiç düşünmeden,
Kendiliğinden vermektir.
Geride ister sağlıklı bir çocuk,
İster kurtarılmış bir ruh,
İster bir parça yeşil bahçe,
İster iyileştirilen bir sosyal durum bırakarak
Dünyanın iyileşmesine katkıda bulunmaktır.
Gönlünce eğlenmek ve gülmektir.
Tek bir kişi bile olsa,birinin sizin varlığınızdan ötürü
Daha rahat nefes aldığını bilmek,
Ve tek bir kişinin bile
Sizden kasıtlı zarar görmediğini bilmektir.
İşte bu başarılı olmaktır,
Ralph Waldo Emarson
07.03.2012 - 12:58
Hayat bir sevdadır… Onu yaşa!
Hayat bir hediyedir… Onu al!
Hayat bir bilmecedir… Onu çöz!
Hayat bir fırsattır… Onu yakala!
Hayat bir şarkıdır… Ona eşlik et!
Hayat bir bahçedir… Onu der!
Hayat bir iyiliktir… Ona karşılık ver! …
Kendine bir iyilik yap. Herkese Gülümse…
Çünkü…
Samimi bir sevginin yerini başka ne tutabilir bu hayatta…
Birine karşılıksız iyilik etmenin hazzını başka hangi şey yaşatabilir insana…
Hangi intikam daha güçlüdür kötülüğe iyilikle cevap vermekten…
İnsan yaşadıkça zaten, vazgeçemeyiz ki sevmekten…
Biliyorsun, küçücük bir tebessümle değişebilir bütün dünya bir anda…
Biliyorsun, insanlığımız büyüdükçe büyür iyiliğin sıcacık kucağında…
İyilik üzerine yazılar, hikâyeler, şiirler, öneriler, güzel sözler ve daha neler neler…
Hadi, kendine bir iyilik yap. Herkese Gülümse…
06.03.2012 - 23:42
BENİ GÜZEL HATIRLA
Beni güzel hatırla
Bunlar son satırlar
Farzet ki bir rüyaydım esip geçtim hayatından
Yada bir yağmr sel oldum sokağında
Sonra toprak çekti suyu kaybolup gittim
Beklide bir rüyaydım
Senin için..
Uyandın ve ben bittim
Beni güzel hatırla
Çünkü sevdim seni ben her şeyini
Sana sırdaş oldum dost oldum koynumda ağladın
Yüzüne vurmadım hiçbir eksikliğini
Beni üzdün kınamadım
Alışıktım vefasızlığa el oldun aldırmadım
Beni güzel hatırla
Sayfalarca mektup bıraktım sana
Şiirler yazdım her gece
Çoğunu okutmadım
Sakladım günahını sevabını içimde
Sessizce gittim senden öncekiler gibi sende anlamadın
Beni güzel hatırla
Sana unutulmaz geceler bıraktım
Sana en yorgun sabahlar
Gülüşümü gözlerimi sonra sesimi bıraktım
En güzel şiirleri okudum gözlerine baka baka
Söylenmemiş merhabalar sakladım her köşeye
Vedalar bıraktım duraklarda
Ne arasan bir sevdanın içinde
Fazlasıyla bıraktım ardımda
Beni güzel hatırla
Dizlerimde uyuduğunu düşün
Saçını okşadığımı üşüyen ellerini ısıttığımı
Mutlu olduğun anları getir gözünün önüne
Anlından öptüğüm dakikaları
Birazdan kapını çalan kişi olabileceğini düşün
Şaşırtmayı severim biliyorsun
Bu da sana son sürprizim olsun
Şimdi seninle yaşanan günleri ateşe veriyorum
Beni güzel hatırla
GİDİYORUM …
Orhan Veli KANIK
04.03.2012 - 23:22
Ne güzeldir bir dostunun olması
Aradığında yanında bulduğun zaman
gözlerine baktığında gözlerinde seni okuyan
Ne güzeldir bir dostun olması
Sıkıntında kalbinin güzelliğini kalbine yansıtması
Yüreğini seninle paylaşması
Ne güzeldir bir dostunun olması
Yalnızlığında sana can yoldaş olması
Sevgilim dediğin bile eksiğini ararken
Dostunun eksiğini tamamlaması
Ne güzeldir bir dostunun olması
Kaybettiğini zannettiğinde içinin sızlaması
Onun yerinin bomboş kalması
Ne güzeldir bir dostunun olması
Onun boşluğunu hiç bir şeyin doldurmaması
Onun varlığı varlığına anlam katması
Ne güzeldir bir dostunun olması
nuran
04.03.2012 - 14:09
Alışkanlık aşkı öldürürmüş,
Hıh, külliyen yalan…
Ben zaten sana,
Alışınca aşık oldum…
Ben sana aşık olunca kendimi buldum…
Ben sözlerinde,
Ben gözlerinde,
Gerçek aşka doydum…
Alıştım, evet, hem de çok…
Henüz koklayamadığım tenine değil,
Tenine dokunma isteğine,
Henüz tutamadığım eline değil,
Bir gün ellerini tutabilme düşüncesine,
Adımı şiir kadar güzel anan dudaklarına da değil,
Bir gün onları doya doya öpebilme hayaline,
Henüz sarılamadığım boynuna değil,
Bir gün kollarında uyuyabilme özlemine,
Ben sana öyle bir alıştım ki,
Her şeyimle sana karıştım…
İkimiz bir can olduk ya sevdalım,
Artık aşktan çok,
İlk kez birisine aşığım,
Sana aşığım aşkım...
Sanırım ilk gerçek aşkım sensin,
Aşkı senle daha çok sevdim,
Ve seni çok özledim…
Alışkanlık yapar “Dikkat” dedikleri buymuş…
Sana artık daha çok dikkat edeceğim,
Ve seni her geçen gün daha çok seveceğim
Aşkım…)))
EBRU AYIŞIĞI
03.03.2012 - 19:39
SAKLIMDA KALAN SEVGİLİ...
Sen mahremimde saklı bir sevapsın,
Bir ben bileceğim seni bir ben..
Saklımda kalan sevgili..
Sen benim mahremimde saklı bir günahsın,
Bedelini ödeyeceğim bir günah,
Saklımda kalan sevgili....
Sen benim mahremimde saklı bir seda,
Saklımda kalan sevgili..
Sen mahremimde saklı bir kalp,
Yalnızca benim için çarpan,
Saklımda kalan sevgili...
Sen benim mahremimde saklı bir buse,
Yüreğime değen bir buse,
Saklımda kalan sevgili...
03.03.2012 - 07:54
Yeni bir hayat... Mümkün mü?
Eski bir arkadaşım...
Çok yorgun ve fena halde 'yenik' görünüyor.
Acı olaylar, aksilikler ve birçoklarının parmaklarını uzatıp 'başarısızlıklar' diye işaret edeceği talihsizlikler üst üste gelmiş.
'Çok hırpalandım! ' diyor; 'Babamı kaybettim, eceldir dedim; onun acısını yaşadığım sıralarda sevdiğim kadın beni terk etti, işim desen tepetakla gitti. Keşke hayata yeniden başlayabilseydim.'
Gözlerine bakıyorum. Yine de diri bir ışık var gözlerinde.
Eğreti bir laf etmemek için susuyorum.
O devam ediyor: 'Yeni bir hayat kurulamaz mı? Bunu becerebilir miyim? '
Susuyorum.
Çünkü ne söylesem eğreti kaçacak ya da pek ukalaca görünecek.
Ama daha önemlisi sırf kırgınlıklar ve yenilgilerin sancısı üzerine kurulmuş 'yeni bir hayat kurma' fikrini çok yanıltıcı buluyorum.
İyileşmenin usul usul kendini tanıyarak ve kaldığın yerden devam ederek gerçekleştiğine inanıyorum
***
Bir 'guru' ya da şimdilerde çok moda olan deyimle bir 'yaşam koçu' belki sizi birdenbire yepyeni bir hayata başlayabileceğinize inandırabilir!
Korkarım ki, bu yoldaki çabanız büyük ihtimalle 'kendini aldatma sanatı'nın iyi bir örneği olacaktır.
Bir hayatı bitirip yenisine başlayabilir misiniz gerçekten?
Ya da şimdi pek moda olan 'Kişisel Gelişim'cilerin hafif diliyle sorayım: İnsan kendine yeni bir hayat ısmarlayabilir mi? (Gerçekten böyle diyorlar ama nedir bu yahu? Hayatın da bir IKEA'sı mı çıktı? Telefonla sipariş kabul ediliyor mu? Yoksa sizin kapınıza yeni hayatların katalogu bırakılıyor da oradan mı seçiyorsunuz?)
***
Bir kere şunu bilelim ki..
Hayatımız kişiliğimize göbekten bağlıdır.
Ve kişilik dediğimiz, küçücük bir çocukken (hatta bazı psikanalistlere göre bir bebek iken) başlayan müthiş bir inşa sürecidir.
Bitmez bu inşaat!
Sakın kişiliği 'kimlik'le karıştırmayın.
Öyle estetik yaptırıp yüzünüzü değiştirir, sabıka kayıtlarından adınızı sildirir gibi kişiliğinizi silemezsiniz.
Nereye giderseniz gidin, kişiliğiniz, karakteriniz, ruhunuzdaki bütün o girinti ve çıkıntılar; yani hayatınıza içerik kazandıran şeyler peşinizden gelir.
O yüzden...
İş, güç, aşk, yer, yurt gibi alanlarda yapılan köklü değişikliklerin müthiş sonuçlar doğuracağına çok bel bağlamamalıdır.
Yeni bir yüz, yeni bir sevgili, yeni bir iş, hatta yeni bir kimlik bizim 'eski sıkıntılarımızı' yaşamayacağımızı asla garanti etmez.
Toplam 1172 mesaj bulundu