Deniz Bulut Adlı Antoloji.com Üyesinin Hakkın ...

  • Deniz Bulut
    Deniz Bulut

    12.06.2012 - 20:58

    Bir çocuğumuz olmalı
    Adı deniz olmalı
    Deniz dedim adına
    Adı deniz olmalı

    Bir çocuğumuz olursa
    Adı deniz olmalı
    Deniz kadar engin
    Deniz kadar çoşkun
    Deniz kadar sıcak
    Deniz kadar güzel

    Bir çocuğumuz olmalı
    Adı deniz olmalı
    Deniz dedim adına
    Adı deniz olmalı


    Üzerindekiler bana yabancı değil,
    Suratındaki yaralar, karalar, kirler
    Bana birisini hatırlatıyorsun küçüğüm
    Üzerindekiler bana yabancı değil,
    Yırtık süeterin, pantolonun, çizmen, çorabın
    Sakın pişman olma, kızma, kızdırma
    Sembol olmak, katil olmaktan çok daha zor
    Yemekten, içmekten, direnmek zor küçüğüm
    Ben, ben kimim diye sorarsan
    Biz, biz tabiatla kardeşiz
    Yemeyle, içmeyle
    Hatta uçakla, suyla, kuşla, böcekle
    Ama yine de
    Bana ne olmuş diye soruyorsan
    Kızma, kızdırma
    Hani doğruluktan, dürüstlük doğar derler ya
    Bence sana Deniz çarpmış küçüğüm
    Ki, ben beni bildim bileli
    Ne, ben beni buldum kendimde
    Nede kendim, beni buldu bende
    İşte ortalığın arazisi olup kaynadık dünyanın kazanında
    Dünya kazan oldukça ben bir kepçe
    Doldum tabaklara birden daha çok kere
    Hani ya gülüm işçi olup emek dökercesine
    Ben, beni bildim bileli
    Ne ben, beni buldum kendimde
    Nede kendim, beni buldu bende
    Sen bir başka maya gör
    Çocuk olursun bir yandan severler
    Bir yandan döverler
    Okursun adam olursun,
    İş bulamadın mıda hiç dinlemez söverler
    Ben, ben boks şampiyonu olamam ki dostum
    Hayatı nakavt edeyim
    Ben kültürümü hayata adadım
    Hayatı tanımlayamıyorum
    Hayat nedir acaba _?
    Hergün paket paket içtiğimiz sigaralar mı
    Akşamları eve gelen babamın
    Boş o bomboş bakışları mı
    Bilmiyorum! ! !
    Yıldızlardan kopup gelmişti dünyama
    Yıllanmış ağaçların dökülen sarı yaprakları gibiydi
    Etraf toz, toprak, kan, göleç
    Adına ne seheryeli diyebiliyorum nede tozpembe
    Ama şunu çok iyi biliyorum ki
    Bir çocuğumuz olursa
    Adı DENIZ olmalı,
    İster kız ister erkek
    Farketmez hiç biri
    Fakat bakışları farketmeli
    Güneş gibi olmalı
    Aydınlatmalı her tarafı
    Her bir yandan bir bir
    Bir çocuğumuz olursa adı DENIZ olmalı
    DENIZ kadar engin, DENIZ kadar coşkun
    DENIZ kadar sıcak, DENIz kadar güzel
    Bir çocuğumuz olmalı
    Adı DENIZ olmalı
    DENIz dedim adına
    Adı DENIZ olmalı...

  • Deniz Bulut
    Deniz Bulut

    11.06.2012 - 22:06

    Seni sevdim,
    sevgilerin en güzelini vermek için.
    Seni düşündüm gecelerce,
    en güzel düşlerimde yaşattım seni.
    Ne varsa sana adadım elimdekileri,
    sana adadım, yüreğimin her zerresini.
    Yanlızca sen sev istedim,
    sen sar istedim, yüreğimin her köşesini.
    Seni gördüm nereye baktıysam,
    gözlerime işledim gözlerini.
    Ve yalandan uzak,
    en temiz sevdayla,
    yarınlarımda bir sana yer verdim.
    Bir tek, seni yazdım kaderim diye,
    bir tek seni istedim, herşeyden çok.
    Sen yoksan, anlamsız dünya, anlamsız yaşamak.
    Sensizliği, ölümden bin beter bildim

  • Deniz Bulut
    Deniz Bulut

    10.06.2012 - 10:08

    ***Acele karar vermeyin***
    Hayatın küçük bir dilimine bakıp
    tamamı hakkında karar vermekten kaçının.
    Karar; aklın durması halidir.
    Karar verdiniz mi, akıl düşünmeyi,
    dolayısı ile gelişmeyi durdurur.
    Buna rağmen akıl,
    insanı daima karara zorlar.
    Çünkü gelişme halinde olmak
    tehlikelidir ve insanı huzursuz yapar.
    Oysa gezi asla sona ermez.
    Bir yol biterken yenisi başlar.
    Bir kapı kapanırken, başkası açılır.
    Bir hedefe ulaşırsınız ve
    daha yüksek bir hedefin hemen
    oracıkta olduğunu görürsünüz.”
    Bugün hayatımda taşların bir kez daha yerinden oynadığını,tam düze çıktım derken bir kez
    daha başladığım noktaya geri döndüğümü düşünürken bu hikâyeyi hatırladım birden.Bu tuhaf döngü daha kaç kez tekrar edecek bilemiyorum…Bekleyip görmekten başka seçeneğim yok.
    “Hayat böyle küçük parçalar halinde gelir ve ondan sonra neler olacağı size asla bildirilmez.” demiş ya filozof, öyleyse neden her yeni gelen parçaya son parçaymış muamelesi yapıyozuz ki? Yani neden bi başka parçanın da gelip herşeyi tekrar değiştirebileceğini bildiğimiz halde peşin hüküm veriyoruz? Yok peşin hüküm vermiyorsam neden bunca tasa? Mümkün mü acaba resimdeki o adam gibi, büsbütün dışından bakabilmek içinde bulunduğumuz duruma? Ya da mümkün mü hikayedeki yaşlı adam gibi her defasında “Bu olay henüz bir başlangıç.Arkasının nasıl geleceğini kimse bilemez.” deyip yorum yapmadan,sadece yaşamak? Mümkün mü…
    (Çin düşünürü Lao-Tzu ya aittir)

  • Deniz Bulut
    Deniz Bulut

    10.06.2012 - 02:01

    SEN VAZGEÇEMEDİĞİMSİN...! !
    Gözlerine bakmak isteyip de bakamadığımsın..
    Sen benim oynadığım en büyük kumar,
    Sonunda kayıp etmekten korktuğumsun..
    Sen dokunmak isteyip de dokunamadığım,
    Hayalini bile kuramadığımsın..
    Sen ömrümce aradığım fakat yanlış zamanda bulduğumsun...
    Başkasının değil de senin olmak isteğiyle
    uyandığımsın Sen anlatmak isteyip de anlatamadığım
    Yaşamak isteyip de yaşayamadığımsın...
    İmkânsızlıkları kaldırıp yalnızca sana ait olmak,
    istediğimsin Bütün yazdıklarımın sahibi yalnızca sensin....♥

  • Deniz Bulut
    Deniz Bulut

    09.06.2012 - 04:56

    YARISI SENİN

    Hadi gel paylaşalım senle her şeyi
    Dünyamda ne varsa yarısı senin,,
    Kadehin sahibi kutsal şişeyi
    Sunsamda içimde.. yarısı senin,

    Yürekte sevgi yoksa sevdadan yana
    Ama bilesinki meftunum sana
    Vijdana sorsalar ne denir buna
    Kaderim sen isen yarısı senin

    Sunduğum çiçeğim gül deste deste
    Şiirlerim senin için olsada beste
    Bir ihtişam vardı bugünkü seste
    Şarkılar ağlıyor yarısı senin

    Sofrada yer varsa bölsek aşını
    Görmek istemezsende.gözüm yayışını
    Vursalarda bu kulun gövde başını
    Yaşamları sevsekte yarısı senin

    Yazdığım şiirler gelsede aşka
    Senin gülüşlerin çok daha başka
    Hoş geldin kadınım yaralı köşke
    Sevabımda ne varsa hepside senin..

  • Deniz Bulut
    Deniz Bulut

    08.06.2012 - 14:24

    özlem

    kendi halinde gezen yardan habersiz nerdesin
    can çıkıyor sineden candan habersiz nerdesin
    okşamakta saçlarım her bir telinde şarkılar
    çalsın artık saçları tardan habersiz nerdesin
    okları peykan edip gözde görünmez hale tek
    yareler bekler seni kandan habersiz nerdesin
    ızdırabın yetmiyor birde vefasız sevgili
    yan yana bir konşuyuz yandan habersiz nerdesin
    avcılar tek ormana bir ceylanı avlamaya
    hapsine yalnız oda damdan habersiz nerdesin
    yıllarım geçmez daha senle beraber ömrümün
    her saat bir gün bile aydan habersiz nerdesin
    derdimin dermanına sessizce aldım bir karar
    geçmiyor yıllar ve ay andan habersiz nerdesin
    özlem özlem hasretin aldı götürdü meylimi
    dolmamış bir came mey kamdan habersiz nerdesin
    çöllere düşmüş yürek dinlenmege bulmuş ümüt
    hoş sığınmag kulların handan habersiz nerdesin
    bir şirin dilden düşen zincir gibi sardı sesi
    zehre dönmüş förgeti baldan habersiz nerdesin
    gün şafakla geçsede kandı bu kalbin yavrusu
    hiç geçilmez bir gece aydan habersız nerdesin

    zehra fermani

  • Deniz Bulut
    Deniz Bulut

    07.06.2012 - 22:55

    BİTKİLERİN DİLİ
    AÇELYA: Nefse hakimiyet.
    AÇELYA HİNT: 'Gerçek şu ki, herşey bitti! '
    ADAÇAYI Eşler arasında 'Biz iyi bir aileyiz' mesajıdır.
    AKASYA (PEMBE VEYA KIRMIZI) Güzellik, zerafet ve incelik; 'Seni beğeniyorum.'
    AKASYA (BEYAZ) Dostluk; 'Bizimki temiz bir sevgi, belki biraz arkadaşça...'
    AKASYA (SARI) Platonik aşk, isimsiz aşık..
    ANANAS 'Sen kusursuz birisin! '
    ARDIÇ 'Seni koruyacağım! '
    AYÇİÇEĞİ (ÇİÇEK OLARAK) 'Sana tapıyorum! '
    BADEM 'Aşkımızın sürmesini ümit ediyorum.'
    BİBERİYE Anma
    ÇAN ÇİÇEĞİ 'Aşkımıza sadakatle bağlıyım! '
    ÇİNGÜLÜ 'Zarif ve çok güzelsin! '
    ÇUHA ÇİÇEĞİ 'Çok güzelsin.'
    DEFNE Terfi eden kişilere gönderilir; 'şan, ün, görkem' anlamı taşır.
    EĞRELTİOTU Samimiyet.
    ELMA 'İtiraf etmem gerekirse, seni görünce şeytana uyasım geliyor; ya senin? '
    ERİK 'Sözüme sadık kalacağım.'
    FESLEĞEN İyi dilekte bulunmak için.
    FULYA 'Sevgilim, geri dön! '
    GARDENYA 'Beni unutma; gerçek aşkımsın...'
    GELİN EL ÇİÇEĞİ 'Mutlu olabiliriz.'
    GÜL Sevgiyi ifade eder.
    GÜL (PEMBE) 'Arkadaşımsın.'
    GÜL (KIRMIZI) 'Seni seviyorum; ihtirasla bağlıyım sana! '
    GÜL (KIRMIZI & BEYAZ) Birliktelik isteği.
    GÜL GONCASI (KIRMIZI) 'Genç ve güzelsin.'
    HANIMELİ 'Sana olan bağlılığım sonsuza kadar sürecek.'
    HERCAİ MENEKŞE 'Beynimi işgal ediyorsun; ama ben bu durumdan şikayetçi değilim...'
    IHLAMUR Evli çiftler için 'Seni seviyorum' anlamı taşır.
    İSPANYOL YASEMİNİ 'Bence, sen çok seksi ve şehvetlisin! '
    KAKTÜS İçtenlik; 'Aşkımız için zorluklara katlanmalıyız! '
    KAMELYA 'Kusursuz bir aşıksın! '
    KARANFİL Kişinin kendine olan öz saygısını ve güzelliği ifade eder.
    KARAÇALI 'Dostluğumuz uzun ömürlü olsun! '
    KARANFİL (KOYU KIRMIZI) 'Kalbimi kırdın! '
    KARANFİL (PEMBE) 'Seni unutmayacağım...'
    KARANFİL (KIRÇILLI) 'Üzgünüm, ama bitmek zorunda...'
    KARANFİL (SARI) 'Beni hayal kırıklığına uğrattın! '
    KREZENTEM (BEYAZ) 'Bana gerçeği söyle! '
    LALE Aşkı ifade eder.
    LALE (KIRMIZI) 'Aşkımı itiraf etmek istiyorum! '
    LALE (ALACALI) 'Gözlerin çok güzel.'
    LALE (SARI) Umutsuz aşkı ifade eder.
    LEYLAK (MOR) 'Sana ilk görüşte aşık oldum! '
    LEYLAK (BEYAZ) 'Hoş ve namuslu birisin.'
    MENEKŞE Alçakgönüllüğü ifade eder.
    MENEKŞE (MAVİ) 'Sana sadık kalacağım.'
    MENEKŞE (MOR) 'Düşüncelerimi zaptettin! '
    MELEKOTU 'İlham kaynağımsın.'
    MERSİNAĞACI 'Çok mutluyum, çünkü seni seviyorum! '
    MİMOZA 'Fazla alıngansın! '
    NANE 'Sana karşı içimde sıcak hisler besliyorum.'
    NERGİS 'Saygılarımla...'
    ORKİDE 'Aşkım, sen çok güzelsin, sen çok özelsin! '
    ÖKSEKOTU 'Sorunların üstesinden geleceğim.'
    PAPATYA Temiz bir kalbin simgesi.
    PAPATYA (BAHÇE) 'Fikirlerini paylaşıyorum.'
    PELESENK Sabırsızlık; 'Aşkım, daha fazla bekletme! '
    PETUNYA 'Umudunu yitirme! '
    PORTAKAL Karşılıklı aşk; 'Ben de seni seviyorum.'
    REZENE Övgüye değer.
    SARDUNYA 'İçin rahat olsun, her zaman yanındayım! '
    SARMAŞIK 'Aşkıma sadığım! '
    SEDİR YAPRAĞI 'Senin için yaşıyorum.'
    SÜSEN ÇİÇEĞİ 'Sana bir haberim var! '
    SÜSEN ÇİÇEĞİ (SARI) İhtiraslı bir aşk.
    YASEMİN 'Güzel ve çekicisin.'
    YENİBAHAR 'Acını paylaşıyorum.'
    ZAMBAK (SARI) 'Seni neşeli ve nazik (çekici) buluyorum! '
    ZEYTİN 'Barışalım! '

  • Deniz Bulut
    Deniz Bulut

    07.06.2012 - 19:36

    BEN ADAM OLAMAM ÇÜNKÜ;
    1:İnsanları kendim gibi zannediyorum hala!
    2:İnsanları kendim gibi zannedip,kendim gibi ilgileniyorum hala!
    3:Sevdiklerimi kendi yarattığım yalancı bir dünyada yalancı bir yere koyuyorum hala!
    4:Sevdiklerim beni üzüyor hala!
    5:Beni üzenleri çok seviyorum hala!
    6:Beni en çok üzeni çok ÖZLÜYORUM hala!
    7:Aptalım hala!
    8:Kendimden memnunum hala!
    9:Kalleş aşkıma gülümsüyorum hala!
    10:Arkamdan iş çevirenlere ortak oluyorum hala!
    11: Dostluklar yalanmış öğrenemedim hala!
    12:Sevdiğimden sevdiğim için kaçıyorum hala!
    13:Canım canımdan alınıyor ben sessizce izliyorum hala!
    14:yaşam formlarına rağmen ve inadına insanım hala!
    15:Üzgünüm Annecim,Üzgünüm Babacım HAYATI ÖĞRENEMEDİM hala!

  • Deniz Bulut
    Deniz Bulut

    06.06.2012 - 18:19

    Tam on yıl Batman’da çalıştım.
    Hiç pişman değilim.
    Öldürülmüş arkadaşlarımı gördüm.
    Korkudan çıldırmış öğretmen eşlerini gördüm.
    Yarasalarla, akreplerle odamı paylaştım.
    Açlığımı bastırmaya çalıştım, yenebilecek her şeyle.
    Lastik pabuçla tükettiğim yoların sonunda, ayakkabılarımı değiştirdiğimi kimseye fark ettirmedim.
    Kapımın önündeki ayakkabılarımın içine bırakılan tehdit yazılarını, kendimden başka kimseye okutmadım.
    Her sabah bütün çocukları kendi çocuklarımla bir gördüm, sınıfın içinde.
    Sınıfı ısıtmak için çocuklarla birlikte, otomobil lastiği yuvarladım.
    Kar suyu dolu ayakkabısıyla, sınıfın kapısına dayanan çocuğun gözlerindeki yalvarmayı bir ben gördüm.
    Ben eskittim, bütün mendillerimi çocukların yüzünde.
    Eski çoraplarımı yeniden yeni yaptım minik ayaklarda.
    Dilencisi oldum okulumun, çocuklara giysi sağlamak için bütün ülkemin tanıdığı.
    Kitaplar aldım, maaşımdan taksitlerini öderken zorlandığım.
    Hiç gocunmadım.
    Hiç gücenmedim.
    *
    Gecelerimi hep diğer gecelere ekledim.
    Ömrümü eskittim.
    On yılımı tükettim, Siirt’te, Batman’da.
    Babasınıfı (Anasınıfı) öğretmenliği yaptım.
    Tam beş yıl tek başıma, 135 öğrenciyi okuttum.
    Hiç okuma yazma bilmeyen öğrenci bırakmadım.
    Sabah dört, öğleden sonra dört saat ders yaptım.
    Deftere altı saat yazdım.
    Nasıl çalışıyorsun?
    Bu çocuklara nasıl sahip çıkıyorsun?
    Ne yiyip ne içiyorsun? Nerede yatıyorsun?
    Hiç kimse sormadı.
    Ödül almadım.
    Takdir edilmedim.

    Bir gün geç gittim diye, ceza bile aldım Batman’da.
    Hiç gocunmadım.
    Hiç gücenmedim.
    *
    Sevgi saygı gördüm.
    Yaşadığım yerdeki insanlardan, her gün ödül aldım.
    Omzumu öpen Berivan Nine’den sevgi ödülü.
    “Öretmenim sen hoş geldin” diyen öğrencilerimden gülücük ödülü.
    Daha ne ödüller…
    Deli Halil, ödülümü gazete kâğıdına sarıp getirdi hep. Tandır ekmeğinin buğusunda buldum, mutluluğun kokusunu.
    İlkokuldan ilk defa kızlara diploma verdiğimde, ”Güneydoğu Rektörü” gibi gördüm kendimi vicdanımda.
    Kendi ödülümü, hep kendim verdim.
    Kimseye hissettirmedim.
    Hiç gocunmadım.
    Hiç gücenmedim.
    *
    Yirmi yıl köylerde çalıştım.
    Adım “Köy Öğretmeni” olarak tescillendi.
    Dünyaya hep, “Sevgi Penceresinden” baktım.
    Cehennemde uyumak içinde hep yorganımı hazır ettim.
    Bu dünyada üstüme hep buz yağdı da!
    Gelir diye fermanım, ”Hep boynumda urgan ile yattım.”
    Serdengeçti felsefesiyle bu günlere geldim.
    Hiç gocunmadım.
    Hiç gücenmedim

    Çalıştığım günlerin hesabını hiç yapmadım.
    1 saat, 2 saat, 10 saat, 15 saat.
    Geceleri de çalıştım çok kez.
    Bir hesabım olmadı hiç.
    Başbakan benim adıma hesaplamış.
    Meğerse ben, “haftada 15 saat çalışıyormuşum”
    Durdum.
    Düşündüm.
    Aynaya baktım.
    Kalbimi yokladım.
    Çok rahatım ben ya!
    Bu hesabın yapılışına, söylenişine;
    Öğretmenliğin değersizleştirilmesine;

    Çok gücendim çok!
    Çok alındım çok!
    Başbakanın öğretmeni de gücenmiş midir acaba?
    *
    Öğretmenler!
    Kendinize gelin. Çok para alıyorsunuz. Yan gelip yatıyorsunuz. Maaşınızın yarısını lütfen iade ediniz.
    Ya da haftada 168+2 saat çalışınız.
    Kazancınızı helal ettiriniz.
    Bizler; “Devleti sömüren öğretmenlermişiz” meğerse.
    Gücendirmeyin başbakanımızı.
    Ama ben;
    Darıldım.
    Barışacak diye beklemeyin.

    *www.mebpersonel.com

  • Deniz Bulut
    Deniz Bulut

    06.06.2012 - 16:51

    Canım yalnızca sevmek istiyor seni..
    öncesini ve sonrasını düşünerek değil, alışılmış bir tören gibi hiç değil..
    Dokunmadan, gözlerine bile bakmadan.. konuşmadan.

    Unutup, tekrar hatırladığım ve çok sevdiğim bir şarkıyı hiç bıkmadan defalara ara vermeden içten içe
    mırıldanıp zamandan koparıp alır gibi.. Sevmek istiyorum seni..

    Saçlarını yüzünden ayırıp
    Gözlerini kirpiklerinden
    Ellerini bileklerinden
    İsmini bedeninden ayırıp
    Ayrı ayrı bir evin odalarını gezer gibi..
    Keşfeder gibi.. Sevmek istiyorum seni..

    İlkkez merakla ve hayranlıkla, kırmızının detayında dakikalarca takılıp bakar gibi..

    Sevdiğim hiçbir eşyayı yanıma almadan çıkar gibi
    Süregelen bir sevgiyle değil!
    Öğretilmemiş.. bilmediğimiz biçimlerde.
    Kuşların kanatlarını açıp özgürlüğe süzülmesine yarayan içgüdüleriyle..
    İçimden geldiği gibi canım... Sadece sevmek istiyorum seni..

    Bir yaz günü tenine vuran sıcaklığı gibi güneşin
    serin bir akşamın denizden esen rüzgarıyla içine işlediği yosun kokuları gibi..
    anlatamadığın ama bırakmak istemediğin bitmesini hiç istemediğin bir hisle..

    Canım yanlızca sevmek istiyor seni..
    Ne umut etmek, Ne beklemek
    Hiçbir şey
    Sadece Sevmek istiyorum seni..

    Sunay AKIN

  • Deniz Bulut
    Deniz Bulut

    05.06.2012 - 12:47

    ANLAR
    Eğer, yeniden başlayabilseydim yaşamaya,
    İkincisinde, daha çok hata yapardım.
    Kusursuz olmaya çalışmaz, sırtüstü yatardım.
    Neşeli olurdum, ilkinde olmadığım kadar,
    Çok az şeyi
    Ciddiyetle yapardım.

    Temizlik sorun bile olmazdı asla.
    Daha çok riske girerdim.
    Seyahat ederdim daha fazla.
    Daha çok güneş doğuşu izler,
    Daha çok dağa tırmanır, daha çok nehirde yüzerdim.
    Görmediğim bir çok yere giderdim.
    Dondurma yerdim doyasıya ve daha az bezelye.
    Gerçek sorunlarım olurdu hayali olanların yerine.
    Yaşamın her anını gerçek ve verimli kılan insanlardandım ben.
    Yeniden başlayabilseydim eğer, yalnız mutlu anlarım olurdu.
    Farkında mısınız bilmem. Yaşam budur zaten.
    Anlar, sadece anlar. Siz de anı yaşayın.
    Hiçbir yere yanında termometre, su, şemsiye ve paraşüt almadan,
    Gitmeyen insanlardandım ben.
    Yeniden başlayabilseydim eğer, hiçbir şey taşımazdım.
    Eğer yeniden başlayabilseydim,
    İlkbaharda pabuçlarımı fırlatır atardım.
    Ve sonbahar bitene kadar yürürdüm çıplak ayaklarla.
    Bilinmeyen yollar keşfeder, güneşin tadına varır,
    Çocuklarla oynardım, bir şansım olsaydı eğer.
    Ama işte 85′ indeyim ve biliyorum…
    ÖLÜYORUM…

    * Jorge Luis Borges

  • Deniz Bulut
    Deniz Bulut

    04.06.2012 - 16:40

    SEVDAN YÜREĞİMDE...
    Hasretin canıma,
    Vuslatın ömrüme bedel olsa da,
    SEN benim sabrımın sonu,
    KALBİMİN yolusun...
    Sana ihtiyacım var diyebilmeli insan …
    ihtiyaç duyulduğunda aranılanlar listesine girebilmeli…mükemmel değil kendi gibi gelebilmeli…
    konuşurken korkmadan, dokunurken ürkmeden,
    hatta saçmalayabilmeli yanında mahcubiyet bilmeden…
    biraz senden olmalı..
    biraz ondan….Sevdalı olmalı işte..ötesi ne…biraz yanık, biraz tutuk, biraz uçuk…alışkanlık yapacak kadar sen…her an gidecekmiş gibi yabancı…ama yinede öyle sevdalanmalı ki insan…sevdası kimliğine yapışmalı…ve haykırabilmeli tüm dünyaya…“ SeViYoRuM diye! ! .....♥ ].

  • Deniz Bulut
    Deniz Bulut

    30.05.2012 - 17:33

    Eğer, hayata yaktığın ışığın büyümesini istiyorsan,
    Eğer, ödülünün güzellikler olmasını istiyorsan,
    Eğer, zorlukları yenip içindeki gücün ortaya çıkmasını istiyorsan,
    Eğer, sağlığının yerinde olmasını istiyorsan,
    Eğer, insanların sana güler yüzlü olmasını istiyorsan..
    ...HADİ GÜLÜMSE...
    Gülümse ki etrafını sevgi ışığı sarsın.
    Ama tüm bunlar için önce KENDİNE GÜLÜMSE.'

  • Deniz Bulut
    Deniz Bulut

    29.05.2012 - 18:02

    D ağları yazsam sevdiğimi
    E llerimin kınasına mı
    N afile telaşlara mı y oksa
    İ stedim huzuru hemde çok
    Z ordu savaşlarım biliyordum

    B oşa yelken açtığımı sandım çoğu kez
    U mrumdada oldun umrumda olmadığında
    L akin velhasıl
    U çurumun kıyısına gelmedim hiç
    T aki bir avuç yürekle başbaşa kalana kadar...

  • Deniz Bulut
    Deniz Bulut

    29.05.2012 - 15:47

    BİR ÇIKMAZ SOKAKTA

    Ne kadar dönüp dolaşsam, yine de
    Hep o çıkmaz sokaktayım çaresiz
    Bir umut kırıntısı gözlerimde
    Yürüyorum durmadan, dalgın, sessiz

    Sokak o sokak, bense ben değilim
    Sanki bin yıllar geçmiş aradan
    Boşlukta bir şeyler arıyor elim
    Belki de mahşere dek bulunmayan

    Yitirdiğim neydi, aradığım ne
    Çöken ne yüreğime kurşun gibi
    Tanrım! ben mi değiştim söylesene
    Yoksa bende zamanlar mı eskidi

    Bir yerlere varmadan, nasıl böyle
    Hiç durmadan akıp gidiyor günler
    Yaşam diye verdiğin bu mu söyle
    O mu sırtıma sapladığın hançer

    Bir çıkmaz sokağın sonunda, işte
    Suskun ve tek başına seninleyim
    Fanilikten ölmezliğe geçişte
    Bilmiyorum, söyle bana, ben neyim

    Sevdimse; verdiğin yürekle sevdim
    Sen açtın bu ufku karşımda sonsuz
    Yürüdüm bir yolun sonuna geldim
    Yıkık, üzgün ve paramparça onsuz

    Ölüm buysa, Tanrım buysa yaşamak
    Sil alnımdan yazdığın bu yazgıyı
    Ya bir yere çıksın artık bu sokak
    Ya da öldür içimdeki Tanrıyı! ..

    ÜMİT YAŞAR OĞUZCAN

  • Deniz Bulut
    Deniz Bulut

    29.05.2012 - 12:18

    Ne gülümsemek gerçek bir Mutluluktur.
    Ne de ağlamak gerçek bir acının göstergesidir.
    Ne 'seni seviyorum! 'sözü Gerçek sevgidir.
    Ne de sevdiğini söylememek sevmediğinin göstergesidir.
    Hayat ne gideni geri getirir,
    Ne de kaybettiğin zamanı geri verir.
    Ya yaşamak istediklerini zamanında yaşayacaksın,
    Ya da yaşamak istediklerinle uğraşmadığın için,
    geçip gidişine üzülmeyeceksin! !

  • Deniz Bulut
    Deniz Bulut

    28.05.2012 - 23:47

    ÖZLEDİM SENİ.. - CAN YÜCEL

    özledim seni...
    ayrılık yüreğimi uyuşturuyor karıncalandırıyor nicedir.
    beynimi uyuşturuyor özlemin...
    çok sık birlikte olmasak bile
    benimle olduğunu bilmenin
    bunca zamandır içimi ısıttığını
    yeni yeni anlıyorum
    Yokluğun,
    Hatırladıkça yüreğime saplanan bir sizi olmaktan çıkıp
    mütemadiyen bir boşluğa
    Sabahları seni okşayarak başlamaları
    aksamları her isi bir kenara koyup
    seninle baş başa konuşmaları özlüyorum;
    oynaşmalarımızı,
    yürüyüşlerimizi,
    sevimli haşarılığını,
    çocuksu küskünlüğünü...
    Nasılda serttin başkalarına karşı
    beni savunurken;
    ve ne kadar yumuşak
    bir çift kısık gözle kendini
    ellerimin okşayışına bırakırken
    Gitmeni asla istemediğim halde
    buna mecbur olduğunu görmek
    ve sana bunları söylemeden
    'git artık' demek
    'beni ne kadar çabuk unutursan, o kadar çabuk
    kavuşacaksın mutluluğa'
    demek sana nede zor
    seni görmemek ve belki yıllar sonra
    karsılaştığımızda
    bana bir yabancı gibi bakmanı istemek senden...
    yeni bir sevdayı yasakladığım kalbime söz geçirmek....

  • Deniz Bulut
    Deniz Bulut

    28.05.2012 - 22:07

    İNSANLAR...

    İnsanlar da ülkelere benziyor
    Sınırları var, yüzölçümleri
    Yasaları var
    Bayrakları, ilkeleri
    Kimi dağlık bir arazidir.
    Kimi kıraç
    Kimi bereketli
    Kimi dardır
    Kimi engin gözalabildiğince
    Kiminin sınırlarından sıkı pasaport denetimiyle girilebilir.
    Elini kolunu sallayarak girersin kiminden içeri
    Sonuçta ne küçümse insanları kızım
    Ne de önemse gereğinden çok
    Ama anlamaya çalış
    Nedir ve ne kadar genişleyebilir yüzölçümleri
    ATAOL BEHRAMOĞLU

  • Deniz Bulut
    Deniz Bulut

    28.05.2012 - 18:23

    FARK EDİLMİCEK GİBİ Mİ?
    Bugün yine çok güzelsin
    Her zamankinden de seksi
    Mümkün mü böyle bir tende
    Ateşin olması eksi

    Görenler dudak ısırır
    Bu halinin karşısında
    Canlar ağırlamak ister
    Seni gönül çarşısında

    Ne kadar şirinlik varsa
    Hepsi üstünde toplanmış
    Sanki dersin tüm duygular
    Özel olarak kodlanmış

    Fark edilmicek gibi mi
    Hele de sen yaparsında
    Var mı istemicek yürek
    Sen sevgiyle sararsında

    Bugünlerde bir haller var
    Sende olumlu anlamda
    Seni görmek isteriz hep
    Böyle renkli her bağlamda

    Girişken tarzla kendini
    Daha bir yeniliyorsun
    Haliyle takdir edilip
    Ne hoş kız deniliyorsun

  • Deniz Bulut
    Deniz Bulut

    27.05.2012 - 19:41

    MİNE ÇİÇEĞİNİ SULAMAK


    Hakim yetmişlerine merdiven dayadıkları halde boşanmak için başvurmuş çifte sormuş:
    'Bunca yıldan sonra niçin ayrılmak istiyorsunuz? 'Yaşlı kadın cevaplamış:
    'Hakim bey bir ay öncesine kadar aklımda böle bir şey yoktu.Eşim bana mine çiçeği getirdi,ben de çiçekleri çok severim çiçek çok sulanması gereken bir çiçekmiş ve kocam düzenli aralıklarla sulanmadığında öleceğini söyledi.Ben kemik rahatsızlıkları olan bir insanım.Geceleri uykumdan kalkıp çiçeği sulamam gerektiği halde,bir gün fark ettim ki kocam bir kez olsun benim ağrıma rağmen gece kalkıp da çiçeği sulamadı.Bunun üzerine ben de bu kadar düşüncesiz bir insanla yaşamamam gerektiğine karar verdim.'
    Hakim kadına hak vermiş ama adettendir diye bir de adama sormuş:
    'Senin söyleyecek bir şeyin var mı? '
    Yaşlı adam cevaplamış:
    'Eşimin anlattığı her şey doğru,tek bir şey dışında.Mine çiçeği çok sulandığında ölür.Karımın kemik rahatsızlığı var ve iyileşmesi için düzenli egzersiz yapması gerekir ama eşim bunu yapmadığı için ben bu yalanı buldum.'Çiçeği ölmesin diye her gece kalkmak zorunda kaldı.O her uyanığında ben de uyanık olurdum,işini bitirip uyuduğunda gidip çiçeğin suyunu boşaltır,peçetelerle tprağını kuruturdum.Sonra da yatağa gelip,bana hayatı bahşeden,canımdan çok sevdiğim eşimi doyasıya severdim.'

  • Deniz Bulut
    Deniz Bulut

    27.05.2012 - 17:58

    AMAN AMAN :))
    Saçlarına fön çekince
    Mis kokuların sürünce
    Tam bir afet oluyorsun
    Bir de ciciler giyince

    Gözlerindeki ışıltı
    Tebessümle buluşunca
    Dikkat kesiliyor canlar
    Kalp dilinle konuşunca

    Ruhi hali yetin hemen
    Sirayet eder dışına
    Gönüller ister ki kaynaş
    Ol her dem bizle aşina

    Yüzünü asınca hiyi
    Oluyorsun öcü gibi
    Ziyan etmek günah olur
    Bu boyu endamı tipi

    Fır fır etek ve topuklu
    Seni güzel tamamlıyor
    O şirin mimikler var ya
    Bilsen nasıl hamamlıyor

    Hiç Yakışmıyor dar pantol
    Sana düz ayakkabıyla
    Rabbim sen gibi güzeli
    Dünyaya vermiş sayıyla

    Enerjin sarıyor bizi
    Keyifli olduğun zaman
    Balın her tarafa damlar
    Canlar bayram eder aman

    Dişilik potansiyeli
    Fazlasıyla mevcut sende
    Bu arada teşekkürler
    İlhamla doldum sayende

    (ömer AYDIN)

  • Deniz Bulut
    Deniz Bulut

    27.05.2012 - 12:42

    Güneşin olsun gönlünde
    Kar bile yağsa,
    Ya da fırtına olsa.
    Gök bulutlarla,
    Dünya kavgayla dolsa.
    Güneşin olsun gönlünde
    O zaman gelsin ne gelirse
    Doldurur ışıklarla,
    En karanlık gününü..
    Bir şarkın olsun gönlünde
    Sevinçli ezgilerle..
    Seni günlük tasalar boğsa bile,
    Bir şarkın olsun dudaklarında..
    O zaman gelsin ne gelirse,
    Yardım eder atlatmaya,
    En yalnız gününü..
    Başkaları için de bir diyeceğin olsun,
    Tasada ve bunalımda,
    Ve seni mutlu edecek her şeyi,
    Söyle onlara da..
    Bir şarkın olsun dudaklarında,
    Yitirme sakın cesaretini..
    Güneşin olsun gönlünde
    Ve her şey iyi olacak! ..

    Casar Flaischlen-GÜNEŞİN OLSUN GÖNLÜNDE

  • Deniz Bulut
    Deniz Bulut

    26.05.2012 - 23:56

    KÜSMEK
    nedir bilir misin..? ?
    Küsmek DÜRÜST' LÜKTÜR..
    Çocukçadır ve ondan dolayı SAF' TIR..
    YALANSIZ' DIR..
    Küsmek; SENİ SEVİYORUM' dur..
    Vazgeçememektir..
    Beni anlatır KÜSMEK..
    KIZDIM ama hala buradayımdır, gitmiyorumdur, gidemiyorumdur..
    KÜSMEK; nazlanmaktır, yakın bulmaktır, benim için değerlisindir..
    KÜSMEK, sevdiğini SÖYLE demektir.. Hadi ANLA demektir..
    KÜSMEK; umuttur, acabaları bitirmektir, emin olmaktır..

    Yani, diyeceğim o ki:
    BEN SANA KÜSTÜM...! ♥

  • Deniz Bulut
    Deniz Bulut

    25.05.2012 - 00:26

    HAYAT: 0 - BEN: 1
    Otuzbeşime bastım geçen hafta...
    İlk yarı bitti: Hayat:1 - Ben:0...! ! ! ...
    Ama belliydi böyle olacağı
    Nicedir başlamıştı belirtiler:
    ... Yolda çocuklar 'Amca şu topu atıversene' diye seslendiklerinde
    ... kuşkulanmıştım ilkin...
    ... Sonra saçlarımdaki beyaz teller tescilledi yarı yolun ufukta göründüğünü
    Baktım; lise fotoğraflarım sararmış sınıf arkadaşlarım yaşlanmış. Eş dost
    sohbetlerinde sağlık ve çocuk konuşulur olmuş seyahat ve aşk yerine...
    Gök gibi gürlemeye alışkın müzik setimin ses düğmesini kısar olmuşum
    içimdeki uçurtmanın ipini çekercesine...
    Bizim zamanımızda diye başlayan nutuklar atmaya başlamışım mezuniyet
    törenlerinde
    -Hayret daha dün değil miydi benimkisi? -
    Yıllar yılı dudak büktüğüm 'ölümden sonra hayat' masallarına kulak
    kabartmaya başlamışım gizliden gizliye...
    İple çektiğim Haziranlara sırt çevirmişim.
    Yaşamın orta sahasına girmişim irkilmişim...
    Ruhumun ikizleri yine çekiştiriyorlar kollarımdan;
    Biri 'daha ne gördün ki' diyor yüzünde papatyalarla asıl şimdi başlıyor
    hayat! ... Bundan sonrası rahat! '
    Lakin 'Buydu görüp göreceğin' diye efkarlanıyor öteki... ikinci yarı geçer
    hızla yaşlanırsın zamanla...
    Yaşı genç olanlar 35'e uzak durduklarını sanarak 'Sahi oldu mu o kadar?
    Hiç göstermiyorsun' tesellisindeler.
    35'le çoktan tanış olanlarsa 'Hayata hoşgeldin' pankartlarıyla
    karşılamadalar...
    İlk yarı sadece bir ısınmaymış meğer: asıl ikinci yarıda anlaşılırmış
    tadı hayatın... kavganın... aşkın...
    Bense şaşkın... devre arası bilançolarındayım.
    Son dönemde kimbilir kaç kez eski anıları yaralı ele geçirdim belleğimin
    derinliklerinde? ...
    Kimbilir kaç kez kendime yakalandım kendimden kaçarken? ...
    Ve sustum vicdan sorgularında...
    Aksi sedamla bile dertleşmedim. Meğer ne yaman serüvenmiş hayat? Bazen
    yediveren gülleri gibi bereketli...
    Sanki hayat değil Körfez Krizi mübarek: Bir koyup beş alıyorsun...
    Yaşıyor seviyor ve seviliyorsun... Bazense kıtlıktan kırılıyor ortalık
    şaşıp kalıyorsun...
    Oysa -herkes bilmezden gelse de- skoru belli oyunun:
    30'larda dedeni ve nineni kaybediyorsun 40'larda anneni ve babanı... Ve
    70'lerde kendini...
    Şimdi devre arası yolun yarısı...
    Bugüne dek ancak tanıştık hayatla... Ben ona kendimi tanıttım O bana
    kendini...
    Göğsüme madalya gibi dizdim hatalarımı...
    Zaferlerim onlar benim olgunluğumun yapıtaşları...
    Ve derin bir yara gibi sakladım başarılarımı...
    Asansör çıkarken yukarı dönüp bakmadım bile aşağı...
    Dönmesin diye başım...
    Ben istikballe arkadaşım...
    Ne var ki herşey yarım...
    Hayat da yarım sevdalar da...
    Daha diyeti ödenmedi sevinçlerin...
    İhanetlerin hesabı sorulmadı...
    Nazım'ın dedidği gibi 'Kopardım portakalı dalından ama kabuğu soyulmadı
    sevdalara doyulmadı...'
    'Doydum diyen görmedim ki ben zaten...'
    Lakin gel de zamana anlat bunu...
    Sahi nedir bu telaş bu kin? Sanki ölüye can yetiştireceksin...
    Baktım ikinci yarı kapıda... ve hayatın ceza sahası yakın...
    Doldurdum bir kara kutuya 35 yılın hesabını.
    Acılar sancılar bir çekmecede sevdalar diğerinde...
    Bir yerde hüzünler ve korkular bir üstte sevinçler ve zaferler... Kat
    kat dizi dizi dizdim kullanılmıştakvimlerimi
    Sabırla kapattım kutuyu sevgiyle mühürledim ağzını...
    İlk yarı bilançom o benim: Yangında ilk kurtarılacak... Kazada ilk
    açılacak...
    Yarımlar tam olduğunda kara kutuyu açıp bakanlar teşhis koyacaklar
    halime... 'Çok mutlu olmuş fazla yüksekten uçmuş zavallı' diyecekler
    Ya da
    'Sebepsiz alçalmış... Bile bile vurmuş kendini dağlara! ...'
    Fakat kara kutu ancak bir kısmını söyleyecek hikayenin...
    Kalanı benimle gelecek...
    Dağların yamaçlarına savuracağım en mahrem hatalarımı...
    Reyhanlar saklayacak sırlarımı...
    Skoru birtek Ege'nin suları bilecek...
    Denize kavuşabilirse eğer içimdeki nehir...
    HAYAT: 0 - BEN: 1

    CAN YÜCEL

Toplam 1172 mesaj bulundu